İstanbul şehriyle bütünleşen Galata Kulesi'nin Cenevizliler tarafından inşa edildiği bilinir ancak Sanat Tarihçisi Hayri Fehmi Yılmaz, bilinenlerin tamamen aksine bir açıklamada bulundu. Yılmaz, "Biz kuleyi kâmilen Cenovalılara hediye etmiş durumdayız. Aslında bu tipik bir Osmanlı eseridir. Altı Cenova üstü Osmanlı'dır." dedi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Kültür A.Ş. tarafından düzenlenen İstanbul Konuşmaları isimli program kapsamında "İstanbul'un Kuleleri ve Zindanları" isimli bir konferans düzenlendi. Sultanahmet'teki Türkiye Yazarlar Birliği'nin merkezinde düzenlenen konferansta konuşan Sanat Tarihçisi Hayri Fehmi Yılmaz, Galata Kulesi'ne ilişkin farklı araştırmalarını dinleyenlerle paylaştı. Galata Kulesi'nin tamamen Cenevizlilere mal edilmesinin yanlış olduğunu söyleyen Yılmaz, "Galata Kulesi'nin sivri kemerlerinden itibaren Osmanlı mimarisi başlar. En üste de 2. Mahmut'un Batılılaşma Devri mimarisinin izleri görülür. Biraz yabancı olduğu için Batılılaşma devri mimarisi biz kuleyi kâmilen Cenovalılara hediye etmiş durumdayız. Aslında bu tipik bir Osmanlı eseridir. Altı Cenova üstü Osmanlı'dır. Bu tür karmakarışık imgeler şehrin dünyasında çok fazla ama öyle komik ki, bazen Osmanlı mirası Cenavoya mal ediliyor bazen de Bizans'ın Cenova'nın mirası olduğu gibi devralınıp Osmanlı eseri olarak görülüyor." şeklinde konuştu. Ceneviz kolonisinin en meşhur simgesinin Galata Kulesi olduğunu hatırlatan Yılmaz, 19. yüzyılda Galata Kulesi'nin bir benzerini Cenevizlilerin Cenova'da inşa ettiklerini söyledi. Cenova'da inşa edilen Galata Kulesi'nin Osmanlı mimarisine uygun yapıldığını söyleyen Yılmaz, "19. yüzyılda İstanbul'da çıkan bir fırtına sonucu Galata Kulesi'nin çatısı uçup üstü açık hale gelince uzun süre beklemiş Cenovalılar, çatı yapılır diye. Ancak 1950'lere kadar yapmamışız. Onlar da kendi çatılarını söküp bizimkinin haline getirmişler. Biz neredeyse bir asır sonra çatıyı yeniden yaptırmışız. Onlar da bu kez çatıyı yeniden yaptırmışlar. Nereden bakarsanız bakın çok keyifli görünen bir kule Galata kulesi, Cenova ve Osmanlı kimliklerinin karışımıyla da ilginç." diye konuştu.