Ahmet Kurucan, İstanbul Çemberlitaş'taki Fırat Kültür Merkezi'nde (FKM) gerçekleştirilen okurlarla buluşma toplantısında Fethullah Gülen'in eserlerini beş başlık altında değerlendirdi. Kurucan, Fethullah Gülen'in 70'li yıllardan bugüne kadar ortaya koyduğu düşüncelerin toplandığı eserlerin okuyanların düşünce dünyasında yaptığı etkiye dikkat çekti. Beş kategorinin ilkini Gülen'in kendi yazdığı makalelerden oluşan kitaplarının oluşturduğunu belirten yazar, ikinci kategorinin 'Tamamıyla İslami geleneklerin insan boyutuna seslenen' Kalbin Zümrüt Tepeleri serisi olduğunu hatırlattı. "Tasavvuf dünyası ileriki yıllarda bu eseri çok yakından takip edecektir." diyen Kurucan, sonraki kategorileri şu şekilde sıraladı: "Üçüncüsü, Hocaefendi'nin 70'li yıllardan 90'lı yıllara kadar vaaz ve nasihatlerini içeren kitaplar. Dördüncü, çeşitli vesilelerle değişik gazetecilere verdiği röportajlardan oluşan eserler. Sonuncusu da Fasıldan Fasıla, Asrın Getirdiği Tereddütler, Prizma gibi kendisine sorulan sorulara irticali olarak verdiği cevaplardan oluşan kitaplar." Kırık Testi serisinin son kitabı Ölümsüzlük İksiri'ni değerlendiren Kurucan, "Bu eser, Hocaefendi'nin Amerika'da ikindi namazından sonra verdiği sohbetlerdeki düşüncelerini yansıtmaktadır." dedi. Kitapta, İslam'da kadından kadrolaşmaya kadar pek çok konunun incelendiğini kaydeden Kurucan, artan terörizm olaylarına da ışık tutan Gülen'in toplumun genelini ilgilendiren konulardan özelini ilgilendiren konulara kadar geniş açılımlar ortaya koyduğunu anlattı. Kurucan konuşmasında, ABD'de Maryland Üniversitesi'nden gelen iki sosyal bilimciyi kabul eden Hocafendi ile akademisyenler arasındaki ilgi çekici bir diyaloğu da nakletti. Görüşme sırasında sosyal bilimcilerin "Gülen Hareketi" ifadesini kullandığını anlatan Kurucan, Hocaefendi'nin bu ifadeyi kabul etmediğini ve düzeltme yaptığını söyledi. Kurucan, o ilginç anı şöyle anlattı: Hocaefendinin söylediği ilk şey şu oldu, dedi ki “Gülen hareketi” diyorsunuz; ben bu kavramı bu tabiri kabullenmiyorum dedi. Ortada Gülen hareketi vs. yok ya ne var! Ortada bir dert var bir ızdırap var, bir sancı var. Bu dertle dertlenen insanlar var bu dertle muzdarip olan insanlar var. İşte bu insanlar bir araya gelmiş ve bu işi nasıl çözeriz diye formüller koymuşlar. Eğer bir sosyal bilimci olarak illa bir isim koyacaksanız bu harekete bir isim koyacaksanız benim size bir önerim var; yüksek insani değerler etrafında birleşmiş insanların hareketi diyebilirsiniz dedi. Yüksek insani değerler etrafında birleşmiş insanların hareketi... Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı tarafından yayımlanan "Ölümsüz İksiri" isimli kitapta Hocaefendi, Türkiye'de işler iyiye doğru gittiğinde hemen bir provokasyonlar silsilesinin sahneye sürüldüğünü ve bu konuda çok dikkatli davranılması gerektiğini anlatıyor. Gülen, bütün bunlara rağmen hakikat erlerinin Mevlânâ gibi "Sen de gel, sana da bağrımı açayım" demesi gerektiğini söylüyor. SAMANYOLUHABER.COM