- Muhterem Hocaefendi'nin en son sohbeti ve yeni bir fotoğrafı paylaşıldı.
- Hocaefendi, insanın onuruna dokunan mevzular karşısında ne yapması gerektiğini anlattı.
Herkul internet sitesinde son sohbeti Ramazan ayından önce yayınlanan Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi yeni yayınlanan sohbetinde onur konusunu anlattı.
Onur söz konusu olduğunda Peygamber Efendimiz'den (sas) öte bir nokta olmadığını vurguladı.
"Bunu insanlığın iftihar tablosuna götürdüğünüz zaman orada söz biter. Öyle bir nokta konur ki 10 tane nokta çapında olur o. Artık ileriye bir adım atılmaz. İşte onur dediğiniz şey."
Peygamber Efendimizin (sas) ashabıyla umre için Mekke gelmesini ve Hudeybiye Anlaşmasını sonuç veren olayları anlatan Hocaefendi, Ashab-ı Kiram'a ağır gelse de Peygamberimizin müşriklerle imzaladığı anlaşmayı hatırlattı.
"İnsanlığın iftihar tablosu, şerefinin zerresini taşımıyoruzdur biz, onurunun zerresini taşımıyoruzdur. onur abidesi, şeref abidesi... Pekala sizinle anlaşma yapalım, biz şimdi geriye dönelim."
Efendimizin (sas) ve sahabelerin bütün bunları ızdırabıyla sineye çektiğini dile getiren Hocaefendi, Hudeybiye sonrasında Fetih Suresi'nin indirildiğini ve fethin müjdelendiğini söyledi. Bu olayın günümüz müslümanları için de ibretler sunduğuna işaret etti.
"Belli bir dönemde inanmayanlar, belki kafirler taarruz ediyorlardı. İğneden ipliğe her şeyinizi bir yönüyle tetkik ediyorlardı, mercek altına alıyorlardı. Değişen hiç bir şey olmadı. Aradan günler geçti. Bir dönemde hiç inanmayan insanlar, onlar gittiler. Bir dönemde araftakiler geldi. Onlar da bir şeyler yaptılar. Bir dönemde müslümanlar geldi, onlar da hiç şaşırmayın sizin okullarınızda, üniversiteye hazırlık kurslarınızda, yurtlarınızda, pansiyonlarınızda hesaplarınız tam mı, kurala uygun mu, açığı var mı, diye bir kısım kimseyi, eşrarı üzerinize salarlarsa hiç tereddüdünüz olmasın."
Hocaefendi hased karakterinin insana kafirin yapmadığı şeyi yaptırabileceğini vurguladı.
"Hazımsızlık karakteri, hased karakteri bazen insana kafirin yapmadığı şeyi bile yaptırtır. Fakat bütün bunlar karşısında hiç sarsılmadan, onur demeden, gurur demeden, "Gelse celalinden cefa, yahut cemalinden vefa. İkisi de cana safa. Lutfun da hoş, kahrın da hoş" demelisin. Ve haktan inayet tecellilerinin eseceği anı beklemeye durmalısın. Hakka itimadımız, güvenimiz tam olmalı."
Hocaefendi kimden ne gelirse gelsin herkese karşı sevgiyle muamele edilmesi gerektiğini tavsiye etti.
"Kafirdenden de gelse, araftakinden de gelse, şeklen müslümandan da gelse, alnını yere koyandan da gelse biz o mevzudaki o sabit duygu, düşünce, temel disiplinlerimizden kat'iyen fedakarlıkta bulunmamalıyız. Bağrımız herkese açık olmalı, herkese sevgi buketleri göndermeliyiz. Bize ok atanlara karşı, oklarımızın ucuna birer gül takmalıyız, onların dünyalarına güller yağdırmalıyız, güller... Bunu anlasınlar, anlamasınlar... Biz anladığımız şeyi yapalım vesselam."