Provokasyonlar olabileceğini savunan Kılıçdaroğlu, “Ertesi sabah nasıl olsa rakamlar netleşecek ve ondan sonra YSK mazbatayı vermek zorunda kalacak” dedi.
Kılıçdaroğlu bir buçuk yıldır sandık güvenliği için çalışıldığını da söyledi ve "YSK'ya güvenmiyoruz, TRT'ye güvenmiyoruz, Anadolu Ajansı'na güvenmiyoruz. O zaman biz, kendi göbeğimizi kendimiz kesmek zorundayız” şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu kurdukları sistemi de şöyle anlattı:
Şu anda yanlış hatırlamıyorsam arkadaşlar, sandıkların yüzde 99,9'unda temsilci bulunduruyoruz.
Var yani. Bu olay sadece temsilci görevlendirmekle değil, onlara tek tek gönüllü gençlerden oluşan bir ekibimiz var. Onlar tek tek telefon ediyorlar. İl, ilçe başkanlarının bize gönderdikleri listelerde adı ve soyadı var.
Soru şu; 'Siz hangi sandıkta görevlisiniz?' Doğru yanıt veriyorsa artı koyuyoruz; 'Tamam, bu biliyor, orada'. 'Hayır bilmiyorum' diyorsa eksi koyuyoruz ve değiştiriyoruz. Ayrıca bunların tamamı eğitildi. Bu konuda örgütleri iyi eğittik. Herkes görevinin başında olacak.
Bu sadece CHP'nin. Bizim dışımızda beş parti daha var. Hatırlarsanız İstanbul seçimlerinde bir ara Anadolu Ajansı ve YSK, verileri açıklamadı.
Durdu.
Tam yargının yüz karası bir olaydır bu. Bu YSK üyeleri yeniden seçildi ve onları yakından takip ediyoruz.
Görevlerini yaparlarsa başımızın üzerinde yerleri var. Biz ve ittifakı oluşturan bütün partiler bu konuda hassasız"
