Eski bakanlardan Ali
İhsan Göğüş'ün doğup büyüdüğü,
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi'ne annesinin adını yaşatmak koşuluyla bağışladığı ve
restorasyon çalışmalarının ardından Emine Göğüş
Mutfak Müzesi haline getirilen tarihi konak, Gaziantep'in mutfak kültürünün yanı sıra yöresel yemeklerin tanıtımına da katkı sağlıyor.
İki yıl önce Gaziantep'in düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümü olan 25 Aralıkta törenle açılan müzede, Gaziantep'in mutfak kültürünü yansıtan
araç gereçler, sofra ve yemek kültürünü tanıtan maketler, duvarlarında Gaziantep yemeklerine ilişkin bilgilerin verildiği resim ve yazılar yer alıyor.
Müzeyi ziyaret edenler ayrıca Gaziantep'e özgü yemeklerin yapılışının ve müzenin hikayesinin anlatıldığı kısa filmleri izliyor.
Müzeyi diğerlerinden ayıran en farklı özelliklerden biri ise ziyaret edenlerin, ''içli
köfte'', ''yuvalama'', ''ekşili ufak köfte'' gibi yöre mutfağında önemli yer tutan yemeklerin tadına bakabilmeleri. Ziyaretçilere tadımlık olarak sunulan yemekleri Gaziantep Büyükşehir Belediyesi
Sanat ve
Meslek Eğitimi Kursları (GAMEK) Aşçılık Okulu'nun sertifikalı aşçıları hazırlıyor.
Ziyaretçiler, müzenin mutfak bölümünden hediyelik
eşya ve
bakliyat da satın alabiliyor.
''GAZİANTEP MUTFAĞINI YAŞATMAK''
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı
Asım Güzelbey, AA muhabirine yaptığı açıklamada, asırlardan beri değişik medeniyetlere ev sahipliği yapmış Gaziantep'in tarihine ve kültürüne sahip çıktıklarını söyledi.
Mutfak müzesi haline getirilen tarihi konağın, geçmişte yıkılmak üzere ve madde bağımlılarının işgali altında olduğunu ifade eden Güzelbey, Ali İhsan Göğüş tarafından kendilerine bağışlanan konağı
restore ederek Mutfak Müzesi haline getirdiklerini kaydetti. Güzelbey, şöyle konuştu:
''Gaziantep mutfağı, dünyada şehir adıyla anılan tek mutfak. Biz de mutfağımızı bir kültür değeri olarak yaşatmak ve gelecek kuşaklara aktarmak istiyoruz. Müzemiz bu amaca
hizmet edecek. Asırlardan beri değişik medeniyetlere ev sahipliği yapmış Gaziantep'in tarihine ve kültürüne sahip çıkıyoruz. Müzenin yanındaki binayı da alıp restore etmek ve Aşçılık Okulunu buraya taşımak istiyoruz. Hedefimiz buraya gelen ziyaretçilere Antep yemeklerinin yapılışını öğretmek ve onlara Antep yemeklerini tattırmak.''