İzmir’de Hizmet Hareketi gönüllülerine yönelik davalar kapsamında 8 yıl 1 ay hapis cezası verilen ve cezası Yargıtay tarafından onanan 72 yaşındaki İbrahim Güngör’ün 14 Aralık 2024’te tutuklandığı ortaya çıktı.
Bir ay İzmir Buca Kırıklar Cezaevinde kaldıktan sonra dört gün önce İzmir Menemen R (Rehabilitasyon) Tipi Cezaevine sevk edilen Güngür, dün yapılan açık görüşte üniversite okuyan 24 yaşındaki kızını bile hatırlayamadı.
“DÜNYAMIZ BAŞIMIZA YIKILDI, ÇOK ÇARESİZİZ”
Babasının tek kişilik bir hücrede kötü şartlarda kaldığını söyleyen Sueda Güngör, “Biz infaz erteleme beklerken babamı Menemen’e gönderdiklerini öğrenince dünyamız başımıza yıkıldı. Dün gittik gördük, berbat haldeydi babam. Yalnız başına kalmaması gerekirken tek kişilik bir odaya koymuşlar. ‘Kimse yanıma gelmiyor’ dedi. Babam Alzheimer hastası. Bir ay içinde hastalığı ilerledi. Görüşte ben de orada olduğum halde beni sordu, ‘Geçen gün eve geldim, yemek yedim’ dedi. Böyle bir insan hapiste nasıl kalabilir? Aklımız almıyor.” dedi.
“HAYVAN BAĞLASAN DURMAYACAK BİR HÜCREDE KALIYOR”
TR724'ten Sevinç Özarslan'ın haberine göre babasında prostat ve şeker gibi hastalıklarının da olduğunu belirten Güngör, “Prostatı olduğu için ayağında sonda ile geliyor. Buca Kırıklar 2 Nolu F Tipi Cezaevine kalırken tekerlekli sandalye ile görüşe gelmişti. Burada zorlana zorlana ayağa kalkmış, bize belli etmemeye çalışıyor ama oldukça kötü durumda. Çaresiz durumdayız.
“GÖZLERİMİZİN ÖNÜNDE ERİYOR”
Yalnız başına ne yapıyor bilmiyoruz. Kaldığı yer leş gibiymiş, hayvan bağlasan durmaz diye tarif etti. Evdeyken yalnız başına tuvalete gidemiyor, denge kaybı yaşıyordu. Orada Allah muhafaza, ayağı kaysa düşse daha sıkıntı olur ki babamın beyninde şant var. Kaysa düşse bir şey olsa kimsenin ruhu duymayacak. Bir aydır ailece ciddi bir şekilde yıprandık. Babamın gözlerimizin önünde eridiğini görüyoruz.” diye konuştu.
Babasının kişisel bakım dahil hiçbir işini tek başına belirtemediğini ve atak geçirmesine neden olacak bir ortama terk edildiğini vurgulayan Güngör, şöyle devam etti:
“Banyo, tuvalet, tırnak, kesimi, kıyafet değişimi vb. Bakım işlerini tek başına yapamıyor. Algı ve muhakemesi zayıf olduğu için herhangi bir ihtiyacı için dilekçe yazamıyor. Alzheimer hastası ve kişisel bakımını yapamayan, dengede kalmada bile güçlük çeken birinin tek başına kalması ne kadar doğru! Sadece psikolojik açıdan düşünülse bile sürekli yer değişikliği yapılması, yanında tanıdık birilerinin olmayısı bu hastalarda atak sebebi. Çok çaresiziz.”
SUÇU EVİNDE DİNİ SOHBET YAPMAK
KHK ile kapatılan İzmir Gediz Üniversitesi’nde öğrenci işleri müdürü olarak görev yapan Güngör (72), Gülen cemaatine yönelik davalar kapsamında ilk olarak 18 Ocak 2019’da tutuklandı. 10 ay hapis yattıktan sonra serbest bırakılan Güngör’e evinde dini sohbet düzenlemek, insanları dini sohbete çağırmak, öğrenciler için burs toplamak gibi nedenlerle İzmir 20. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 8 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırıldı. Hakkında ifade veren bazı tanıklar, “Bizi dini sohbete çağırıyordu. Evinde sohbete gittik. Risale-i Nur ve Fethullah Gülen’in kitaplarını okuduk.” dedi.
Güngör’ün bilgisayarından çıkan aşağıdaki notlar, dosyasına delil olarak girdi:
“1- Önce arkadaşlarla Hasbihal ediyoruz. İşyerinde veya evde bir sorunlarının olup olmadığını soruyorum. Daha sonra sohbete geçiyoruz.
2- Bize verilen notları karşılıklı olarak müteala ediyoruz.
3- Risalelerden bölümler okuyoruz. Bize verilen CD’leri seyrediyoruz.”
“DİLEKÇE BİLE YAZACAK DURUMDA DEĞİL”
Tahliye olduktan sonra 2022 yılında Hidrosefali hastalığı sebebiyle ameliyat olan ve beynine shunt takılan babasının 10 ay öncesine kadar karakola imza atmaya gittiğini ifade eden Sueda Güngör, “Zaten üç yıla yakındır imza atıyordu. Hastalığı çok ilerleyine dilekçe yazdık, imzaları kaldırdılar. Karakola gitmeye gücü yoktu. 10 aydır iptal edilmişti. Babam imza atmaya bile güçlük çekerken ceza nasıl onandı biz anlamadık. Deli gibi insan seven, öğrenci seven bir insandı babam. Bunları hak edecek bir şey yapmadı. Tahliye edilmesini istiyoruz.” ifadelerini kullandı.