Gözlerin çevrildiği Kız Çocukları Davası'nda sıcak bir gelişme yaşandı.
Aralarında 15 lise öğrencisinin de bulunduğu 19’u tutuklu 41 kişinin yargılandığı davanın beşinci gününde karar açıklandı.
Av. Hatice Yıldız gelişmeyi, “Ara karar okunuyor şu ana kadar 11 tahliye” ifadeleriyle duyurdu. Av. Lale Demirkazan ise, “Bir kısım tutukluların (genellikle öğrencilerin) tahliyesine, kalanların devamına karar verildi. Duruşma 12-13 Aralık” paylaşımı yaptı
Velev'in haberine göre İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının talimatıyla aralarında 15 kız çocuğu ve üniversite öğrencilerinin bulunduğu 41 kişi, 5 ay süren teknik ve fiziki takipten sonra 7 Mayıs 2024’te gözaltına alınmış ve 29 kişi tutuklanmıştı.
Davada gelinen aşamada 1 erkek 7 kadın olmak üzere 8 kişinin tutukluluk hali devam ediyor. Dava kapsamında tutuklu öğrenci kalmadı.
KIZ ÇOCUKLARI DAVASININ KARAR GÜNÜ
Ara kararın verildiği duruşma öncesinde Av. Hatice Yıldız, “Kızçocukları davasının ilk celsesinin 5. ve son günü. Umarım bu ülkenin evladı kız çocukları tahliye edilir. Bugün yapılacak duruşmaya milletvekilleri isamesihsahin ve SemaSilkin katılacaklar. Duyarlılıkları ve destekleri ülkenin gençliği ve adalet talebi için çok değerli.” değerlendirmesini yaptı.
DEMİRKAZAN: BU ÇOCUKLAR SUÇLAMALARI BOŞA ÇIKARDI
Av. Lale Demirkazan ise yaptığı paylaşımda, “Bu çocukların elde ettikleri başarıların, “soru çalma iddiaları”nı da boşa çıkarmalarından endişe ettiklerine inanıyorum.” dedi.
İtalya İnsan Hakları Federasyonu Başkanı Prof. Dr. Antonio Stango’nun Kız Çocukları Davası’nı takip ettiğini belirten Demirkazan, Antonio da 3 gündür hem bu duruşmaların, hem de gece yarılarına kadar başından ayrılmayan biz avukatların kahrını çekiyor. Bugün tutukluların serbest bırakılmasını diliyoruz. Bu gerçekleşirse akşama pasta yiyeceğiz, zira hem kızımın, hem de tutuklu müvekkilim Aysu Öztaş Bayram’ın doğum günü.” ifadelerini kullandı ve şunları kaydetti:
“Tek suçları KHKlarla işsiz bırakılmış ailelere mensup olmalarına rağmen sınavlarda olağanüstü başarı göstermek olan kız öğrencilerin yargılandığı davada bugün avukat savunmalarının alınmasına devam edilecek. Savunmaların bitmesinden sonra tutukluların tutukluluk durumlarına yönelik ara karar bekliyoruz.”
ENGİN AVCI: ÇOCUKLAR EZBER BOZDU
KHK’lı vali yardımcısı Engin Avcı da, Demirkazan’ı destekleyen paylaşımında şunları söyledi:
“Çocuklar onların ezberlerini bozdu. Babalarına-Annelerine yapılan ithamların ahlaksız birer iftira olduğunu ortaya koydular. Onların yalanlarını yerle bir ettiler. Ondan kızgınlar.
3 gün önce Bir KHKli arkadaşım ile konuştum. Kızını tüm soruları doğru yapanların girebildiği liseye kaydetmeye gidiyordu. (Lgs de 1 soru iptal olunca tüm sorulara doğru cevap vermiş oldu) Çocuklarımız geleceğimiz ve bizlerin görür kaynağıdır. 2024 YKS’de 1 Milyon kişi Tüm sorularda 20 netin altında yapmış. Böyle bir ortamda çekememezlik, Hasetlik maalesef oluyor. Haset eden Hasetçinin şerrinden Allah tüm başarılı ve düzgün insanları korusun.”
