Son günlerde Türkiye'nin çeşitli yerlerinde gerçekleştirilen okul ve dershane baskınlarına bir yenisi de Ankara'da eklendi. Türkiye'nin en çok madalya kazanan okullarından biri olan Ankara'daki Atlantik Eğitim Kurumları'na 9 ayrı devlet kurumu görevlilerinin katılımıyla polis eşliğinde baskın yapıldı. Baskın esnasında gerginlik yaşandı. Kimlik ve belge gösteremeyen yetkililer, denetim yapmadan okuldan ayrıldı. Avukat Şaban Yağcı, "Denetlemeye razıyız. Denetlesinler, ama belgelerini göstersinler. Polisler kimliklerini göstersin. Tek tek bakalım yazalım." dedi.
Aralarında Milli Eğitim Bakanlığı, Tarım Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu ve Maliye Bakanlığının da bulunduğu 9 devlet kurumundan müfettişler, polis eşliğinde okulları denetime geldi. Atlantik Eğitim Kurumları'na bağlı okullara gelen müfettişlerin bir kısmı denetimlerini gerçekleştirirken, bazı okullarda ise görevlendirme yazıları olmadığı için denetim yapamadan ayrılmak zorunda kaldı.
Atlantik Okulları Ahmet Ulusoy Liseleri'nde ise okul idaresi ve denetime gelenler arasında gergin anlar yaşandı. Denetim esnasında görevlilerden belge ve kimlik ibraz etmelerini isteyen okul avukatına bir şey gösterilmedi. Avukat, belge görmekte ısrar edince görevliler kurumu denetlemekten vazgeçti ve okulun bahçesine çıktı. Okulun bahçesinde görevli olduklarını iddia eden kişiler, okul avukatına ve velilere el kol hareketi yaparak konuştu.
"ARKADAŞLARIN GÖREVLENDİRME YAZILARI YOK, ŞUANDA MÜLKİYET HAKKI İHLAL"
Denetim esnasında okulun bahçesinde okulun avukatı ve yetkililer arasında gerginlik yaşandı. Avukat Yağcı, "Denetlemeye razıyız. Denetlesinler, ama belgelerini göstersinler. Polisler kimliklerini göstersin. Tek tek bakalım yazalım." dedi.
Görev yazılarının olmadığının altını çizen ve bunu defalarca yanında bulunan polise söyleyen okulun avukatı Şaban Yağcı, konuşmasına şöyle devam etti: "Şu anda görevlendirme yazıları yok arkadaşların, mülkiyet hakkı ihlal şu anda. Görevliysen çıkart görev kartını, isimlerin yazılı şekilde. Arkadaşlar kanunsuz bir şekilde gelmiş, isimleri bile yok."
Denetime gelenler, kimlik, belge, yazı isteyen Yağcı'ya bir şey gösteremedi. Daha sonrasında olayları telefonuyla kaydetmek isteyen bir veliye polisler sert tepki verdi. Veli, kendisini savunmakta zorlandı. Yapılan denetime tepki gösterdiğini açıkladı.
Bunun üzerine avukat, "Olay yerinde bulunan basın mensuplarının içeriye alınmasını ister misiniz?" diye denetime gelenlere sordu. Denetime gelen görevli, elinde bir kağıt ile polisle konuştuktan dış kapıya doğru yöneldi. Avukat Yağcı ise denetim yapılmasa da belge göstermek zorunda olduklarını hatırlattı. Ancak yetkililer kaçamak cevaplarla avukatın sorusuna cevap vermedi.
Yetkililerden biri; belgeyi gösterdiklerini söyledi. Dışarıya çıkan görevli, kamerayı görünce "Hocam kameraya gülümseyin." dedi.
Okul müdürü Mehmet Maya, "Denetleme yapmalarını istedik. Ama onlar denetleme yapmak istemediler. Dışarıya çıktılar." diye belirtti.
Avukat, denetim görevlisinin devamlı polisle konuşması üzerine tepki göstererek şöyle konuştu: "Üstad böyle çekerek olmaz. Dostlukla halledeceğiz diye uğraşıyorsunuz. Hanımefendiye ismini dahi söylemedi. Bir örneğini alın sizde bulunsun."
Okul müdürü Mehmet Maya, denetim yaptırılmadı sözüne tepki gösterdi. Maya, "Denetim yapın diye defalarca söyledim. Ama siz yapmadınız." dedi. Müdür Maya, denetime gelen yetkilerinin ellerini sıkarak yolcu etti. CİHAN