İbrahim Kalın başkanlığındaki MİT’in Kenya’da yaptığı adam kaçırmaya tepkiler sürüyor. Uluslar arası kuruluşlardan kaçırılan kişilerin serbest bırakılması ile ilgili çağrılar yapılırken, olay İngiliz basınında da yer aldı. Aralarında İngiliz ve Türk vatandaşlarının da bulunduğu kaçırılma olayıyla ilgili Türk yetkililerin henüz bir açıklama yapmadığını duyurdu.
BBC’de yer alan Anne Soy ve Tom McArthur imzalı haber şöyle:
BBC’ye konuşan bir İngiliz vatandaşı, kendisinin ve çok sayıda Türk vatandaşının cuma günü Kenya’nın başkenti Nairobi’de maskeli kişiler tarafından kaçırıldığını, dört Türk vatandaşının ise hâlâ kayıp olduğunu söyledi.
İki yıl önce Kenya’ya taşınmadan önce 18 yıl İngiltere’de yaşayan Necdet Seyitoğlu, kaçırdığı iddia edilen kişilere İngiliz pasaportunun bir kopyasını göstererek sekiz saat sonra serbest bırakıldığını söyledi.
İngiltere Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, “Kenya’da yaşanan bir olayın ardından İngiliz bir adama ve ailesine konsolosluk desteği sağladıklarını” söyledi.
Kenya polisi BBC’ye, bir motosiklet sürücüsünün kaçırılmaya tanık olmasının ardından bir “kaçırma olayını” araştırdıklarını söyledi. Rapora göre, iki araç, içinde iki yolcu bulunan gümüş rengi bir sedan arabanın ön ve arka tarafından önünü keserek bloke etti.
Kenya polisi sözcüsü Resila Onyango, “İki araçtan silahlı yaklaşık sekiz kişi çıktı, içindeki iki kişiyi çıkardı” ve onlarla birlikte yola çıktı.
“Daha sonra Türk asıllı İngiliz vatandaşı Yusuf Kar” yakındaki bir polis karakoluna ihbarda bulundu ve kaçırılan kişilerin kimliğini Hüseyin Yeşilsu ve Necdet Seyitoğlu olarak belirledi.
Türk yetkililer olayla ilgili henüz bir açıklama yapmadı.
Eğitim danışmanı Seyitoğlu, kaçırılma çilesi sırasında yaşadıklarına ilişkin, bazıları polisin anlattıklarından farklılık gösteren ek ayrıntılar verdi.
Yerel saatle 07:30’da (04:30 GMT) bir arkadaşıyla işe gitmek üzere evden ayrılırken beyaz bir SUV’un arabasının önünü kestiğini anlattı.
Çiftin bilinmeyen bir yere götürülmeden önce dört silahlı adam tarafından gözlerinin bağlandığını ve kelepçelendiğini söyledi.
Ne olup bittiğine dair tekrarlanan taleplerin yanıtsız kaldığını söyledi.
49 yaşındaki genç, “Onlara kimliğinizi gösterebilir misiniz diye sorduk. Nereye gidiyoruz? Ancak herhangi bir açıklama alamadık” dedi.
Sayın Seyitoğlu, “Hayatımın en kötü deneyimiydi” diye ekledi.
Sonunda, kendisini kaçırdığı iddia edilen kişilere bu telefonda pasaportunun bir kopyasını göstererek kendisinin İngiliz vatandaşı olduğuna ikna edebildiğini söyledi.
Fotoğraf çekildikten sonra adamların, sanki onu serbest bırakma talimatı varmış gibi bir telefon aldıklarını söyledi.
Bay Seyitoğlu’nun Svahili konuştuğunu söylediği maskeli adamlar, onu tanımadığı bir yere bıraktılar ve eve geri götürülmesi için ona 1.000 şilin (7,50 dolar; 6 £) verdiler, ancak telefonunu ve dizüstü bilgisayarını iade etmeyi reddettiler.
Bu sırada Seyitoğlu, eşinin kendisinin kayıp olduğunu bildirdiğini ve durumu İngiliz Yüksek Komisyonu’na bildirdiğini söyledi.
Seyitoğlu, tamamı Türk vatandaşı olan tanıdığı 6 kişinin de Nairobi’nin farklı yerlerinden aynı şekilde kaçırıldığını söyledi.
Yerel hukuk firması Mukele & Kakai, yaptığı açıklamada mülteci olarak kayıtlı dört kişi adına hareket ettiğini belirterek, havayollarını bu kişilerin uçağa alınmasına izin verilmemesi konusunda uyardı.
BBC tarafından görülen avukatların mektubunda, “Müvekkillerimiz, siyasi mağduriyet mağduru oldukları Türkiye’ye geri gönderilmek amacıyla Kenya’da kaçırıldı.” deniyordu.
Bu durum, Kenya sözcüsünün “Türkiye’den yedi sığınmacının Kenya topraklarında kaçırıldığı yönündeki haberlerden derin endişe duyduğunu” söylediği Uluslararası Af Örgütü kampanya grubu tarafından da tekrarlandı.
BM’nin mülteci örgütü UNHCR, BBC’ye “raporlardan haberdar olduklarını ve elimize geçtikten sonra daha fazla bilgi vereceklerini” söyledi.