CEMRE BİRAND: YİNE CHP YOK, NEW YORK’TA RÜŞVETİ SAVUNUYOR
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) yetkililerinin davayı takip etmemesini eleştiren hak savunucusu Cemre Birand, “Yine CHP yok! Başkanları New York’ta rüşveti savunuyor” eleştirisinde bulundu.
KIZ ÇOCUKLARI DAVASI NEDİR?
41 kişinin yargılandığı dava ‘Kız Çocukları Davası’ olarak Türkiye ve uluslararası kamuoyunun gündemine girdi. 7 soruda davayı özetledik…
1. Ne oldu?
İstanbul’da geçtiğimiz 7 Mayıs’ta Hizmet Hareketi'ne yönelik 38 kişinin evine sabah saat 5.00’te baskın yapıldı. Evlerine baskın yapılan 38 kişiden 14’ünün lise öğrencisi çocuklardı. Beylikdüzü ve çevresindeki evlerde anneleriyle birlikte gözaltına alınan öğrenciler, Emniyet’teki Çocuk Şube’de ve KOM Şube’de tutuldu. Kız çocukları için 4 gün gözaltı süresi uygulandı.
Sorgularının ardından kız çocukları serbest bırakıldı. 10 Mayıs tarihinde 27 kişi hakkında tutuklama kararı verildi. Tutuklama kararından bir ay sonra jet hızıyla iddianame hazırlandı. İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen 529 sayfalık iddianameyle 41 kişi hakkında dava açıldı.
2. Operasyona giden süreç nasıl işledi?
İstanbul Emniyeti, 19 Aralık 2023 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Savcılığına, üniversite öğrencilerine yönelik operasyon için bilgi verdi. Savcılığın verdiği izin üzerine aralarında lise öğrencilerinin de olduğu kişiler 3 ay 10 gün boyunca telefon dinleme ve fiziki takip altına alındı. 7 Mayıs 2024 tarihinde ise aralarında liseye de giden öğrencilerin de bulunduğu grup ile, anne, babaları ve öğretmenleri hakkında gözaltı operasyonu yapıldı. Aynı tarihte 13-17 yaşları arasındaki 15 çocuk da polis zoruyla ifade almak için gözaltına alındı.
3. Gözaltında neler yaşandı?
Kız çocukların avukatlarının sorguda yer almasına izin verilmedi. Sorgu sırasında çocuklara psikolojik baskı uygulandı. “Sadece soru soracağız” denilen çocuklara gözaltı uygulaması gibi işlem yapıldı. Çocukların yanında annelerine küfredildi. Çocuklar gözaltı süresince aç bırakıldı, ailelerinin kendilerine getirdiği yemek verilmedi.
Daha sonra gözaltı sürecinde yaşadıklarını anlatan iki çocuk, kendilerine hiçbir açıklama yapılmadan apar topar gözaltına alındıklarını ve sorgu için çocuk şubeye götürüldüklerini söylediler. Gözaltına alınan çocuklardan biri, Şube’de yaklaşık 12-13 kız çocuğunun bulunduğunu, en büyüğünün 17 yaşında olduğunu belirtti. Yaklaşık 16 saat karakolda tutulduklarını söyleyen çocuklar, avukatsız bir şekilde sorgulandıklarını ve sorgu süresince psikolojik baskıya maruz kaldıklarını söyledi.
Namaz kılmak gibi suç teşkil etmeyen eylemlerin sorgu sırasında suç gibi lanse edildiğini belirten çocuklar, “Saçı kapalı bir çocuğa ‘namaz kılıyor musun?’ diye sordular. Sanki namaz kılmak suçmuş gibi bir algı yarattılar. Çocukların hepsi çok korkuyordu. Birbirimizle konuşmaya izin vermediler” dedi.
