CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Kuran-ı Kerim ile ilgili sözlerine yanıt verdi; “Çok üzüldüm, insanın manevi değerlerini milyarlarca insanın kutsal kitabı Kuran-ı Kerim’in siyasete malzeme edilmesi beni derinden yaraladı. O bir kişinin kitabı değil. Biz ona Allah’ın kelamı diyoruz. Onu kendi malı ve kendisi dışında kimsenin anlamadığı bir kitap olarak yorumlamak İslamiyet’e haksızlık. Allah ıslah etsin” dedi.

Kılıçdaroğlu, dün uçakta, İzmir’e giderken Hürriyet’e şu değerlendirmelerde bulundu:

“Siyasette ailelerin öne çıkması doğru değil. Devletin imkanlarını kullanarak aile reklamı yapmak hiç doğru değil. Kul hakkı yemek denir. 6.2 milyon işsiz 17 milyon yoksul varken, çocuklar sokakta dileniyorsa, sen şatafat içinde yaşar ve dönüp bize Müslümanlık dersi vermeye kalkarsan seni Allah’a havale ederiz. Bunu yaparken Kuran’la dalga geçen, ‘bakara makara’ diyen adamı yanında taşıyorsun. 

Diyanet İşleri Başkanlığı, toplumda ahlaki değerlerin yüceltilmesine katkı veren kurumlardan biridir. Törpüleyecek hiçbir söylem ve eylemin içinde Diyanet İşleri Başkanlığı’nın olmasını istemeyiz.

Geçen seçimlere göre daha güzel bir tablo var. İktidardan bir bıkmışlık var. CHP’ye yönelik bir sempati olduğunu biliyoruz. Projelerimizin pek çok siyasi parti tarafından da benimsenmiş olması, çalışmamızın özenle yürütüldüğünü gösterir. 

(Hem Erdoğan hem Davutoğlu meydanlarda. Hangisini rakip olarak görüyorsunuz?) Emin olun şu anda rakip yok. Karşımda bir Başbakan yok. Zorla araya girmek isteyen bir Cumhurbaşkanı var. Koltuğunun hakkını veremeyen, sürekli şamar oğlanına döndürülmüş bir başbakan var. 

(Cumhurbaşkanı’nın bütün partilere eşit mesafedeyim sözünü değerlendirir misiniz?) Herhalde kargalar gülüyordur. Kendisi de inanmıyor söylediklerine ki ‘Gönlümde bir parti var’ deme ihtiyacı duydu. Artık rakam da vermiyor, veremez.”