Pekin ve Tahran, geniş çaplı bir işbirliği anlaşması imzaladı. Çin gelecek 25 yıl içerisinde İran’a 400 milyar dolar yatırım yapacak. Karşılığında ise bu ülkeden ucuz petrol alacak.
Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ve İran Dışişleri Bakanı Cevat Zarif, Cumartesi günü, İran’ın Çin’in başlattığı “Kuşak ve Yol” projesine katılımını öngören 25 yıllık bir işbirliği anlaşması imzaladı. İmza töreni İran devlet televizyonunda naklen yayınlandı.
Anlaşma, İran’ın en büyük ticaret ortaklarından biri ve uzun süredir müttefiki olan Çin’in Orta Doğu’daki etkisini hiç olmadığı kadar derinleştirebilir ve ABD’nin İran’ı tecrit politikalarını da baltalayabilir.
Ancak nükleer faaliyetlerinden ötürü ABD ve Batı müeyyideleri altında bulunan ve halen çözülememiş haldeki İran yaptırımları, anlaşmanın ne kadar uygulanabilir olduğu sorusunu akıllara getiriyor.
ABD Başkanı Joe Biden, geçtiğimiz günlerde Tahran’a müzakere masasına yeniden dönme teklifinde bulundu. Amerikalı yetkililer, Washington’ın yaptırımları kaldırdığı sırada Tahran’ın da anlaşma şartlarını uygulamamasının mümkün olduğunu belirtiyor. Biden, ilk adımı İran’ın atmasını istedi.
İran ise bunu yapmayı reddetti ve Çin de Tahran’a destek verdi. Pekin yönetimi, İran’a yönelik tüm yaptırımların ‘kayıtsız şartsız’ kaldırılması gerektiğini belirtti. Pekin, anlaşmanın hareketlendirilmesi için öncelikli adımı Washington’ın atması gerektiği yönünde görüş beyan etti. Çin, ABD ile birlikte 2015’te İran’la anlaşma imzalayan 6 ülkeden biriydi.
ÇİN DIŞİŞLERİ BAKANI, TÜRKİYE’DEN İRAN’A GEÇTİ
Ekonomik ve güvenlik alanlarının ön planda tutulduğu çeşitli alanlarda iş birliğini öngören anlaşmalar, Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi’nin iki günlük Tahran ziyareti sırasında imzalandı. Wang Yi, Ankara’daki temaslarının ardından Tahran’a geçmişti.
İran, anlaşmalarla ilgili kamuoyuna detay vermedi. Ancak konuya vakıf kaynaklar, geçen yıl New York Times gazetesi tarafından ele geçirilen 18 sayfalık taslak metinde fazla bir değişiklik olmadığını belirtiyor.
Taslağa göre Çin, gelecek 25 yıl içinde bankacılık, telekomünikasyon, limanlar, demiryolları, sağlık hizmetleri ve bilgi teknolojisi de dahil olmak üzere onlarca alanda İran’a 400 milyar dolarlık yatırım yapacak. Buna karşın Çin, İran’dan düzenli ve büyük ölçüde indirimli olarak İran petrolü alacak.
Ayrıca anlaşma ortak eğitim ve tatbikatlar, ortak araştırma ve silah geliştirme ile istihbarat paylaşımı da dahil olmak üzere askeri işbirliğinin derinleştirilmesini öngörüyor.
İki ülke arasındaki ilişkilerin derinleştirilmesi ve İran’ın, Çin’in başlattığı ‘Kuşak ve Yol’ projesine katılımını öngören adım, Çin Devlet Başkanı Xi Jinping’in 2016 yılındaki Tahran ziyaretinde ilk defa gündeme gelmişti.
İRAN’DA ANLAŞMAYA TEPKİLER
İranlı yetkililer, söz konusu anlaşmaları atılım olarak tanımlasa da hükümet içerisindeki bazı isimler de dahil olmak üzere çok sayıda kişi, İran’ın Çin’e çok fazla taviz verdiği görüşünde.
Müzakerelerin şeffaflıktan yoksun olduğunu belirten uzmanlar anlaşmayı, Çin’in Sri Lanka gibi ülkelerle yaptığı tek taraflı anlaşmalarla karşılaştırarak İran’ın kaynaklarının ‘satılması’ olarak tanımlıyor.
Muhalif uzmanlar, Çin’le yapılan anlaşmaların bağlayıcı olduğunu ve geri dönüşün oldukça zor olduğunu dile getiriyor.
Hükümet yetkilileri ise Çin’le yapılan anlaşmaların, ABD’nin getirdiği ‘tek taraflı’ yaptırımların kaldırılması ve ‘izolasyonun kırılması’ adına ‘başarılı bir diploması’ örneği olduğunu iddia ediyor.