Kabe'de namaz kılan hacılar, birbirleriyle bayramlaştı. Haccın vecibelerinden Arafat Vakfesi'ni dün gerçekleştiren hacı adayları, daha sonra toplu halde Müzdelife'ye hareket etti. Uzun süren bir yolculuğun ardından Müzdelife'ye ulaşan hacılardan bazıları geceyi çadırlarda geçirdi. Burada akşam ve yatsı namazını birleştirerek kıldıktan sonra dua eden hacılar, Müzdelife'den taş toplayıp erken saatlerde şeytan taşlamak için Mina'ya hareket etti. Mina'da şeytan taşladıktan sonra Mekke'ye dönen hacılar, haccın vecibelerinden Kabe'yi ziyaret etti. Bayram namazını Kabe'de kılan hacılar, birbirleriyle bayramlaştı. Hacılar, bayramlaşmanın ardından kurban kestirip, ihramdan çıktı. Türk hacıların büyük bölümü kurbanını İslam Kalkınma Bankası aracılığıyla kestirdi. Türk hacılar, Diyanet İşleri Başkanlığının rehberliğinde yoğunluğun az olduğu belirlenen zamanlarda kafileler halinde şeytan taşlama alanına götürülüyor. ŞEYTAN TAŞLAMA ALANINDA ALINAN ÖNLEMLER Bu arada, Suudi Arabistan yönetiminin geçen yıllarda Mina'daki şeytan taşlama alanında yaşanan üzücü olayların tekrarlanmaması için bu yıl büyük önlemler aldığı görüldü. İnşaatı devam eden ve zemin ile birinci katında şeytan taşlanan alanda bayramın birinci günü izdiham meydana gelmemesi için askeri ve güvenlik alanında, en üst düzeyde çalışma yapıldığı görüldü. Şeytan taşlama alanının özellikle üst katına çıkışlarını tek girişten iki girişe yönlendiren yetkililer, her 5 metre bir de güvenlik görevlisi koyarak geçişleri tek yönlü olarak yapmaya çalıştı. Güvenlik görevlileri, olası izdihama karşılık boş alanlar da bırakarak yaralanan ya da fenalaşanlar için burada ekipler oluşturdu. Bu yıl Arafat'ın Cuma gününe denk geldiği için Büyük Hac (Haccı Ekber) olarak haccın adlandırılması nedeniyle 3 milyondan fazla hacının bir araya gelmesiyle, sabah saatlerinde büyük şeytan simgesinin bulunduğu yerde izdiham meydana gelmemesi için yetkililerin aldıkları önlemler işe yaradı. Şeytan taşlama alanına inen bütün yerlerde yanlarında eşya olanların taş atmaya gitmesine izin verilmedi. Yollara konulan her dildeki levhalarla, hacıların bölgede kendi kurdukları çadırlarda kalmasına da izin verilmedi. Hacılar ellerindeki valizleri polis barikatlarına bırakarak bölgeye inebildiler.