Hacılar Hira Dağı'na çıkarken Durgut da askeri helikopterle onları fotoğraflıyor. Durgut'un
Kâbe fotoğrafları "Sema'dan
Mekke-i Mükerreme" adlı kitap
Arapça,
İngilizce ve
Türkçe olmak üzere üç dilde yayımlandı.
KABE'DEN CANLI YAYIN İZLEMEK İÇİN LÜTFEN TIKLAYIN
Hava fotoğrafçısı
Orhan Durgut, üç yıldır Mekke semalarında uçuyor. Hacılar Hira Dağı'na çıkarken Durgut da askeri helikopterle onları fotoğraflıyor. Kâbe'yi ve Mekke'yi daha önce hiç çekilmemiş açılardan görüntüleyen Durgut, üç yıllık çalışmasını bir kitapta topladı. "Sema'dan Mekke-i Mükerreme" adlı kitap Arapça, İngilizce ve Türkçe olmak üzere üç dilde yayımlandı.
Mekke'nin bütün mahallelerini, Kâbe'yi, Arafat'ı, Hira Dağı'nı daha önce hiç görmediğiniz açılardan ve havadan çekilmiş fotoğraflarıyla
izleme imkanı sunan "Sema'dan Mekke-i Mükerreme"nin
belge niteliği de var. Mekke ve Kâbe'de son yıllarda yapılan değişiklikleri bu fotoğraf kitabında görmek mümkün. Yeni yapılan metroyu, Şeytan Taşlama mahallinin son halini, Safâ ve Merve tepeleri arasına yapılan yolu, Kâbe etrafında yıkılan 8 bin 500 binayı ve devasa
otel inşaatlarını yukarıdan çekilmiş fotoğraflarla net bir şekilde görebiliyorsunuz.
Durgut, kutsal topraklara dair geçmiş dönemlerden kalma çok fazla görsel malzeme olmamasına dikkat çekiyor. Kâbe'yi ve dönemin Mekke'sini ilk fotoğraflayan Sultan
Abdülhamit olmuş. Allah'tan
sultanın fotoğrafa merakı varmış ki tarihten günümüze bu fotoğraflar kalmış. Çünkü ondan sonra bu çapta bir fotoğraf çalışması yapılmamış. Sonraki yıllara dair ancak hacıların çektiği kişisel fotoğraflar var. Abdülhamit'ten sonra profesyonel anlamda ilk ciddi çalışmayı Durgut yapmış oldu.
Durgut da Suudi
Arabistan kralının özel izniyle ve askeri helikopterle hac zamanı fotoğraflıyor kutsal toprakları.
Kitapta, buralara birçok defa gitmiş olsanız da tüylerinizi diken diken edecek fotoğraf kareleri var. Müzdelife'nin bir gün önce havadan çekilmiş fotoğrafında boş ve
siyah bir kayalık görülüyor. Bir gün sonra çekilmiş fotoğrafta bu kara tepe bembeyaz giyinmiş insanlardan oluşmuş bir yükseklik gibi duruyor. 5 milyon insanın aynı anda bulunduğu Arafat'ın gökyüzünden çekilmiş fotoğrafına bakarken başınız dönebilir.
Dünyanın neredeyse her yerinin havadan fotoğraflarını çeken,
Marmara denizi üzerinden aynı noktada durarak 365 derece dönen helikopterle çektiği muazzam panoramik
İstanbul fotoğraflarıyla nam salan Durgut için Kâbe'yi ve Mekke'yi fotoğraflamak ayrı heyecan. Hacıların
şeytan taşlamaya gidişini gökyüzünden takip etmek, onların Hz. Peygamber ile aynı hissiyatı paylaşmak için Hira Dağı'na çıkarken fotoğraflarını çekmek onu oldukça duygulandırmış. Dağın kayalıkları arasında gizli saklı köşelerde namaza durmuş hacıları belki de meleklerin bakış açısıyla fotoğraflamak onu ve bu fotoğrafa bakanları derinden etkiliyor. Durgut, ölene kadar her hac mevsiminde gidip kutsal toprakların ve ziyaretçilerinin fotoğraflarını çekmek istediğini söylüyor. Bunu boynunun borcu olarak kabul ediyor.
Durgut'un eşi de hava fotoğrafçısı. Genellikle beraber uçuyorlar. Fakat özel izin gerektiği için Fatma Hanım helikopterde olmuyor. O da yerde kalabalığın içinden eşini takip ediyor. Oradan fotoğraflarını çekiyor.