Yeni Asya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Kazım Güleçyüz, "Ağabeylerimiz maalesef yanlış yaptılar. Üstad'ın hayattaki talebeleri titrini kendilerine o açıklamalarında izafe ederek, o titrin getirdiği manevi ağırlığı iktidar partisine oy istemek için kullandılar." dedi.
Kazım Güleçyüz, Bediüzzaman Said Nursi'nin talebelerinin AK Parti'ye destek bildirisini yanlış bulduğunu söyledi. Özgür medyaya uygulanan baskılar, Koza İpek Grubu'na kayyum atanması gibi konulara da değinen Güleçyüz, din adına siyaset yapılmasının uygun olmadığını vurguladı.
Güleçyüz'ün röportajından satır başları şöyle: "Şimdi biz tabii her şeye rağmen 'ağabeylere' hürmetimizi muhafaza ediyoruz, etmek istiyoruz. Zaten Fethullah Gülen Hocaefendi'nin de tavsiyesi ve hassasiyeti de bu yönde. Bu ağabeylerimiz maalesef yanlış yaptılar. Üstad'ın hayattaki talebeleri titrini kendilerine o açıklamalarında izafe ederek, o titrin getirdiği manevi ağırlığı iktidar partisine oy istemek için kullandılar, değerlendirdiler.
'DİN ADINA SİYASET YAPILMAZ'
Risale-i Nurların devlet tekeline alınışına bazı yayınevleri destek veriyor. Bunlar iktidara taraf olma pozisyona getirdiler kendilerini. Ancak Risale-i Nur'dan anladığımıza göre din adına siyaset yapmak yanlıştır. Ama bunlar maalesef o ölçüden uzaklaştılar. Ve bu tarafgirlik gözüyle son dönemde iyice ayyuka çıkan zulümleri de görmeme, hatta alkış tutma gibi bir noktaya savruldular.
'ALLAH İÇİN DEĞİL, SİYASET İÇİN SEVİYORLAR'
Ölçü artık siyaset. Allah için sevmek, Allah için buğzetmek yerine siyaset adına sevmek, buğzetmek. İşte bu, siyasetin en tehlikeli boyutu bizler için. Bu anlayış şu anda da maalesef iktidar eliyle hayata geçiriliyor. Burada çok ciddi bir vebal var.
DİNİ HİÇ KİMSE TEKELİNE ALAMAZ
Haşa, 'Bize oy verenler Müslüman, vermeyenler değil' gibi söylemler. Halbuki Bediüzzaman Hazretleri'nin ifade ettiği ölçü din umumun ortak değeridir. Hele hele siyasette kimse onu tekeline almak gibi bir yola tenezzül edemez. Bugün camiye giden insana parti sorulmaz. Eğer cemaati de parti siyasetine sokarsanız, bizi birleştiren en önemli değerlerden biri olan dini de birleştiren bir değer olmaktan çıkarırsınız ve fitneyi oralara da sokmuş olursunuz.
'BUNLARA SANDIĞIN DAR EDİLMESİ LAZIM'
Seçime sayılı günler kala böyle bir operasyonun gerçekleşmesi hukuk tanınmazlığın en son göstergesi oldu. Muhalif kanalları karartarak, muhalif gazeteleri susturarak eğer sandıktan birinci parti çıkmayı umuyorlarsa, hukuka ve demokrasiye bağlı olan insanların bunlara sandığı dar etmeleri lazım. Gasp olayı hukuksuz, baskın olayı hukuksuz, baskından sonra yapılan işten çıkarma operasyonları son derece hoyratça. Bir zorbalıkla karşı karşıyayız. Orman kanunu deniyor ama ormanın da kendine göre bir kanunu var."
CİHAN