İlahiyatçı yazar Dr. Ali Ünsal, terör örgütü IŞİD’in, özellikle gençleri kadın, para ve cennet vaat ederek kandırdığını söyledi. IŞİD, el-Kaide, el-Nusra, eş-Şebap, Taliban gibi terör örgütlerinin, Hz. Ali döneminde ortaya çıkan Haricilerin özellikleriyle örtüştüğüne dikkat çeken Ünsal, “IŞİD’in yaptığı şeylerin dinen hiçbir temele dayanmadığı anlatılmalı. Alimler, müftüler, din adamları bunu açıklıkla ortaya koymalı, hatta bu mesele okullarda işlenmeli.” dedi.

‘Dünden Bugüne Haricilik ve Neo-Hariciler’ isimli kitabın yazarı Dr. Ali Ünsal, Hz. Ali’yi şehit eden Haricilerin sıfatlarını taşıyan radikal grupların olduğunu söyledi. Ünsal, “Dünyada İslam’ın hakiki temsilcisi gibi lanse edilen bir kısım grupların, İslam’ın ana gövdesinden ayrılan Hariciler gibi radikal hareketler ortaya koymaları, hatta terörle ifade edilebilecek davranışlar ortaya koymaları hiçbir zaman Kur’an ve sünnetle telif edilemeyecek şeyler.” diye konuştu. 

Haricilerin, Kur’an-ı ve sünneti derinlemesine bilmediklerini söyleyen Ünsal, şöyle devam etti: “Daha çok taşradan, bedevi gruplardan gelenlerden oluşan, Kur’an okuyan, ibadetlere düşkün olan fakat derinlemesine bilmeyen bir yapı bu. Dolayısıyla ayetleri kendi istek ve arzularına göre yorumluyor, sonra da kendileri gibi yorumlamayanları dışlayıp ötekileştiriyor, yok sayıyorlar. Akla hayale gelmedik cinayetlere giriyorlar. Bu hususiyeti bugün taşıyan gruplar var. Bunların başında el-Kadide geliyor. Her ne kadar Hanefi bir temele dayansa da yaptıkları itibariyle Taliban var. Nijerya’daki Boko Haram, Kenya, Etiyopya ve Somali’de varlık gösteren eş-Şebap. El-Kaide’nin Suriye yapılanması olan el-Nusra. Ve bugün en çok söz edilen IŞİD. Bu özellikleri taşıyan gruplar.” 

IŞİD’in yaptıklarına bakıldığında şiddete prim verdiklerini ifade eden Dr. Ünsal, “Bunları kaydedip dünya medyasına servis ediyorlar. Bununla temelde iki hedefleri olabilir. Masum insanların kafalarını kesmenin İslam’la telifi mümkün değil. Ancak bunu yaparak şunu demek istiyorlar, ‘Biz Amerika’ya da İngiltere’ye de İsrail’e de kafa tutuyoruz’. Sonra ardından bu sloganik bir yaklaşım haline geliyor. ‘Allah yolunda cihat ediyoruz’, ‘Biz Allah’ın dininin hakiki temsilcileriyiz’, ‘Meşru İslam devleti biziz’, ‘Herkes bize tabi olmaya mecburdur’, ‘Bu devletlere bizim dışımızda kafa tutan’ yoktur gibi sloganik cümlelerle, alt yapısı sağlam olmayan, eğitimi eksik olan, kanı kaynayan gençlere hitap ediyorlar.” şeklinde konuştu. 

İslam tarihinde Haricilerin daha çok bedevi ve fakir toplumdan oluştuğunu kaydeden Ünsal, “Bu dönemde Selefi – Vahhabi düşüncesinden gelenlerin varlıklı ve eğitimli olduklarını da görüyorsunuz. Ama bu eğitim İslam’İ eğitim değil. Dinin ruhunu anlamış, kavramış insanlar değiller. Yine tıpkı Hariciler’de olduğu gibi belli başlı ayetleri, kendi istek ve arzuları doğrultusunda yorumluyorlar. Kanı kaynayan, dinin ruhunu iyi bilmeyen gençlik buna aldanıyor. Allah yolunda cihat etmek, şehit olmak, cennete gitmek gibi sloganik cümleler onları sarhoş ediyor.” ifadelerini kullandı. 

IŞİD’e katılan grupların özelliklerinden bahseden Ünsal, “Bunların çoğu fakir, toplumda yer edinememiş, sosyal statü bulamamış, istikbale dair de bir ışık göremeyen kişiler. Fakat IŞİD’in kendilerine para hatta kadın vadettiği bir de onların bu eziklikten silahla kurtulması vaat edilince adeta Donkişot’luğa soyunuyorlar. Çünkü bulundukları toplumda kendilerine bir gelecek göremiyorlar. Orada vaat edilen şey hem dünya hem ahiret. Bir statüleri olacak. Ellerinde silah güç demek. Kadın ve para vaat ediliyor. Ahiret adına da cennet vaat ediliyor. Şehit olursanız direk cennete gideceksiniz deniyor. Bunun gibi bir takım mükafatlarla bunların başları döndürülüyor.” dedi. 

İslami eğitimin sağlam verilemediği toplumlarda sıkıntıların yaşandığına dikkat çeken Ünsal, “Şekli Müslümanlık ve Kur’an’ın sadece yüzeysel olarak anlaşıldığı toplumlarda katılımlar oluyor. Özbekistan, Doğu Türkistan, Endonezya, Afrika ülkeleri, Arap ülkeleri, maalesef Türkiye’den katılanlar var. Genelde katılanların ilmi yönleri olmadığını, fakir ailelerden gittiğini, eğitimlerinin eksik olduğunu görüyorsunuz.” diye konuştu. 

Terör örgütlerine kadınların niçin katıldığına açıklık getiren Ünsal, şöyle devam etti: “Hariciliğin tarihinde de bu var. Kadınlar onlarda da çok ciddi rol almışlar. O dönemde olduğu gibi bu dönemde de erkek cennete gitmek ister de kadın istemez mi? Kadınlara da bu vaatler veriliyor. Allah yolunda cihat, cihada yardım etme, destek olma ve bunlarla cennette beraber olma gibi vaatler veriliyor. Kadınlara yapılan kötülükler zannediyorum öyle lanse edilmiyor. Çoğu orada ne olup bittiğini bilerek gitmiyor. Vaatleri duyarak gidiyorlar.”

Özellikle Müslüman ülkelerin neler olup bittiği konusunda uyarılması gerektiğine dikkat çeken Ünsal, “IŞİD’in yaptıkları şeylerin dinen hiçbir temele dayanmadığı anlatılmalı. Alimler, müftüler, din adamları bunu açıklıkla ortaya koymalı hatta bu mesele okullarda işlenmeli.” ifadelerini kullandı.