Diyarbakır’da şehit olan iki polisin çelik yeleklerinin olmadığının ortaya çıkmasından sonra emniyet teşkilatındaki keyfilik dikkat çekti.
Özgür Düşünce'den Bilal Şahin'in haberine göre, kreş, okul, dershane, gazete ve holding binalarına hukuksuz şekilde baskına gelen polislerin çelik yelek, zırhlı araç ve ağır silahlarla mesai yaparken, terör bölgesinde görev yapan polislerin çelik yelek kullanmaması eleştiri konusu oldu.
ZIRHLI ARAÇLA OKUL BASKINI
Güvenlik Bilimleri uzmanı ve eski Emniyet Müdürü Tuğrul Özşengül, çelik yelekli ve uzun namlulu silah taşıyan polislerin gazete, holding, okul ve dershaneleri zırhlı araçlarla basmasını şov olarak değerlendirdi. Özşengül, “Polis, terörün olmasının ihtimalinin olmadığı yere ağır silahlar ve zırhlı araçlarla gidiyor” dedi.
‘TERÖR YUVASI’ ALGISI
Özşengül, okul, dershane ve gazete binalarına zırhlı ve uzun namlulu silahlarla gelmenin vatandaşa karşı bir algı operasyonu olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi: “Bakın biz bir terör örgütü basıyoruz, burası tehlikeli bir yer görüntüsü vermek için bunlar yapılıyor. Vatandaş, ‘polis tedbirini aldığına göre bir şey var’ diyor. Ama sivil polislerle gidilse, ‘demek ki tehdit yokmuş’ algısı oluşacak."
HİÇBİR TEDBİR ALINMAMIŞ
Gerek teröristlerin şehit ettiği polislerin gerekse de Tahir Elçi’nin bulunduğu basın açıklamasındaki polislerin tedbir almadığının altını çizen Özşengül şöyle devam etti:
HAZIRLIKSIZLIĞIN RESMİ
“Bölgede görev yapan hele hele çatışmanın yaşandığı yerlerde görev yapanların kaskı, çekel yeleklerinin olması lazım. Orada polis bağırıyor, ‘uzun namlulu silah getir, ağır silah’ getir diye. Neden ağır silahın olmadan o bölgeye gidiyorsun ya da ağır silah taşıyan polisler neden yanında değil? Bütün bunlar hazırlıksız olduklarını gösteriyor.
VURAMAYAN POLİSLER!
Bunu istihbaratla önlersin. İstihbarata göre, neyle karşılaşacağını bilirsin ona göre tedbir alırsın, görüntüye göre istihbarat da yok. Üç metreden ateş edip de vuramayan polisler Diyarbakır gibi bir yerde görev yapmamalı” dedi.
YELEKSİZ POLİSLER ŞEHİT