Avcı'nın avukatı Doğan Akkuş, “4 gazete makalesinden ‘darbeye teşebbüs', ‘silahlı, terör örgütü kurmak ve yönetmek' suçlarını çıkarmışlar. Müebbet artı 10 yıl ile yargılamaya çalışıyorlar.” dedi.
Çocuğuyla birlikte cuma namazına giderken gözaltına alınan eski savcı ve Bugün Gazetesi yazarı Gültekin Avcı, sorgusu için İzmir'den İstanbul'a getirildi. Emniyet Müdürlüğü'nde Avukatları Fikret Duran ve Doğan Akkuş ile görüşen Avcı, “Gazeteciler bedel ödemeye devam ediyor. Bedel ödemeyi göze alan herkes özgürdür.” açıklamasını yaptı. İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'nde ifadesi alınan Avcı'yla birlikte 7 polisin de gözaltında olduğu öğrenildi.
Hukuksuz şekilde cezaevinde tutulan Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca'nın da avukatlığını yapan Gültekin Avcı, önceki gün Selam Tevhid Soruşturması ile ilgili yazdığı yazılardan dolayı gözaltına alınmıştı. Savcı İrfan Fidan tarafından yürütülen soruşturma ile ilgili olarak Gültekin Avcı daha önce ifade vermek istemiş, fakat savcılık bu talebi reddetmişti.
Avukat Fikret Duran, müvekkili Gültekin Avcı'nın İstanbul'a getirildikten sonra hem kendilerinden hem de medyadan kaçırılmasına dikkat çekti. Saatlerce müvekkili ile görüşemeyen Duran, “Avcı'nın özgürlük mesajı vermesinden çekindiler.” dedi. Diğer avukat Doğan Akkuş ise müvekkilinin gazetecilik faaliyetinden dolayı gözaltına alındığını söyledi. Sevk maddelerine dikkat çeken Akkuş, “4 gazete makalesinden ‘darbeye teşebbüs', ‘silahlı, terör örgütü kurmak ve yönetmek' suçlarını çıkarmışlar. Dört adet makale için Sayın Avcı'yı müebbet artı 10 yıl ile yargılamaya çalışıyorlar.” ifadelerini kullandı.
Öte yandan Gültekin Avcı, avukatları aracılığıyla bir mesaj yayınladı. El yazısıyla kaleme aldığı mesajı şöyle: “4 köşe yazısı... Yargıtay'ın 2002, 2006 ve en son 2014'te onaylayıp ‘silahlı terör örgütü' olarak mahkum ettiği Tevhid-Selam-Kudüs Terör Örgütü'ne Başsavcı Vekili İrfan Fidan ‘sözde' tabirini kullanıyor. Yargıtay'ın kararı mı sözde yoksa Başsavcı Vekili'nin soruşturması mı? Gazeteciler bedel ödemeye devam ediyor. Bedel ödemeyi göze alan herkes özgürdür. Keşke özgür basın için kimsenin bedel ödemesi gerekmeseydi. Özgürlük ve namus için bedel ödenen bir ülkede basından ve hukuktan bahsetmek fantezidir. Karl Jaspers'in dediği gibi; özgürlükler dünyaya gelişimizle birlikte bizlere verilen bağışlar değildir. Özgürlük mücadele gerektirir. Mücadeleden hiçbir gazeteci vazgeçmemeli. Korkmayın ki despotizm gayesine ulaşmasın. Özgür basına yönelik çılgınca yapılan her Barbarossa harekatının sonu Stalingrad'tır.”
BASIN TARİHİMİZİN EN KARANLIK GÜNLERİ
Pak Medya İş Genel Başkanı İsmail Topcuoğlu ise Gültekin Avcı'nın gözaltına alınmasına tepki göstererek, “Türkiye, basın tarihinin en karanlık dönemlerinden birini yaşıyor. Hidayet Karaca ve Mehmet Baransu'nun da aralarında bulunduğu çok sayıda gazeteci haksız ve hukuksuz şekilde cezaevinde tutulurken, son olarak Gültekin Avcı gözaltına alındı. Hiçbir gazeteci, görüşleri ve yorumları, iktidarın hoşuna gitmediği için suçlanamaz.” değerlendirmesini yaptı. Basın İçin Özgürlük Projesi Koordinatörü Yusuf Kanlı da, “Yargı bağımsızlığı Türkiye için çok büyük bir sıkıntı. Türk yargısı ben bildim bileli hep aynı vaziyette. Yargının üstünlüğünü oluşturmadan Türkiye demokrasiyi oluşturamayacak.” şeklinde konuştu.