İnsan bir yolcu. Hayat ise bir nefes uzunluğunda bir yol. Bu yolda karşılaştığı her işaret insana dünyada misafir olduğunu hatırlatıyor. Vefat edenlerden geriye kalan ilaçların son kullanma tarihleri doluyor, gecede kayan her yıldız faniliğin sinyallerini yakıp söndürüyor, doğan her güneş ebediliğin altın zarflı mektubunu kapılarımızın altından bize doğru itiyor. Körlük mü, alışkanlık mı, dalgınlık mı, unutkanlık mı yoksa içimizdeki sonsuz yaşama arzusu mu bilinmez çevremizdeki her şey gibi hayatında bir emanet olduğunu ve günü geldiğinde elimizden alınacağını aklımıza getiremiyoruz çoğu zaman. Yaşayan ölümlüler olduğumuzu unutuyoruz. Aldığımız her nefesin son nefesimiz olabileceği ihtimalini düşünmeden kaygısızca yaşıyoruz. Yüce Yaratıcı'nın hayat denilen nimeti neden bize emanet ettiğini dahi düşünemiyoruz. Neden geldik dünyaya? Öylesine yaşamak, sadece ev bark sahibi olmak, sadece çoluk çocuğa karışmak, sadece makam mevki kapmak için mi? Yoksa tüm donanım ve kabiliyetler sonsuzluk için bir basamak mı? Işık Yayınları tarafından Mehmet Ali Şengül imzasıyla yayınlanan Bir Günlük Hayat isimli eser bu sorulara hem akıl hem de kalp yönüyle tadımlık cevaplar veriyor. İnsanoğlunun ortak kaderini büyük bir farkındalıkla ele alan yazar, hayat dediğimiz emaneti dikkatli bakış açıları ve tecrübelerinin ışığında okuru için yeniden yorumlamış. Farklı başlıklarda, kısa ama bir o kadar da hikmetli makalelerden oluşan eser, yazarın insanlığa hizmet etme sevdasının yazıya dönüşmüş hali. Yalın ve sade anlatımı ve taze hatıralarıyla okurunu sakin ve dingin bir dünyanın kapılarını aralıyor. Karşılaştığımız olumlu ve olumsuz tüm manzaralara yapıcı bir gözle bakıyor. DÜNYANIN EN MÜHİM HABERİ Yazar, kaçınılmaz sonun kâdim haberini veriyor. Kârlı bir alışverişe davet ediyor bizi. Hayat denilen kısa süreli limandan sonsuzluğa yelken açmanın düşünü kuruyor, kurduruyor her sayfasında. Bitmek tükenmek bilmeyen hırslarımızı bir kenara bırakıp dünyaya dünya kadar, ahirete de ahiret kadar kıymet vermeyi fısıldıyor kulaklarımıza. Aynada gördüğümüz resmin görünmeyenlerini dillendiriyor. Hayatın hilelerine yenik düşmememiz için nezih bir dille dünyanın ezberlerini bozmaya gayret ediyor. Eceli belli olmayan bir haritada yerimizi bulmaya davet ediyor. İnsanı kelimelerle kendi iç dünyasına çağırıyor. Dünyayı değil, ahreti kazandırmanın izini sürüyor. Bir Günlük Hayat, sonsuzluk yolunda ilerlerken düşünce dünyamıza ivme kazandıracak, bizi saadete götürecek doğru kapıları açmamızı tavsiye eden rehber bir eser.