Dünyada aşı uygulamaları için hazırlıklar devam ederken ABD'li bilim insanları, Koronavirüs aşısı olmanın maske kullanımını değiştirmeyeceğini açıkladı. Koronavirüs aşılarının şiddetli Covid-19 hastalığına karşı oldukça koruyucu olduğu, ancak klinik denemelerde asemptomatik yayılmaya ilişkin testler yapılmadığı için aşının toplumdaki bulaş oranını ne kadar azaltabileceğinin net olmadığı vurgulandı.
NTV'nin haberine göre, Koronavirüs aşı denemeleri yalnızca semptom gösteren Covid-19 hastaları baz alınarak yapıldı. BioNTech’in kurucu ortağı olan Uğur Şahin aşının asemptomatik vakaları durdurup durdurmayacağının kesin olarak belirlenmesinin bir yılı bulabileceğini ifade etti.
Stanford Üniversitesi'nden bulaşıcı hastalıklar uzmanı doktor Michal Tal, "Pek çok insan aşı olduktan sonra artık maske takmak zorunda kalmayacaklarını düşünüyor. Ancak bu doğru değil. Aşılanan insanlar hâlâ bulaşıcı olabilirler ve maske takmak onlar için kritik” ifadelerini kullandı.
Arizona Üniversitesi'nden doktor Deepta Bhattacharya, "Şiddetli hastalığı önlemek, hafif hastalığı önlemekten daha kolaydır. Tüm enfeksiyonları önlemek en zorudur. Aşı semptomatik hastalığı önlemede yüzde 95 etkiliyse, elbette tüm enfeksiyonları önlemede bundan daha az etkili olacaktır. Yine de aşıların burun ve boğazdaki virüsü başkalarına yaymasını engelleyecek kadar bastıracağı konusunda iyimserim” dedi.
Pfizer/BioNTech, Moderna, AstraZeneca ve diğer kuruluşlar tarafından yapılan klinik testler, aşılanan kaç kişinin asemptomatik Covid-19 olduğuna dair veri üretmedi. Ancak Pfizer/BioNTech deneme katılımcılarının bir alt kümesini N adlı viral bir antikora karşı test edeceğini duyurdu. Pfizer sözcüsü Jerica Pitts, "Katılımlardaki N antikorlarınun varlığı gönüllülerin aşılamadan sonra virüsle enfekte olup olmadığını ortaya çıkaracak” dedi.