Menteşe Belediye Başkanı Mesut
Karataş, beldelerinde 1967 yılından bu yana yaygın şekilde
halı dokumacılığı yapıldığını anlattı. Beldede 1960'lı yıllarda halı tezgahlarında ağırlıklı olarak
Isparta halısı dokunduğuna dikkati çeken Karataş, 1975 yılından itibaren ise Isparta halısının, yerini
Milas halısına bıraktığını söyledi.
Eskiden her evde bir dokuma tezgahı olduğuna değinen Karataş, ''1980'li yıllara kadar beldede yaşayan herkes halıcık yapıyordu, ama zaman içinde halıcılık unutulmaya başladı'' dedi. Karataş, beldede
Halk Eğitim Merkezi ve özel
sektör işbirliğiyle bir halı
atölyesinin de faaliyet gösterdiğini, bu atölyenin 15 yıl açık kaldığını bildirdi.
Karataş, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Halk Eğitim Merkezi tarafından atölyede görev yapan usta öğreticinin 3 aydan fazla süre çalışamayacağı belirtildi ve usta öğretici olmadığı gerekçesiyle atölye kapandı. 2 yıl boyunca kapalı kalan atölyenin açılması ve bu kültürün gelecek nesillere ulaştırılması için
Kültür ve
Turizm Bakanımız
Ertuğrul Günay'a ulaştım ve
yardım istedim. Sayın Bakanımız Günay'ın
Muğla Valisi'ne verdiği talimatın ardından atölye açıldı. Bu atölye, bugün ayakta ise sayın Bakanımız sayesinde.''
Atölyenin faaliyete geçmesinin ardından İzmir'de faaliyet gösteren bir şirketle
anlaşma yapıldığını anlatan Karataş, ''Atölyede halı dokunmaya başlandı ve yaklaşık 40'a yakın kadın istihdam edildi'' dedi.
Çalışanların yaptıkları halıları teslim edince paralarını aldıklarını belirten Mesut Karataş, Halk Eğitim Merkezi'nin ise sadece usta öğreticinin maaşını ödediğini kaydetti.
Atölye sayesinde beldedeki işsiz insanlara
iş imkanı sağladıklarını vurgulayan Karataş, ''Anlaşmaya varılan şirket dünyanın farklı yerlerine ihracat yapıyor. Firma, yurtdışından ve Türkiye'den halı siparişleri alıyor ve aldığı siparişleri atölyede kadınlarımız dokuyorlar. Halıcılığı yaşatmak amacıyla kurulan atölye binası belediye ait. Amacımız, halıcılığın yaşatılması ve geleneksel
halı dokumalarının geleceğe taşınması'' diye konuştu.
Menteşe beldesindeki atölyede, 17-55 yaşlarında 40'a yakın kadın halı dokuyor. Kavaklıdere Halk Eğitim Merkezi tarafından verilen kursa katılan kadınlar, bir meslek edinmenin yanı sıra, hem dokudukları halılarla
aile bütçelerine katkı sağlıyor hem de Anadolu'nun geleneksel dokumalarını geleceğe taşıyor.
Bir binanın zemin katındaki atölyelerinde, hayallerini halılara, ilmik ilmik dokuyan Menteşeli kadınlar, yoruldukları anlarda ise yöresel türküleri mırıldanarak, yorgunluklarını unutmaya çalışıyorlar.
Usta öğretici Zehra Düz, 17 tezgahın olduğu atölyede çalışanların dokudukları halı karşılığında para aldıklarını söyledi.
Kursta
Uşak ve Milas halıları dokuduklarını belirten Düz, ''Özellikle Uşak halısı çok
emek istiyor. Bir salon halısı dokuyan kursiyerimiz 350 TL kazanıyor. Büyük bir halıyı dokumak için bir kişi 2-3 ay çalışmak zorunda. Kursiyerlerimiz daha fazla para kazanacakları bir iş bulunca atölyedeki işlerini bırakıyorlar. Halıcılığın yaşatılması için kursiyerlere maddi
destek sağlanmalı'' dedi.
Halı dokumayı öğrendikten sonra, dokudukları halılarla aile bütçelerine katkı sağladıklarını anlatan kadınlardan Fatma
Şahin de, halı dokumanın başlarda zor olduğunu, ancak bir süre sonra ilmekleri atmaya alıştıklarını söyledi. Zamanla halı dokumanın eğlenceli bir iş halini aldığını belirten Şahin, ''Öğretmenimiz sıkıştığımız durumlarda bize yardımcı oluyor. Haftanın 5 günü halı dokuyoruz. Bir kültürü geleceğe taşımak için yoğun çaba harcıyoruz. 6 metrekarelik bir halıyı bir kişi yaklaşık 2,5 ayda tamamlıyor'' diye konuştu.
Kursiyerler Dilek Dursun ve Hatice
Sülük ise atölyede aile bütçelerine katkı sağlamak amacıyla çalıştıklarını söyledi. Kursta, halı dokumayı öğrenen bazı kadınların ise evlerindeki tezgahlarda bu işi sürdürdükleri bildirildi.