Ahvalnews.com'un haberine göre Mustafa Mamay, Adana’da Çukurova Üniversitesi’nde öğrenci olduğu yıllarda o dönem Kürt siyasetinin partisi Demokratik Toplum Partisi’nin düzenlediği basın açıklamasına katıldığı için "örgüt üyesi olmamakla beraber örgüt adına suç işlemek" iddiasıyla yargılandı ve altı yıl üç ay hapis cezasına çarptırıldı.
Cezası Yargıtay tarafından onaylanınca Mamay, Türkiye'yi terk ederek Rojava’ya geçti. Burada yaklaşık üç yıl yaşadı ve bu süre zarfında bölgeden haberler yaptı.
Gazeteci Mamay, geçtiğimiz günlerde Rojava’dan ayrılarak Avrupa’ya geçme kararı aldı.
Güzergâh olarak Güney Afrika Cumhuriyeti’ni kullandı. Buradan hava yoluyla Zürih’e geldi ve havalimanında iltica başvurusunda bulundu. İsviçre Hükümeti, Güney Afrika Cumhuriyeti’ni güvenli ülke kabul ettiği için Mamay’ın ilk iltica başvurusu reddedildi.
İtiraza hazırlanan ve 11 gündür havalimanında tutulan Mamay, bu kez hapis cezasıyla karşı karşıya kaldı.
Zürih Savcılığı, Mustafa Mamay’a 30 günlük hapis cezası verdi. Gerekçe olarak da Mamay’ın ‘sahte pasaportla yasadışı yollardan ülkeye girme girişiminde bulunması’ gösterildi.
Cenevre Anlaşması’na göre, mültecilere bu tür cezalandırma hukuka aykırı. Zürih’te bulunan Mustafa Mamay’ın avukatı Nesrin Ulu, Ahval’e yaptığı değerlendirmede karara itiraz edeceklerini duyurdu. İltica başvurusunda bulunan bir mülteciye, başvurusu incelemeden hapis cezasının verilmesinin İsviçre’de bir ilk olduğunu belirten hukukçu Ulu, şunları söyledi:
“Bu insanlar mülteci. Ya boğulmayı göze alarak ya da sahte pasaportla yasadışı yollardan gelmek zorundalar. Uçarak gelecek değiller ya? Hapis cezası kararı Cenevre Anlaşması’na da uluslararası hukuka da aykırı. İtiraz yolumuz açık. İtiraz edeceğiz.”
Ahval’e konuşan Zürih Havalimanı’nda bekletilen Mustafa Mamay da iltica başvurusunun incelemeden hakkında hapis cezasının verilmesini şöyle değerlendirdi:
“İsviçre’yi terk etmem için üstümde baskı kuruyorlar. Dosyamı incelemeden Güney Afrika’nın güvenli olduğunu belirtip, orada iltica etmem için beni zorluyorlar.
Türkiye gibi basın özgürlüğünün kısıtlandığı ülkelerde gazetecilerin cezalandırılması anlaşılır da İsviçre gibi bir devletin ceza vermesi düşündürücü.”
Gazeteci olduğunu ve Türkiye’de kesinleşmiş cezasının bulunduğu hatırlatan Mamay, “Dosyamın bu yönüyle incelenmesini ve demokratik bir ülkeye yakışır şekilde ilticamın sonuçlanmasını istiyorum. Ben zaten hakkımda Türkiye’de kesinleşmiş hapis cezası kararı olduğu için İsviçre’ye kaçmak zorunda kaldım ve iltica ettim. Burada da hapis cezasının verilmesi anlaşılır şey değil” dedi.