Kaynak Holding ortakları, şirketlerine atanan kayyımlardan çalışanları ve şirketlerine zarar verici söz ve eylemlerden kaçınmaya davet etti. Ortaklar, "Verecekleri her kuruş zararın, her işlemin takipçisi olacağımızı bir kez daha ifade ediyoruz." dedi.

Kaynak Holding'in ortakları bir açıklama yaparak, geçici kayyım heyetinin Başkanı İmran Okumuş'a tepki gösterdi. Okumuş'un gerek medyaya verdiği röportajda, gerekse sahibi oldukları Kaynak Holding'in personeline şirket içi gönderdiği e-postada, haksız ve mesnetsiz ifadeler kullanmaya devam ettiğini vurgulayan ortaklar, bu tutum ve davranışların terk edilmesini istedi.

Holdinglerine önce arama kararı veren, ardından kayyım atayan mahkemelerin verdiği kararların evrensel hukuk normları çerçevesinde yok hükmünde olduğu ileri sürülen açıklamada, "Kaynak Holding hakkında; Anayasa hükümlerine ve ceza hukuku açısından kesin delillere göre değil, soyut iddialarla doldurulmuş, abi demenin, dua etmenin suç kabul edildiği ve Milli Güvenlik Siyaset Belgesine atıf yapılarak oluşturulan, FETÖ diye tabir edilen içi boş iddialarla yazılmış hukuk devleti adına içler acısı olan arama kararları vardır." denildi. Kayyım heyetine, "Mahkeme kararlarında FETÖ ve/veya PDY diye ifade edilen bu örgüt; hangi yargılama neticesinde ortaya çıkarılmış ve tüm ulusal ve uluslararası temyiz aşamalarından geçtikten sonra kesinleşmiştir?" diye soran ortaklar, şu ifadeleri kullandı:

"Ayrıca, tescillenmiş ve kesinleşmiş bir mahkeme kararı ortada yokken; nasıl oluyor da; dünyanın her tarafında en ağır suç olarak kabul edilen terör suçuyla, bu kadar pervasızca ve kolay bir şekilde Kaynak Holding özelinde şahıslarımıza ve çalışanlarımıza yönelik böyle ağır bir suçlamayı Okumuş rahatlıkla yapabilmektedir? Bu insanların da birer ailesi, eşi ve çocukları olduğunu hiç mi düşünmemektedir? Siyasi sürecin ürünü olan bu geçici Kayyım heyeti; teröre bulaşanlar veya suça karışanlar demek suretiyle çalışanlarımız hakkında bir baskı kurmaya ve tertemiz sicillerine leke vurmaya çalışıyorlarsa bilsinler ki; Kaynak Holding çalışanları, pırıl pırıl ve tertemizdir. Asla, bu atılmaya çalışılan çamur, leke tutmaz. Sadece çamuru atmaya çalışanların elleri kirlenmiş olur. Terör suçu arama gibi bir hobileri varsa Okumuş ve heyetinin; kendilerini eli kanlı terör örgütlerine bakmaya ve onların palazlanması için gerekli ortamları hazırlayanlarla ilgilenmeye davet ediyoruz (!)"

"İŞBU GEÇİCİ HEYET BİR YARGILAMA MAKAMI MIDIR?"

Kayyımların yargılama mercileri gibi davranmalarını da eleştiren ortaklar, bu konudaki tepkilerini de şöyle dile getirdi:

"Ömrü hayatlarında bu çapta bir holding yönetme tecrübesi olmayan ve bu nedenle yetkinlikleri şüpheli olan işbu geçici heyet, bir yargılama makamı mıdır? Herhangi birisi, bir kişi hakkında bir iddiada bulunduğu zaman, suçlu ilan edildiği nerede görülmüştür? Ceza yargılamasında en temel, en güçlü ve aynı zamanda sosyal yaşamda da dinamik bir kavram olan 'masumiyet karinesi' nasıl bu kadar basit bir şekilde ayaklar altına alınabilmektedir? İçi boş iddia var diye, çalışanlar üzerinde mobbing uygulamak hangi amaca hizmet etmektedir? Çalışanlarımızın motivasyonu düşürülmek suretiyle şirketlerimiz zarar mı ettirilmeye çalışılmaktadır? Bir iddia var diyerek iş sözleşmesini feshederim tehdidi neyin nesidir ve hangi amaca hizmet etmektedir? Sonuç olarak; bir an evvel, herkesin aklını başına alma vaktidir diyor, çalışanlarımıza ve şirketlerimize zarar verici sözleri ve eylemleri bırakmaya davet ediyoruz. Verecekleri her kuruş zararın, her işlemin takipçisi olacağımızı bir kez daha ifade ediyoruz." CİHAN