Küçükçekmece savcılığının hazırladığı 18 sayfalık iddianame, Küçükçekmece 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. İlk duruşma 28 Aralık’ta.
Brezilya’nın Fortaleza Havalimanı’nda ACM Havayollarına ait TC-GVA kuyruk tescilli jette 4 Ağustos 2021’de 24 valiz içinde 1,3 ton kokain yakalanmıştı. Jeti Belçika’ya gitmek üzere kiralayan tek yolcu İspanyol Gonzales Valdes ve Türk pilot Veli Demir tutuklanmıştı. ACM Havayolları bu jeti 2017’de Savunma Sanayii Müsteşarlığı’ndan satın almıştı. Jet, daha önce başbakanlık VIP uçak filosunda bulunuyordu.
Bavulların sahibi olduğu iddia edilen yolcu Valdes, 24 Ekim 2021’de tutulduğu cezaevinde öldü. Ölüm nedeninin ‘kanser’ olduğu belirtildi. Pilot Demir de 10 Kasım 2021’de yurtdışına çıkışı yasaklanarak tahliye edilmişti. Demir, 16 Aralık’ta bu yasağın da kaldırılması üzerine 26 Aralık’ta Türkiye’ye gelmişti. Demir’in ardından şirketin sahibi Şeyhmus Özkan, eski eşi Leyla Özkan’ın aralarında bulunduğu toplam yedi kişi gözaltına alınmıştı. Şüpheli altı kişi serbest bırakılırken Şeyhmus Özkan tutuklama istemiyle sulh ceza hakimliğine sevk edilmişti. Özkan serbest bırakıldıktan sonra kendisine ait olduğu belirtilen Instagram sayfasında Soylu ile yan yana oldukları bir fotoğraf paylaşılmıştı.
Özkan, savcılığın karara itiraz etmesi üzerine 31 Aralık’ta tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne gönderilmişti.
Diken’in ulaştığı iddianamede sekiz şüpheli yer alıyor. Şeyhmus Özkan, eski eşi Leyla Özkan, amcası Murat Özkan ve Brezilya’da 99 gün cezaevinde kalan pilot Veli Demir’in yanında dört şirket çalışanı da şüpheli listesinde. Şüphelilerin hepsi için istenen ceza miktarı Özkan ile aynı.
‘Uçuş mizanseni’
İddianamedeki olay örgüsüne göre, 1,3 ton kokain Brezilya’daki meçhul bir kaynaktan yola çıkarılarak Brüksel’de belirsiz bir teslimat noktasına ulaştırılmak istendi. Sevkiyat yapılabilmesi için ‘özel uçuş mizanseni oluşturuldu’, plana göre özel jet Brezilya’daki Ribeirao yerel havalimanından bu iş için görevlendirildiği iddia edilen yolcu Valdes’i aldı. Valdes’in alınmasından sonra pasaport ve gümrükleme işleminin yapılabilmesi için yine Brezilya’daki Fortaleza havalimanına iniş yapıldı. Buradan sonraki durak ise yakıt ikmali için inilecek Lizbon’du. Son olarak Brüksel’e iniş yapılacak ve kokain teslim edilecekti, ancak Brezilya polisinin Fortaleza Havalimanı’nda arama yapması üzerine 24 valiz kokain ele geçirildi.
Yeminli tercümanın çevirisi
Brezilya Adalet ve Kamu Güvenliği Bakanlığı’nın adli işbirliği kapsamında Türkiye ile paylaştığı soruşturma belgeleri de iddianamede yer alıyor. İddianameye göre, savcılık Brezilya adli makamlarından evrakı olaydan 3,5 ay sonra istemiş. İddianameye eklenen belgeler, kriminal uzmanlık raporu, çözünürlük testleri, dijital materyallere ilişkin rapor, pilot Veli Demir ile tek yolcu Valdes’in ifadelerinden kesitler ve müfettiş raporlarından oluşuyor. Portekizce olan belgeler yeminli tercüman aracılığıyla Türkçe’ye çevrilmiş, ancak çeviriden kaynaklanan hata nedeniyle metinde anlaşılmayan kısımlar yer alıyor. Pilottan bahsedilen bazı cümlelerde ‘komutan’ ifadesinin yer aldığı, bazı cümlelerin yarım bırakıldığı ve anlamsız cümlelerin olduğu göze çarpıyor.
