ETHEM ÇELEBİ
Türkiye son 7-8 yıldır tarihin şahit olduğu en ağır insan hakları ihlallerine, zulümlere ve hatta acımasız bir soykırıma sahne oluyor. Suçları sadece muhtaç insanlara, öğrencilere ve yurt dışındaki mazlumlara yardım etmek olan yüzbinlerce insan, “terörist” denilerek emniyet nezaretlerinde, mahkemelerde ve cezaevlerinde süründürülüyor.
“Terör örgütü üyeliği” başlığında açılan toplam soruşturma sayısının 2 milyon olduğunu da bilhassa belirteyim. Sadece bizzat soykırıma tabi tutulanlar değil, onlara yardım elini uzatan vefakâr insanlar da tutuklanıp hapishanelere atılıyor, geçen hafta olduğu gibi.
Daha ilk kalemde 150 bine yakın insan kamudaki görevlerinden ihraç edildi. Özel sektörde de büyük bir kıyım yaşandı. 25 bin öğretmenin lisansı iptal edildi. Soruşturma geçiren insanlar işlerinden oldu, çalışamaz hale getirildi. Maalesef hemen her gün bir intihar ya da bir KHK’lının kuryelik ve amelelik yaparken iş kazası nedeniyle hayatını kaybettiği haberlerini duyuyor, dilhun oluyoruz. Evet, bu zulümlerin arkasında Erdoğan’ın çıkardığı Kanun Hükmünde Kararnameler, yani kısaltılmış haliyle KHK’lar var.
Zulüm tüm hızıyla ve acımasızlığı ile devam ediyor Türkiye’de. Tek gayesi saltanat, lüks ve şatafatlı bir hayat olan Siyasal İslamcı faşizm, eline çakı dahi almamış insanlara uyguladığı soykırımı, gözü dönmüş bir şekilde sürdürüyor. Ergenekoncu faşizm ya da siyasal İslamcı faşizm olsun fark etmez, faşistler müttefik. Kimsenin onlardan adalet ve insanlık beklentisi de yok. Ancak necip Anadolu insanı başka. Tarih boyu bırakın birilerine zulmetmeyi, her daim zalimlerin karşısında olmuş, varını yoğunu mazlumlarla paylaşmış bir millettir Anadolu insanı.
En başından beri benim ve birçoğumuzun hasr-ı nazar ettiği nokta, Anadolu insanın bu zulümlere nasıl baktığı idi. Kalben ve fiilen destek olup olmadıkları mühimdi bizim için. Suskunluk çok üzüyor, hayal kırıklığına uğratıyordu. Çünkü şu an zulme maruz kalan milyonlarca insan, Anadolu insanına ve bilhassa onların çocuklarına hizmet etmekten başka bir şey yapmadı, kendi çocuklarını ihmal etme pahasına.
Nihayet sessiz milyonların zulümler için ne düşündüğünü, neler hissettiğini ortaya koyan bir alan araştırması yapıldı. Metropoll Araştırma Şirketi, Eylül ayında Türkiye halkının KHK’lıların görevlerine iade edilmesi konusunda ne düşündüğünü araştırdı. Araştırma sonuçları, Anadolu insanının zulümlerle bakışını anlamamıza yardımcı olacak veriler içeriyor.
Araştırma, Türkiye genelinde 2 bin 119 kişi ile bilgisayar destekli telefon görüşmeleri şeklinde yapıldı. Anketler telefon görüşmesi şeklinde yapılmış olmasına rağmen, Türkiye halkının yüzde 60’ı, “KHK’lılar görevlerine iade edilmeli” dedi. Erdoğan’ın, havuz medyasının ve bileşenlerinin tüm kara propagandalarına rağmen çıktı bu oran.
Metropoll’ün araştırması bize Anadolu insanından umudumuzu kesmememiz gerektiğini gösteriyor bence. Mazlumlar için insanımıza dair bir umut ışığı olduğu kanaatindeyim. Öyle ümit ediyorum ki, yakın gelecekte gerçeklerin ortaya çıkmasıyla, Anadolu insanı kara propagandanın etkisinden kurtulup, hakka, hakikate ve hayatlarını kendilerine hizmete adamış muhabbet fedailerine çok daha güçlü bir şekilde sahip çıkacaktır inşallah.