Uğur Gürses, Merkez Bankası’nın bilançosunda geçmiş yılların kârından ayrılan ve “ihtiyat akçesi” olarak duran 46 milyar TL'ye göz dikildiğini, ancak bunun ekonomik krizi daha da derinleştireceğini vurguladı.
Gürses şahsi blogunda yayımladığı makalede, “Peki buna neden ihtiyaç duyuldu?" sorusuna cevap aradı.
Gürses, "Beş ayda yıllık hedefe yaklaşan bütçe açığını kapatmak, daha da fazla harcayabilmek için. Peki bütçe açığını Merkez Bankası kaynaklarıyla, daha doğrusu Merkez Bankası’nın bastığı parayla kapatmak bizi nereye götürecek? Basamak basamak ilerlediğimiz gibi: Enflasyon-devalüasyon döngülü 90’lı yıllara.” tespitinde bulundu.
GÜRSES: MERKEZ BANKASI KAYNAKLARINA EL ATILIYORSA PARA BASILIYOR DEMEKTİR
Gürses, hükümetin Merkez Bankası kaynaklarına el atmasının karşılıksız para basılmasına eş değer olduğuna dikkati çekti. "İktidarlar Merkez Bankası kaynaklarına el atıyorsa para basılıyor demektir. Bu da aslında şirketlere zarar ve bireylere yoksullaşma getirir; banka, bir nevi ekonomik birimlere ‘kefen dikiyor’ demektir.”
BÜTÇEDEKİ KARA DELİK MERKEZ BANKASI'DAN GELEN 94 MİLYAR TL İLE KÜÇÜLECEK Mİ?
Gürses, Merkez Bankası’nın basacağı para miktarını da hesapladı:
“Şimdi gelelim, 46 milyar TL’lik ihtiyat akçesinin de bütçeye gelir olarak aktarılması halinde ne görüneceğine; bu durumda beklenen bütçe gelirlerine oranı yüzde 9,5 olacak.
2019 yılında 84 milyar TL’si temettü ve ihtiyat akçesi olmak üzere, ayrıca 10,2 milyar TL de Kurumlar Vergisi olarak ödeyen Merkez Bankası toplamda 94 milyar TL’lik bir nakdi Hazine’ye aktarmış olacak.
Ekim ayında Cumhurbaşkanı’nın damadı olan Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından hazırlanan Yeni Ekonomik Program’ın (YEP) parçası olarak 2019 bütçesinde öngörülen 80,6 milyar TL’lik yıllık bütçe açığını 94 milyar TL’lik Merkez Bankası’nın bastığı para ile kapatılmış olacak. Para basarak bütçe açığının kapatılmasının hiçbir ülkeye fayda getirmediği, tersine zarar getirdiği geçmiş deneyimlerle de bilinmesine rağmen.”