‘ACM bavul ve kilo bilgisini düzenledi’
Pilot Veli Demir’in Brezilya’daki ilk ifadesinde çevirinin anlaşılır olduğu bazı kısımlar da var. Demir’in anlatımına göre, Ribeirao Preto Havalimanı’nda uçağın park edeceği hangar Gold Sky isimli firmaya aitti. Bagajın yüklenmesinden ve güvenliğinden de bu şirket sorumluydu. Demir, burada ayrıca otelden ayrılıp havalimanına gittiği zaman ACM Havayolları’nın bavul sayısına ve kaç kilo bagaj olduğuna dair bilgileri düzenlediğini iddia etti.
Brezilya’dan gönderilen belgeler arasında Ceara bölgesel müfettiş raporu da yer alıyor. Rapora göre, jette sorgulanan yolcu Valdes, Sao Paulo eyaletinin Guarulhos şehrinden iş için yola çıktı. Bir el çantası ve bir bavulun kendisine ait olduğunu söyleyen Valdes, diğer bavulların kendisine ait olmadığını iddia etti. Müfettiş, bavulların kime ait olduğunu pilota da sordu. Demir de valizlerin kendisine ve mürettebata ait olmadığını, valizlerin yolcuyla birlikte geldiğini savundu.
Soruşturma dokuz gün sonra başlatıldı
İddianameden Türkiye’deki yargı makamlarının olayla ilgili 13 Ağustos 2021’de harekete geçtiği anlaşılıyor. Buna göre, Küçükçekmece başsavcılığının talimatı ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, ACM Havayolları yetkilileri ve pilot hakkında soruşturma başlattı. Ayrıca uçak, mürettebat ve uçuş bilgilerinin de tespit edilmesi istendi.
Emniyet üç ay sonra yanıt verdi
Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nden istenen cevap üç ay sonra 12 Kasım’da geldi. Cevap yazısında, şirketten belge temin edildiği, buna göre yolcu Valdes’in uçuşa ilişkin yazışmaları şüpheli konumundaki şirketin satış sorumlusu ile yaptığı belirtildi. Valdes ile yapılan sözleşmede ödenecek tutar 160 bin avro olarak belirlenmişti. Ödemenin yapılacağı bankaya ait hesap bilgileri de yazılmıştı.
Emniyetin şirketten aldığı 4 Ağustos 2021 tarihli e-arşiv faturasında ise Valdes’in alacağı hizmet karşısında ödeyeceği toplam tutar 1.582,496 TL olarak yazılmıştı.
Savcılık, soruşturma kapsamında Valdes’in Belçika’da ikamet ettiği, Brezilya’nın Ribeirao şehrindeki bir otelde 26 Temmuz 2021 – 5 Ağustos 2021 tarih aralığı için rezervasyon yaptırdığı ve Belçika’da 2020 yılından bu yana faal olmayan bir şirkette yönetici olduğu bilgilerine ulaştı.
Tahliye edilince yakalama çıktı
Savcılık, Brezilya’daki soruşturma kapsamında tahliye edildiğini öğrendikten sonra 12 Kasım 2021’de pilot Veli Demir hakkında yakalama kararı çıkardı, 6 Aralık 2021’de de kırmızı bülten çıkarılması talep edildi. Demir, 26 Aralık 2021’de İstanbul’a gelince gözaltına alındı. ‘Şirketin iç işleyişi ve rezervasyon süreciyle ilgili verdiği bilgilere istinaden’ soruşturma genişletildi ve iki gün sonra Şeyhmus Özkan’ın aralarında bulunduğu yedi kişi eş zamanlı operasyonla gözaltına alındı.
