Dünyada yılda 2 milyardan fazla insanın uçaklarla seyahat ettiğini belirten Çetingüç, her 4 kişiden birisinde görülen uçuş korkusunu en çok kadınların yaşadığını vurguladı. Doç. Dr. Muzaffer Çetingüç, çoğu insanın muzdarip olduğu uçuş korkusu (fobi) ve uçuş güvenliğine ilişkin Cihan muhabirinin sorularını cevapladı. Bütün korkuların yersiz olmadığını hatırlatarak sözlerine başlayan Muzaffer Çetingüç, korkulacak şeyden korkmayı, akıldışı ve ruh hastalığı olarak görmediklerini ifade etti. Çetingüç, "Eğer uçak çok kötü durumda, pilot iyi değil, uçağın bakımı, kalitesi kötü ise insanda korku hissi belirir. Ama bütün koşullar iyi, havayolu şirketi emniyetli, pilot ve uçak bakımı iyi olduğu halde insanın uçuştan korkuyor olmasında doğru olmayan bir şey var. Medyada yer alan uçak kazasıyla ilgili sansasyonel haberler her insanda az yada çok korku hissi oluşturuyor." izahını yaptı. "UÇUŞ KORKUSUNU EN ÇOK KADINLAR YAŞIYOR" Muzaffer Çetingüç, son yıllarda uçaklara adım atan her 100 insanın 25'inde örtülü ya da açık şekilde uçuş korkusu belirtileri görüldüğüne işaret etti. Çetingüç, "Bunların da çoğu, yani 4'te 3'ü kadın. Bu durum kadınların daha korkak olmasıyla ilgili değil, erkekler kadar kompleksli olmamasıyla ilgili. Yani erkekler 'korkmuyoruz' gibi bir imaj vermeyi daha seviyor, korkuyu zül addediyor." dedi. Uçuş korkusu göstermeyen kişilerle konuşulduğunda örtülü biçimde bazı belirtileri yaşadıklarının fark edileceğine dikkat çeken Çetingüç, şöyle devam etti; "Ama bazılarında çok açık. Soğuk terleme, huzursuzluk, yerinde duramamak, panik atakları geliştirmek gibi belirtileri görüyorsunuz. Bazıları da bastırıyor, korkmuyormuş gibi gösteriyor. Korkuyu yenebileceği düşüncesiyle alkol, ilaç alıyor. Korkmadığını ifade etmeye çalışıyor. Böyle bir korkuyu yaşayan insanın öncelikle uçuşun güvenliğine ikna edilmesi lazım." "ARI SOKMASI, UÇAK KAZASINDAN DAHA FAZLA İNSANI ÖLDÜRÜYOR" İyi bir havayolu şirketinin iyi uçaklarında uçuş kazası ihtimalinin çok düşük olduğunu belirten Doç. Dr. Muzaffer Çetingüç, kayıtların bir milyon uçuş sonrası ancak bir ölümlü uçak kazası yaşandığını gösterdiğini söyledi. Çetingüç, karayollarındaki kazalar, arı sokması, elektrik çarpması, hayvanların saldırısı, yüksekten düşme sonucu ölenlerin sayısının uçak kazasında ölenlerden çok daha fazla olduğunu anlattı. Çenitgüç, "Korkan insanın, uçakların ne kadar güvenli olduğuna ikna edilmesi lazım. Güven verici bilgilendirmenin yanı sıra uçak içerisinde sükunetli bir ortam, kaptan pilotun güven verici konuşması, uçuş içindeki ikramlar korkuyu azaltan, insanı rahatlatan sebepler. Bütün bunlar yapılmasına rağmen korkusu geçmeyen insanlarının tedaviye ihtiyacı var. İlaç en son seçenek olmak üzere kişi, tecrübeli bir psikolog ve pilot eşliğinde uçak simülatöründe duyarsızlaştırma tedavisinden geçmeli. İnsanı korktuğu durumla yüzleştirmek lazım. Çoğu kişi korkularının mantıksız, yersiz olduğunu bilir ama bunu içselleştiremez. Güvenli uçuş deneyleri ve bilgilendirme sonunda kişi korkusunu içselleştirirse, bundan kurtulur." bilgisini verdi. "KUŞLARIN BİRÇOK UÇUŞ HATASI VAR" "İnsanın uçan bir varlık olmadığı" hatırlatmasına ise Muzaffer Çetingüç, "Allah bizi uçmak için yaratsaydı kanat takardı, tüylerimiz olurdu. Biz uçmak için yaratılmadık. Dolayısıyla uçuş koşulları bizi insan olarak bir parça korkutuyor. Ama teknolojinin sunduğu imkanlar, güvenlik imkanları sayesinde insanlar kuşlardan daha fazla güvenlikli şekilde uçuyorlar. Kuşların birçok kazaları, uçuş hataları var." karşılığını verdi. Çetingüç, dünyada yılda 2 milyardan fazla insanın uçtuğunu buna rağmen yılda uçak kazalarından ortalama 800 kişinin hayatını kaybettiğini vurguladı. Muzaffer Çetingüç, "Bütün uçuş emniyet çalışmaları, ölüm sayısını minimize etme doğrultusunda yapılıyor. Sadece Türkiye'de trafik kazalarında bir yılda 4 bin kadar insan kaza yerinde ölüyor, hastanede ölenlerin sayısı ile 9-10 bini buluyor. Dünya genelini düşündüğümüzde sayı daha da çok. Niye, trafik kazalarından bu kadar korkmuyoruz. Sanki ayağımız yere basıyor, istediğimiz zaman durup, ineriz düşüncesiyle onu daha güvenlikli, emniyetli zannediyorum. Ama rakamlar onu söylemiyor." diye sözlerini tamamladı. (CİHAN)