4. İktidar medyası haberi nasıl duyurdu?
İktidara yakın Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA) ve Demirören Haber Ajansı (DHA) ile servis edilen haberlerde, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, Gülen cemaatinin ‘güncel yapılanması’ iddiasıyla üniversite, lise ve ilköğretim öğrencilerine yönelik soruşturma başlattığı duyuruldu. Oysa bunu kanıtlayan bir delil yoktu.
İlgili ‘haber’ metinlerinde “Bu kapsamda farklı illerden İstanbul’a üniversite okumak için gelen öğrencilere evlerini kiralamakla suçlanan ve haklarında adli bir kayıt bulunmayan ailelerle; bu evlerin eşya, kira ve günlük giderlerinin karşılayan ayrıca öğrencilere evlerinde sohbet düzenleyen kişiler hakkında gözaltı kararı çıkarıldı. Polis ekipleri tutuklu ya da hükümlü kişilerin çocuklarıyla organizasyonlar düzenlemekle de suçlanan bu kişiler hakkında teknik ve fiziki takip de yapıldığı açıklandı” ifadeleri yer aldı.
5. Suçlamalar ne?
Aileleri KHK’lı olduğu için burs verilmeyen ve devlet yurtlarının kabul etmediği öğrencilerin okumak için başka şehre gittiğinde birlikte ev tutmaları yapılan suçlamalar arasında yer aldı. Bu soruşturma da benzer soruşturmalar gibi KHK ile ihraç edilen ya da haklarında Gülen cemaati irtibatı nedeniyle soruşturma veya dava olan kişilerin bir araya gelmeleri, çocuklarına ders verdirmeleri ‘örgütsel bir ilişki ‘ gibi sunuldu.
Çocukların birlikte ev tutmalarının yanı sıra sosyal etkinlere katılmaları da “örgüt üyeliğine delil” olarak görüldü. İddianamede, teknik takip altındaki kız çocuklarının AVM’de buluşması, sinemaya gitmeleri, bowling oynamaları, mağazaları dolaşmaları ve alışveriş merkezi içerisinde ayakta yan yana sohbet etmek bile “suç unsurları” olarak yer aldı.
Çocukların aileleri de suçlandı. İddianamede, “küçük yaştaki çocukların ebeveynlerinin izinleri olmaksızın herhangi bir yere gidemeyeceği hususu göz önüne alındığında ailelerinin de örgütün güncel yapılanmasından haberdar olarak bilerek ve isteyerek çocuklarının bu programlara katılım sağlamasına müsade ettiklerinin anlaşıldığı” ifadeleri yer aldı.
6. Dava ne zaman başlayacak?
Dava, İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 23 Eylül’de başlayacak ve 5 gün sürecek. Duruşmada 13-17 yaşındaki 15 kız çocuğu polis zoruyla tanık olarak getirilecek ve aileleri aleyhine tanıklık yapmaları istenecek. Soruşturma kapsamında sanıklara “terör örgütü üyeliği” suçlaması yöneltiliyor.
7. Kim ne dedi?
DEM Parti Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, çocukların Üsküdar Çocuk Şube Müdürlüğü’nde maruz kaldığı uygulamaları İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya sordu.
Gergerlioğlu şunları söyledi: “38 kişi İstanbul’da gözaltına alındı. Vatan Emniyette çocuklara birçok hukuksuzluk yapıldı. Ailelerinden ayrı çocuk şubeye götürüldüler, avukatsız ifadeleri alındı, polis ifadeleri çarpıttı, söylemedikleri cümleleri ifadeye kaydetti, kötü muamele gördüler, çocuklara sürekli bağırıldı, psikolojik şiddete uğradılar, ailelerine el sallamaları bile engellendi, içeri girmeye çalışan avukatları gün boyu içeri alınmadı, çocuklar on beş saat hukuksuzca gözaltında tutuldu. Açıklamanızı bekliyorum Sayın İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya.”