Pilotun ifadesi
Pilot Demir, emniyet ve savcılıkta verdiği ifadede, Brezilya uçuş bilgisinin kendisine 3 Ağustos 2021’de şüphelilerin bulunduğu WhatsApp grubunda satış sorumlusu A.B.B. tarafından bildirildiğini söyledi. Bunun üzerine bir gün sonra Malaga’dan gümrük ve pasaport işlemleri için Forteleza Havalimanı’na geldiler. İşlemleri tamamlanan jet, yakıt aldıktan sonra da Valdes’i almak üzere Ribeirao Havalimanı’na gitti. Pilot ve mürettebat, Forteleza’ya uçmadan önce şehirdeki bir otelde gece yarısına kadar dinlendi. Planlamaya göre uçuş 5 Ağustos saat 02:00’de yapılacaktı, ancak Valdes, satış sorumlusu A.B.B.’ye ulaşarak uçuşun bir saat erken olmasını istemişti. A.B.B. de yer hizmetleri birimiyle bağlantı kurarak bagajın yüklenmesi talimatını verdi.
Demir’in anlatımına göre, havalimanına gittiklerinde bagajlar bilgisi dışında yüklenmişti, jette de bir yolcu bekliyordu. Bütün valizler arka bölüme yüklendiğinden ağırlık denge sistemini korumak ve çıkış kapısını açmak için valizlerden dördünü yolcuların oturduğu kabine getirtti ve kemerle bağlattı. Kule de kalkışa izin verince saat 01:00 sıralarında havalandılar, gümrükleme ve pasaport işlemleri için üç saatlik uçuştan sonra saat 04:00 sıralarında tekrar Fortaleza Havalimanına indiler. Burada yakıt alınan jetin mürettebat ve yolcusu da pasaport işlemleri için terminale geçti. Terminalden dönerken havalimanında görevli bir polis, kontrol amaçlı olarak onlarla birlikte uçağa geldi.
Buradan sonra kokainin yakalanması esnasında yaşananları tekrar eden pilot Demir, yüklenen valizlerin sorumluluğunun güvenlik güçlerinde olduğunu, yolcunun ‘zengin görünümlü ve temiz giyimli biri’ olması sebebiyle şüphelenmediklerini söyledi. Demir, Küçükçekmece 2’nci Sulh Ceza Hakimliğince 29 Aralık’ta tutuklandı.
Kabin sorumlusu ve teknisyen pilotu yalanladı
Savcılık, mürettebatta yer alan kabin sorumlusu ve teknisyenin de ifadesini aldı. Kabin sorumlusu, pilotun aksine yolcuyu VIP yolcu salonunda beklerken gördüklerini, teknisyenin uçağın kapısını açmasından bir müddet sonra uçağa geldiğini ve bagajları yüklemeye başladığını anlattı. Kokainin yakalandığı sırada yolcunun terlemeye başladığını da ifadesine ekledi. Kabin sorumlusuyla aynı ifadeyi veren teknisyenin anlatımına göre, pilot planlanandan erken kalkabileceklerini söyleyerek engel olup olmadığını sordu. Bunu söylemeden önce birkaç kez telefon görüşmesi yaptı.
