CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, komisyonda kabul edilmesinin ardından Genel Kurul'a götürülen 'çoklu baro' teklifinin Resmi Gazete'de yayımlandığı gün Anayasa Mahkemesi'ne başvuracaklarını belirterek, "Çoklu baro üniter yapının kalbine sokulan hançerdir. Bunu yasallaştıranların, yasalaştırması için el kaldıranların tarihsel sorumluluğu vardır. İşgal kuvvetleri de çoklu baro istemişlerdi" dedi.
Kılıçdaroğlu, Büyükşehir Belediye Başkanları ile yaptığı toplantı sonrasında önemli açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu, yaptığı açıklamada Genel Kurul'da görüşürlen ve tepkilere neden olan çoklu baro sistemine ilişkin, "Düzenlemenin Resmi Gazete'de yayınlandığı gün Anayasa Mahkemesi'ne başvuracağız. Çoklu baro üniter yapının kalbine sokulan hançerdir. Bunu yasallaştıranların, yasalaştırması için el kaldıranların tarihsel sorumluluğu vardır. İşgal kuvvetleri de çoklu baro istemişlerdi. Biz bu anlayışla bir devletin yönetilemeyeceğini, beka sorunun ortaya çıkabileceğini, toplumun kutuplaştırılması, ayrıştırılması, Türkiye'nin geleceği açısından büyük risktir. Tam tersine barolar vardır. Bir ilde iki vali olursa, bir ilçede iki kaymakam, iki mal müdürü olursa orada sorun olur. Çoklu baro uygulamasından vazgeçilmeli. Vicdanı olan herkesin oylama sırasında reddetmesi lazımdır" ifadelerini kullandı.
"Geçiniz o tartışmaları"
Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreterliği’ne atandıktan sonra Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü sırasında CHP temsilcilerinin de tepki gösterdiği bazı kredi tahsisleri tekrar gündeme gelen Can Akın Çağlar ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkındaki soruya ise, "Geçiniz o tartışmaları. Belediye başkanımız çalışıyor, üretiyor günün 24 saati çalışıyor. Biz bütün belediye başkanlarımızla gurur duyduğumuz gibi Ekrem beyle de gurur duyuyoruz" yanıtını verdi.
Kılıçdaroğlu, toplantıya ilişkin ise şu açıklamayı yaptı:
"11 belediye başkanımızla güzel bir toplantı gerçekleştirdik. Gerçekten CHP belediye başkanları bir tarih yazdı. Hiçbir ayrım yapmadan, bulunduğu, çalıştığı, yönettiği beldede her vatandaşa ulaştı, yardım getirdi. Türkiye'de yeni bir anlayışın yerel yönetimlerde egemen olmasını sağladı.
Bu anlayışı yerleştirdikleri için, ahlaki anlayış aynı zamanda bütün belediye başkanlarına teşekkür ederim. Maske, dezenfektan, maddi yardım, ailelere yardım konusunda bütün katkıyı verdiler. En küçük beldeden, büyükşehir belediye başkanlarımıza kadar özveriyle çalıştılar. Belediye çalışanlarına da yürekten teşekkür ederim. Sorunlar var, aşılması gerekiyor. Hiçbir belediye başkanımız önüne çıkartılan engelden ötürü şikayet etmedim."
"Koşullar ne olursa olsun 'Sorunu çözeceksiniz' dedim"
"Belediye başkanı arkadaşlarımıza 'koşullar ne olursa olsun var olan sorunu çözeceksiniz' dedim. Ve onlar da ellerinden geleni yaptılar. Birlikte düşünceler ifade edildi, sonuçta yeni yol ve yöntemler değerlendirildi. Pandemi süreci dolayısıyla yaptıkları harcamalar dolayısıyla belli düşüşler var ama bunlar kesinlikle vatandaşa yansıtılmayacak."
