KKTC'de Güzelyurt ilçesine bağlı olan Şeyh Nazım Kıbrısi'nin de mezarının bulunduğu Lefke kasabasında, Feza Güzeloğlu isimli bir avukatın sabah ezanının rahatsızlık verdiği gerekçesiyle mahkemeye başvurması üzerine bölgede sabah ezanının hoparlörle okunması yasaklandı.
Avukat Feza Güzeloğlu, Lefke'de hoparlörden okunan sabah ezanının rahatsızlık verdiği gerekçesiyle Lefke Kaza Mahkemesi'nde dava dosyaladı. Mahkeme, Güzeloğlu'nun, dava sonuçlanana kadar, hoparlörle sabah ezanın okunmasını durdurmak için talep ettiği ara emrini de verdi.
Mahkemenin 2 Kasım tarihli ara emrinin ardından Lefke'de Şeyh Nazım (Orta Cami), Pir Paşa Cami ve Aşağı Cami'de üç gündür okunan sabah ezanı ile dualar hoparlörden verilmiyor. Esasa ilişkin davanın ne zaman sonuçlanacağı ise belli değil. Davanın emsal teşkil etmesi durumunda ise KKTC'deki tüm camilerde hoparlör sisteminden ezanların okunması durdurulabilir.
ÇAKIR: 3 CAMİDE EZAN ÇIPLAK SESLE OKUNACAKTIR
Konu ile ilgili olarak Cihan Haber Ajansı'na (Cihan) açıklama yapan KKTC Din Görevlileri Sendikası (DİN GÖR-SEN) Başkanı Süleyman Çakır, "Lefke'de bizleri derinden üzen bir karar alınmıştır. 21. yüzyılda modern bir çağda bütün teknolojileri herkesin kullandığı gibi bizler de camilerde hoparlör vasıtasıyla ezan sesini daha çok insana ulaştırmak ve bu talebi yerine getirmek için bu sistemi kullanıyoruz. Bir şikayet üzerine alınan bir kara var. Bu kararda Lefke'de 3 tane camimizde sabah ezanı çıplak sesle yani mikrofon olmadan okunacaktır. Bu karar bize göre çok yanlıştır. Anayasamızın din ve vicdan özgürlüğünü kısıtlayan bir karar olduğunu düşünüyoruz. Yanlış ve yanlı bir karardır. Bu karar için Yüksek Mahkemeye başvuracağız. Haklarımızı orada aramaya devam edeceğiz." dedi.
"DAHA ÖNCE DE ŞİKÂYETTE BULUNMUŞ"
Şikâyette bulunan avukatın daha önceden de bu yönde girişimlerde bulunduğunu aktaran Çakır, "O zaman da rahatsızlığı, çirkin bir ses olduğu gerekçesiyle şikâyet ediyordu. Ezandan kimsenin rahatsız olacağı bir durum yok. Bu konuda hem şikâyet hem de ezan sesini duymuyoruz diye talep var. Örneğin 5 şikâyet varsa aynı zamanda 5 yüz insan da 'ezan sesini duymuyoruz' diye talepte bulunuyor. Bu durum Din İşleri Başkanlığı'nın özel talimatı var. Sabahları ezan sesinin en düşük şekilde olması diğer vakit zamanlarında ise kimseyi rahatsız etmeden ezan sesini ulaştırmamız gerektiği konusunda talimatı var." şeklinde konuştu.
"KKTC'de de Türkiye'deki gibi 1930-40'lardaki kısıtlamaya mı gidiliyor?" diye soran Çakır, şunları söyledi:
"Burada bizlere yapılanlar, Vakıflardaki bir yetkilinin sözlü olarak 'eskiden minare mi vardı, eskiden hoparlör mü vardı' gerekçesine karşın ben de şunu söylemek istiyorum. Eskiden araba mı bilgisayar mı, akıllı telefon mu vardı? O zaman her şeyde eskiye dönülecekse onlar da bu modern çağın gereçlerini kullanmasınlar."
"ESKİDEN HOPARLÖR MÜ VARDI ÇIPALK SESLE OKUNDUN DENİLİYOR"
KKTC Din Görevlileri Birliği Başkanı Fahrettin Öğdü de Cihan'a yaptığı açıklamada, ezan sesinin hoparlör değil de çıplak sesle okunması gerektiği şeklinde bildiri geldiğini söyledi.
Bu sorunun kabul edilemeyeceğine dikkat çeken Öğdü, "Ben buradan bu görüşü savunanlara şunu söylüyorum: önceden insanlar ulaşımlarını atla arabaya yapıyorlardı. Bugünden itibaren bu görüşü savunanlar işyerlerine atla arabayla gitsinler. İletişim olarak dumanla haberleşiyorlardı. Televizyonlarını ve telefonlarını bıraksınlar dumanla haberleşsinler. Tarihin çöplüğü, ezan ve Kur'an düşmanları ile doludur. Tarihin çöplüğünde hepsi kaybolup gitmiştir. Susturmaya çalıştıkları ezan ve Kur'an bugün Müslümanların gönüllerinde ve İslam âleminin semalarında yankılanmaktadır. Yankılanmaya ve okunmaya devam edecektir. Bu şekilde ezan okunmasının önüne geçilemez." açıklamalarında bulundu.
CİHAN