Patronun ifadesi
Şirketin sahibi Şeyhmus Özkan da ifadesinde, online satış sisteminden gelen üç teklif içerisinde 160 bin avro ile en avantajlı teklifin Ribeirao – Brüksel seferi olduğunu söyledi. Özkan’ın anlatımına göre, dört yolcu için anlaşılmıştı, ancak daha sonraki aşamada sayı önce ikiye sonra da bire indi. Yolcu, satış sorumlusu A.B.B.’ye uçuş bedelini İstanbul’da bulunan bir döviz bürosunu ayarlayarak ödeyeceğini söylemişti. 2 Ağustos 2021 saat 15:00 – 17:00 saatleri arasında işyerine bir kurye geldi, kim olduğunu bilmediği biri uçuş bilgisi vermeden ‘Size para teslim edeceğim’ dedi. Bu paranın Brezilya uçuşu için geldiğini anlayan Özkan, orada bulunan para makinesiyle paranın sahte olup olmadığını kontrol etti. Parayı teslim eden kişi herhangi bir belge vermeden ve almadan oradan ayrıldı. Özkan, ayrıca şirketin satış sorumlusu A.B.B.’yi suçladı, ‘onun güvenilir biri olduğunu ancak antisosyal bir yapısı olduğunu, kendi içerisinde yaşadığı sorunlar sebebiyle gerçeğe aykırı beyan verdiğini’ savundu.
Patronun ifadesini yalanladı
Pilotun ve patron Özkan’ın suçladığı satış sorumlusu A.B.B ise, maliyet hesabından sonra Özkan’a 165 bin Euro fiyat vermesi gerektiğini söyledi. A.B.B.’nin anlatımına göre, yolcu Valdes e-posta ile teklifi aldıktan sonra indirim istedi. Şeyhmus Özkan’ın talimatıyla teklifi 163 bin Euro olarak yenileyip tekrar yolladı. Valdes’in kabul etmesi üzerine sözleşme hazırlandı.
A.B.B.’ye göre, para hesaba geçmeden işlemlere başlanmazdı, ancak patron talimat verdi. Parayı almadıklarını hatırlattığında da patron Özkan “Ne diyorsam onu yap” dedi. Yolcu Valdes ile ödemelerin nasıl yapacağına ilişkin yazışmalara devam etti. Patrona, yolcunun parayı döviz bürosu aracılığıyla elden vereceğini söyledi. Parayı ne zaman ödeyeceğini sorduğunda Valdes’in sessiz kalması üzerine patronun yanına gitti. Özkan’dan “Para konusunu hallettik” yanıtını aldı.
‘Alışılagelmiş bir hadise’
Özkan’ın avukatı Serkan Sarıyaprak, Diken’e yaptığı açıklamada müvekkilinin uzun yıllardır bu işi yaptığını ve birçok ülke ile çalıştığını söyleyerek şunları aktardı: “Bu ülkeler içinde elden para getirmeyi legal hale getirmiş ülkeler var. Dolayısıyla piyasada bir döviz bürosu ile çalışmak İstanbul’da bu işi yapan, para transferi ile uğraşan biri olarak çalışmak alışılagelmiş bir hadise.”
Parayı getiren kuryenin kimliğinin tespit edilmesine yönelik emniyetin çalışma yaptığını söyleyen Sarıyaprak, “Plakayı tespit edemediklerini söylemişler ama niye tespit edememişler bilmiyorum. Hangi gün geldiği konusunda müvekkilim bilgi vermiş zaten. Şirketin hemen karşısında bir okul var, kapı girişini gören bir kamera var. O kameralar görüyordur” dedi.
Müvekkilinin bagajın içinde ne olduğunu bilemeyeceğini anlatan Sarıyaprak, Soylu ile birlikte göründüğü fotoğrafı da müvekkilinin paylaşmadığını açıklamalarına ekledi.
Savcılık, pilot Veli Demir ve şirketin sahibi Özkan’ın beyanlarının hayatın olağan akışına uygun düşmediğini düşünüyor, ancak avukat Sarıyaprak’ın verdiği bilgiye göre, mahkeme şüpheliler hakkında hazırlanan ilk iddianameyi delillenlendirme yönünden eksik olduğunu belirterek iade etmiş.
Jet Brezilya’da kaldı
Küçükçekmece 1’nci Sulh Ceza Hakimliği, suçun işlendiği jete el koyma kararı verdi, ancak jet hâlâ Brezilya’da.