BUPAR Araştırma Şirketi 14 farklı ilde Aralık 2022 Gündem Araştırması yaptı. Yüz yüze görüşme yöntemiyle yapılan araştırmaya 1750 kişi katıldı.
Araştırma kapsamında katılımcılara İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında YSK üyelerine hakaret ettiği iddiası ile görülen davada siyasi yasak ve 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası verilmesine ilişkin sorular yöneltildi.
“Siz bu cezayı doğru buluyor musunuz” sorusuna yurttaşların yanıtlarının dağılımı şöyle oldu:
Hayır doğru değildir: Yüzde 71
Evet doğrudur: Yüzde 19.5
Kararsızım: Yüzde 9.5
‘CEZA SİYASİ’
“Sizce İmamoğlu’na verilen bu ceza hukuki midir yoksa siyasi midir” sorusuna ise gelen yanıtlar şu şekilde oldu:
Siyasidir: 75.5
Hukukidir: 21.5
Fikrim yok/Fikrimi belirtmek istemiyorum: 3.0
“Sizce İmamoğlu’na verilen bu cezanın ülke gündemine nasıl bir etkisi olacaktır” sorusuna verilen yanıtlardaki dağılım ise şöyle:
Ülkenin siyasi geleceğinde büyük bir etki yaratacaktır. Uzun süre ülke gündeminde yer bulacaktır: Yüzde 69.5
Ülkenin siyasi geleceğinde büyük bir etki yaratmayacaktır. Kısa sürede unutulacak bir konudur: Yüzde 29.5
Fikrim yok: Yüzde 1.5
“İmamoğlu’na verilen ceza Cumhurbaşkanlığı seçiminde hangi ittifakın oyunu arttırır” sorusuna katılımcıların yanıtları şöyle oldu:
Millet İttifakı: yüzde 66.5
Cumhur İttifakı: Yüzde 19.5
Fikrim yok: Yüzde 14
Anket sonuçlarının ardından Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulunan BUPAR Araştırma Şirketi Yönetim Kurulu Genel Müdürü Erdal Akaltun şu ifadeleri kullandı:
“Bu araştırmanın şöyle bir önemi var: Türk toplumunda, yasaklar her zaman tartışma konusu olmuştur. Gerek Ecevit’in gerek Demirel’in siyasete tekrar dönmesiyle ilgili Özal’ın yaptırdığı yasakların kaldırılmasıyla ilgili halkoylaması vardı. O zaman da Türk halkı yasakların kaldırılmasını talep etmiş ve Ecevit ile Demirel tekrar siyasete dönmüştü. Daha sonra Recep Tayyip Erdoğan’ın okuduğu bir şiirden dolayı mahkemece yasaklanması gündeme gelmişti. Daha sonraki süreçte başbakan ve sonrasında cumhurbaşkanı olan kişi, toplum siyasetçilerin kendi doğal yöntemleriyle siyaset dışında kalmasını talep etmektedir. Hukukun, hukukçuların doğru olmasa bile hukuki bir şekilde siyaset dışı bırakılmasını hoşgörüyle bakmadığını çok açık bir şekilde söyleyebiliriz.”