CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, SSK'da görev yaptığı 10 yıllık dönemdeki bütün ihalelerin incelendiğini ancak bir şey bulunamadığını söyledi. 11 Kasım 2008 tarihli onayla bütün hesaplarının incelendiğini belirten Kılıçdaroğlu, "21 Haziran 2011 tarihinde müfettişler şu yazıyı verdiler; 90'dan bu yana hepsini inceledik. Yapılacak herhangi bir işlemin bulunmadığından rapor ve eklerin hıfzedilmesi arz edilir. Yapacak hiçbir işlem bulamadılar." dedi. Kılıçdaroğlu, "Eğer ben SSK'yı batırdıysam genel müdür olarak, sen kaç yıl bu ülkede başbakanlık yaptın? 12 yıl. Sen niye bunun hesabını bana sormadın? Şimdi vatandaşa diyorsun 'hesabını sorun' diye. Hesabını sormak için elinden tutan mı vardı?" diye konuştu.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde partisinin grup toplantısında konuştu.
Hendekleri kimsenin savunamayacağını, savunan insanın demokrasiden, özgürlükten, adaletten ve hukuktan yana olmadığını kaydeden Kılıçdaroğlu, "Ne demek hendekleri savunmak? Olamaz öyle bir şey. Şehrin ortasına hendek kazacaksın, birileri sessiz kalacak. Zaten sessiz kaldıkları için bu hale geldi ülke." dedi.
Hendeklerin neden zamanında kapatılmadığını soran Kılıçdaroğlu, "Bilmiyordunuz hendekler kazılırken. Efendim 'Birden fazla il bir araya gelsin. Özerk bölge oluşturulsun' anayasanın ilk 4 maddesini değiştirmek istiyorlar. Neden istiyorlar? Buna izin vermek için. Onun için dedik anayasanın ilk 4 maddesi bizim kırmızı çizgimiz. 'Eğitimi de biz yapalım' diyorlar. Başka. Sadece eğitim değil. 'Yargıyı da, adalet sistemini de biz kuracağız' diyor. O da yetmez diyorlar 'güvenliği de biz sağlayacağız.' diyorlar. 'Bizim güvenlik güçlerimiz olacak.' diyorlar. Sorun bunlarda değil. Sorun Türkiye'yi bu hale getirenlerde. Türkiye'yi bu hale kim getirdi? Burada öngörülen 14 madde AKP yetkilileri ile nerede, ne zaman görüşüldü çıkıp bir anlatsınlar." diye konuştu.
SEN NİYE BUNUN HESABINI BANA SORMADIN?
Bir vatandaşın herhangi bir sorununu bilip o sorununun nasıl çözüleceğini öğrenmek istiyorsa kendisine mektup yazmasını isteyen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "Söz onu ben okuyacağım. O da diyor ki, 'Mektup yazın, mektup yazılmasını istemiş bu zat' diyor 'Mektup yazın ve mektupta şunu söyleyin. Bu zatın 92-99 yılları arasında SSK'yı nasıl batırdığını nasıl bir çıkmaza soktuğunu sormasını istiyorum.' Vatandaşa çağrı yapıyor. Ben de arkadaşlara dedim ki, gelen bütün mektupları bana getirin hepsini okuyup cevaplayacağım. Şimdi eğer ben SSK'yı batırdıysam genel müdür olarak, sen kaç yıl bu ülkede başbakanlık yaptın? 12 yıl. Sen niye bunun hesabını bana sormadın? Şimdi vatandaşa diyorsun 'hesabını sorun' diye. Hesabını sormak için elinden tutan mı vardı? Gelip sana yalvaran mı vardı? Ne olursun benim hesabımı görme diye. Niye hesabını sormadınız. Ben çaldıysam, yolsuzluk yaptıysam sen hesabını sormadıysan sen o yolsuzluğun ortağı sayılmaz mısın? Sen niye sormuyorsun hesabını?"
Hesap sorma konusunda niyetlendiğini ve 7 sülalesinin incelediğini anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Acaba bir şey bulur muyuz diye. SSK'da 10 yıllık bütün ihaleleri incelediler. 2008'de onay aldılar. 11.11.2008 tarihli onayla benim bütün hesaplarımı inceldiler. 21 Haziran 2011 tarihinde müfettişler şu yazılı verdiler. 90'dan bu yana hepsini inceledik. Yapılacak herhangi bir işlemin bulunmadığından rapor ve eklerin hıfzedilmesi arz edilir. Yapacak hiçbir işlem bulamadılar. Teftiş kurulu başkanının hazırladığı rapor hepsini inceledik araştırdık diyor. ama bir şey bulamadık diyor. Bulamadığımız için bunları arşive kaldırdık diyor. Yalan atmayı, yalan söylemeyi, iftira atmayı bilen insanlar. Bakın ister 10 yılımı, ister 27 yılımı -27,5 yıl devlete hizmet ettim- ister 27,5 yılımı incelemezseniz namertsiniz. İncelemezseniz namertsiniz. Acaba bir şey bulabilir miyiz? Bulamazsın kardeşim. Neden? Ya ben kul hakkı yemem, ben haram yemem. Ben öyle yetiştirildim. Kul hakkı yiyen sensin, haramı yiyen de sensin. Ebuzer'in dediği gibi Haram Saray'da oturan da sensin. Ben hiçbir zaman çocuklarıma 'oğlum paraları sıfırla' demem. Diyemem çünkü öyle bir şey yok. Ama sen oğluna telefon edip sabahın köründe 'Oğlum paraları sıfırla ama sen beceriksizsin kardeşini de sana gönderiyorum' dedin. Ben bunları unuttum mu zannediyorsun. Sen namus ve şeref kavramını öğreninceye kadar ve tarafsızlığını koruyuncaya kadar bunları dile getireceğim." CİHAN