İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş, sanayi üretim endeksi ve büyüme oranlarında görülen artıştan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Sanayi üretim endeksinde görülen artışı toparlanma adına önemli gördüğünü altını çizen Yalçıntaş, "2008 yılında karşı karşıya kaldığımız kayıpların hepsini geri alamadık ancak ciddi anlamda bir toparlanma olduğunu görüyoruz." dedi. İTO Temmuz Ayı Meclis Toplantısı'nda son ekonomik gelişmeleri değerlendiren Murat Yalçıntaş, Türkiye ekonomisinin önemli badireler atlattığını ve gelecek için umut verdiğini belirtti. Geçtiğimiz hafta 2010 ilk çeyreğinin büyüme rakamları açıklandığını ve söz konusu çeyrekte 2009'un aynı dönemine göre sabit fiyatlarla Gayrı Safi Yurtiçi Hasıla'nın (GSYİH) yüzde 11,7'lik artış kaydettiğini aktaran Yalçıntaş, şunları söyledi: "Bu büyüme oranında 4 sektör etkili oldu. Bunlar, hem küresel krizden en çok etkilenen sektörlerdi hem de GSYİH'nin oluşmasında en büyük paya sahipti. Sonuç itibariyle imalat sanayi yüzde 20,6, toptan ve perakende ticaret yüzde 22,4, inşaat yüzde 8, ulaştırma ile haberleşme yüzde 11,3 büyüdü. GSYİH'nin yaklaşık yüzde 45'lik bölümünü oluşturan bu dört sektördeki büyüme güçlü toparlanmaya işaret ediyor." Büyüme oranlarında çok önemli ayrıntıların bulunduğuna işaret eden İTO Başkanı Yalçıntaş, "Bunlardan biri hane halkı tüketiminde görülen artıştır. Küresel kriz başladığında ülkemize olan etkilerinin azaltılması adına iç tüketimin önemli olduğunu savunmuştuk. Hatta 'Alışveriş için gün bugündür' kampanyası başlatmıştık. O gün yaptığımız uyarıların önemi anlaşıldı. Şu an itibariyle hane halkı tüketim harcamaları yüzde 9,6; devletin tüketim harcamaları ise sadece yüzde 1 arttı. Hane halkı tüketiminin büyümeye katkısı yüzde 7,7 oldu. Devlet tüketiminin katkısı da yüzde 0,1 seviyelerinde." diye konuştu. Murat Yalçıntaş, özel sektör sabit yatırımlarının da yüzde 22,1 arttığına işaret ederek, bu arada kamunun sabit sermaye yatırımlarının yüzde 25,6 küçüldüğüne dikkat çekti. "Daha açık ifadeyle özel sektör yatırımlarının büyümeye katkısı 3,9 puan oldu. Devlet yatırımlarının ise yüzde 0,9 puan negatif yansıması oldu." diyen oda başkanı, şu değerlendirmelerde bulundu: "Bu rakamlar birinci çeyrekte elde edilen yüksek büyümede özel sektör yatırımlarının öncü olduğunu gösteriyor. Anlıyoruz ki özel sektörün önü açıldığı, teşvik edildiği sürece ekonomik kalkınmamızın da önü açılıyor. Büyüme oranları küresel krizin etkisiyle girdiğimiz resesyondan çıktığımızın teknik teyitidir. Büyüme rakamları Türkiye'nin dış şoklara karşı beklentilerin üzerinde direnç gösterdiğinin resmi ispatıdır. Unutmayalım ki bu konuda pek çok gelişmiş ülkeden çok daha iyi bir performans sergiledik. 2009 yılının ilk çeyreğinde ağır bir hasar alan ekonomimiz bu şoku atlatma sürecine hemen girmiş ve hızla toparlanmaya başlamıştır. Büyüme oranları olarak G-20 ülkeleri arasında Çin'den sonra yüzde 11,7 ile en yüksek ikinci büyümeyi biz elde ettik. Büyümenin iki haneli olmasında 2009'un ilk üç ayında kaydedilen yüksek oranlı küçülmenin de rol oynadığı açıktır." Bütün bunlara rağmen var olan noksanların görmezden gelinemeyeceğini kaydeden Murat Yalçıntaş, "Krizin açtığı yaralar tam olarak kapatılamadı. Kur yukarı doğru kıpırdansa ihracatçımız rahat edecek. İstihdamı arzulanan seviyeye getiremedik. Dolayısıyla işsizlik en önemli sorunlardan biri olarak karşımızda duruyor. KOBİ'lerin sıkıntıları sürüyor. Özel sektör ve devlet işbirliğiyle sorunların üstesinden gelmek için çalışmalı. Kendi kendimizle uğraşmayı bıraktığımızda tüm sorunların üstesinden geliriz." uyarısını yaptı. CİHAN