Doğu Afrika'nın en büyük ekonomisine sahip Kenya'da yapılan referandumda, oy verme işlemi başlarken, yapılan anketlere göre, Kenyalıların büyük bölümünün yeni anayasaya evet demesi bekleniyor. Halkın referandumda yeni anayasa tasarısını kabul etmemesi halinde ülkede, sömürge olduğu dönemde İngiltere'nin miras bıraktığı mevcut anayasaya uygulanmaya devam edilecek. Yeni anayasa tasarısı, Kenya'nın bağımsızlığını kazandığı 1963 yılından bu yana mücadele ettiği, yolsuzluk, siyasi hamilik, toprak gaspı ve kabile sistemi gibi sorunların çözümüne yönelik düzenlemeler içeriyor. Devlet başkanının yetkileri üzerinde daha fazla denetim, halk desteğine sahip yönetimlere daha fazla tahsis öngören ve yurttaşlık haklarını artıran anayasa tasarısının kabul edilmesi için, halkın yüzde 51'inin desteği ve ülkenin 8 bölgesinin 5'inde en az yüzde 25 oy kazanması gerekiyor. Yaklaşık 12 buçuk milyon kayıtlı seçmenin bulunduğu Kenya'da anayasal değişikliklerin, ülkede 2008 yılında bin 300 kişinin ölümüyle sonuçlanan ve 40 milyon nüfuslu ülkeyi anarşinin eşiğine getiren, seçimlerden sonra kabile çatışmalarının tekrarlanmaması açısından önemli görülüyor. Ülkede, 2005 yılında referandumla anayasa değişikliği için girişimde bulunulmuş, ancak bu girişim başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Kenya yüksek seçim kurulu, sürecin, seçimlere Devlet Başkanı Mwai Kibaki'nin lehine hile karıştırıldığı iddialarının ortaya atıldığı 2007 yılındaki genel seçimlerden daha şeffaf olacağını bildirdi. Devlet Başkanı Kibaki de, radyo ve televizyonda yayınlanan konuşmasında, oy verme merkezlerinde güvenliğin artırıldığını belirterek, "Ülkemizin tarihinde ayırt edici bir ana geldik... ülkemizin kaderini belirlemek için oy kullanıyoruz" dedi.