Kongre Baskını'nda 'istihbaratın' rolü neydi?

Demokratlar’ın çoğunlukta olduğu Senato’nun İç Güvenlik Komisyonu’nun kamuoyuyla paylaştığı ve 2020 başkanlık seçimi sonuçlarını kabul etmeyi reddeden eski Başkan Donald Trump destekçilerinin Kongre binasını bastığı saldırıya ilişkin raporu “Planned in Plain Sight” (Göz Önünde Planlandı) başlığını taşıyor.

106 sayfalık raporu kaleme alan Komisyon ve komisyonun başkanı Senatör Gary Peters, FBI dışında İç Güvenlik Bakanlığı’nın İstihbarat ve Analiz Ofisi’nin 6 Ocak saldırısı öncesinde şiddet olasılığını hafife aldığı ve bu nedenle hükümetin başkent Washington için gereken güvenlik önlemlerini hazırlayamadığı bulgusuna yer veriyor.

“Tehdit düzeyi hafife alındı”

Bazı somut örneklerin verildiği raporda, “Temel düzeyde kurumlar görevlerini yerine getirerek ellerine ulaşan kamuoyuna açık olan ve olmayan bilgiler arasında bağlantı kuramamıştır” ifadesi yer alıyor.

Senatör Gary Peters, “İstihbarat kurumlarımız tamamen çuvalladı. 6 Ocak’ta şiddet olaylarına ilişkin çok sayıda ipucu ve diğer istihbarat uyarılarına rağmen, rapor bu kurumların defalarca – defalarca – tehdit düzeyini hafife aldığını ve ellerindeki istihbaratı güvenlik ortaklarıyla paylaşmadığını gösteriyor” sözleriyle kurumların o dönemki adımlarını eleştirdi.

“Saldırıdan günler önce sosyal medya takibi için anlaşma yapılan şirket değişti”

Raporda Kongre saldırısından günler önce FBI’ın sosyal medyayı izlemek için sözleşmeli olduğu şirketin değiştiği ve bu nedenle sosyal medyadaki tehditleri izleme kabiliyetinin olumsuz etkilendiği tespiti de yer aldı.

İç yazışmalara göre, yeni sözleşme ancak 1 Ocak’ta yürürlüğe girebildiği için FBI yetkililerinin geçiş sürecine yönelik yeterince planlama yapamadığı belirtildi.

Komisyonun elinde FBI yetkililerinin de sözleşme değişikliğinin zamanlamasına şaşırdığını ve kurumun çalışmalarını olumsuz etkileyeceğine ilişkin uyarıları gösteren yazışmalar da bulunuyor.

“Şiddet içerikli paylaşımlara rağmen normal bir miting hazırlığı tavsiyesi yapıldı”