İstanbul’da dün Marmara Denizi’nin Silivri açıklarında bir deprem meydana geldi. Deprem İstanbul’un birçok ilçesinden de hissedildi.

Öğretim üyesi Prof. Dr. Şükrü Ersoy, yaşanan depremi büyük Marmara depreminin ayak sesleri olarak tanımlarken, İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Başkanı Cemal Gökçe ve Jeofizik Uzmanı Dr. Oğuz Gündoğdu, BirGün’e değerlendirmede bulundu.

Kandilli Rasathanesi, depremin merkezinin İstanbul’un Büyükçekmece ilçesi ile Tekirdağ’ın Marmara Ereğlisi arasında olduğu ve büyüklüğünün 4.7 olduğunu duyurdu. Sarsıntının yerin 9,8 km derinliğinde olduğu bildirildi. AFAD ise depremin büyüklüğünü 4.6 derinliğini ise 5.36 kilometre olarak açıkladı.

Deprem, İstanbul’un sahil şeridi başta olmak üzere büyük bir kısmında da hissedildi.

Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, “Olağan bir deprem. Şu ana kadar bir can kaybı veya yaralanma söz konusu değil ancak biz İstanbullular olarak deprem gerçeği ile yüzleşmemiz gerekiyor” diye konuştu. Bazı okullar tedbir amaçlı boşaltıldı.

İstanbul Valiliği’nden yapılan açıklamada ise herhangi bir hasar ihbarı yapılmadığı yer aldı.

İstanbul’un 1999’daki depremden bu yana durumunun aynı olduğunu vurgulayan İMO Başkanı Cemal Gökçe, “1999 depremi 100 km uzaklıkta, Gebze’de olmasına rağmen İstanbul’da yapı stoku önemli şekilde etkilendi. Bu kadar uzaklıkta bir depremden İstanbul bu kadar etkileniyorsa, Marmara Denizi’nin içinden geçen bir deprem İstanbul’u çok daha fazla etkileyecek” dedi.

Toplanma ve çadır alanlarının eksikliğine vurgu yapan Gökçe, 1999-2003 yıllarında yaptıkları araştırmalarda İstanbul’da toplanma alanı olarak 493 yer belirlediklerini ancak günümüzde bu yerlerin AVM ve gökdelenlerle doldurulduğuna dikkat çekti. Gökçe, yapıların denetlenmemesinin ve güçlendirilmemesinin önemli bir güvenlik sorunu olduğunu dile getirdi.

Jeofizik Uzmanı Dr. Oğuz Gündoğdu ise İstanbul’un depremlere karşı tamamen savunmasız durumda olduğunu söyleyerek şu ifadelerde bulundu: “Bu depremin öncü mü artçı mı olduğunu şu an söylemek mümkün değil. İstanbul depreme hazır değil. Çözüm kentsel dönüşüm ama İstanbul’a bu dönüşüm uğramadı. Kentsel dönüşüm çerçevesinde yapılması gereken hiçbir şey yapılmadı. İstanbul tamamen savunmasız durumda.”

Depreme ilişkin uzmanlar şu değerlendirmelerde bulundu:

Öğretim üyesi Prof. Dr. Şükrü Ersoy: Bu depremi büyük Marmara depreminin ayak sesleri olarak kabul edilebilir. Marmara Denizi çok dinamik ve hareketli bir yer eninde sonunda beklenen deprem de gelecektir. Depremin artçıları mutlaka olacaktır. Daha büyüğü olabilir demek çok spekülatif bunu bilme şansımız yok. Türkiye bir deprem bölgesi ve ülkede her ay 2 bin deprem oluyor. Bu da onlardan bir tanesi bizi korkutan Marmara hem nüfus olarak hem de yapı olarak kalabalık bir bölge. Büyük deprem de beklendiği için kaygılarımız bundan kaynaklanıyor.”

Deprem uzmanı Prof. Dr. Okan Tüysüz: Depremin olduğu yer Orta Anadolu çukurluğu dediğimiz yer. Sığ olduğu için oldukça geniş bir alanda hissedilmesi olağan. Hassas bir bölge. İstanbul için büyük deprem olmasını bulduğumuz fayda olan bir deprem. Bir süre beklemek lazım. Genellikle arkasından biraz daha küçük depremler olup sönümlenmesi gerekir. Burası korkutan bir bölge. Çok fazla büyük bir deprem işaretçisi olarak değerlendirmek mümkün değil. Sadece bu fayın aktif olduğunu gösteren bir olay. Bir süre daha bekleyip bu depremlerin nereye doğru seyrettiğini görmek lazım. Olağan koşullarda bunun arkasından artçıların gelmesi gerekir. 4.7’lik deprem olağan koşullarda hasar yaratacak bir deprem değil… 99 depreminde bu tür küçükten başlayıp giderek büyüyen bir deprem serisine rastlamadık.