İsmet Yılmaz: Yeni Kerbelaların yaşanmaması için çalışmalıyız

TBMM Başkanı İsmet Yılmaz, "Bize düşen Kerbela'nın acısından ve kederinden hareketle Müslümanların arasındaki birliği, beraberliği, kardeşliği, sevgiyi, barışı yeniden ayağa kaldırmaktır. Böyle yaptığımızda Hz. Hüseyin'i ve Kerbelayı doğru anlamış, yeni Kerbelaların yaşanmaması için çalışmış oluruz. Bundan başka da çaremiz yoktur" dedi.

Muharrem ayı sebebiyle Sivas Cem Vakfı'nda düzenlenen iftar programına katıldı. Burada konuşan TBMM Başkanı İsmet Yılmaz, "Şunu açıkça söylemek lazım ki ölüm pahasına da olsa bu millet, Hz. Hüseyin'in yanında olmayı ve şehit olmayı tercih ederdi. Safımız ve mücadelemiz aynı yerde değil. Hepimiz aynı yerde duruyoruz ve İmam-ı Hüseyin'in yanındayız" ifadesini kullandı.

"İSLAM TOPLUMU HZ. HÜSEYİN'İ DOĞRU ANLAYAMADI"

"Bu coğrafyada son yıllarda yaşananlar bize göstermiştir ki İslam toplumu şiisiyle, sünnisiyle, alevisiyle, caferisiyle, Hz. Hüseyin'i ve arkadaşlarını doğru anlayamamıştır" diyen İsmet Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Onun içindir ki bu coğrafyada nice Kerbela'lara şahit oluyoruz. İslam medeniyetlerinin merkezlerinden, Şam'dan, Bağdat'tan, Kahire'den, Trablus'tan, Mezar-ı Şerif'ten, Kabil'den ateş yükseliyor. Müslümanlar birbirinin mabetlerine saldırarak Hz. Hüseyin'i ve Kerbela'yı anlamaktan ne kadar uzak olduğunu gösteriyor. Bugün Hz. Hüseyin'i sevgiyle yad eden kardeşlerime düşen en büyük vazife, Hz. Hüseyin'in sevgisinden giderekten Müslümanların birliğini ve beraberliğini savunmak ve bunun gereğini yapmaktır. Bugün bize düşen Kerbela'nın acısından ve kederinden hareketle Müslümanların arasındaki birliği, beraberliği, kardeşliği, sevgiyi, barışı yeniden ayağa kaldırmaktır. Böyle yaptığımızda Hz. Hüseyin'i ve Kerbelayı doğru anlamış, yeni Kerbelaların yaşanmaması için çalışmış oluruz. Bunun için öncelikle ortak bir sevgi ve barış diline ihtiyacımız var"

"HERKESİN ÖZGÜRCE YAŞAMASININ ÖNÜNDEKİ ENGELLERİ KALDIRMALIYIZ"

Yeni Kerbelaların yaşanmaması için çalışmaya ihtiyaç olduğunun altını çizen TBMM Başkanı Yılmaz, "