Sağlık Bakanlığı, kış mevsimini hissetmeye başladığımız şu günlerde genellikle yağlı ve şekerli besinlere eğilim arttığını, genellikle yaz aylarında dikkat edilmeye başlanan kilo kontrolünün kış aylarında yerini ihmalkârlığa bıraktığı ifade edildi. Birçok insanın, kalın giysiler içerisinde kilolarını daha rahat saklayabileceklerini düşünerek, sağlıklı beslenme alışkanlıklarından uzaklaştıkları bildirdi.
Sağlık Bakanlığı, Türkiye Halk Sağlığı Kurumu tarafından yapılan açıklamaya göre, kış mevsimini hissetmeye başladığımız şu günlerde yeterli ve dengeli beslenmenin sağlanması sağlığımızın korunması açısından önem taşıdığı ifade edildi. Kış mevsiminde havaların soğuması ile birlikte beslenme şeklinde değişikliler olduğu, genellikle yağlı ve şekerli besinlere eğilim arttığı ifade edildi. Kış mevsiminde fiziksel aktivitenin az olması, gecelerin uzaması nedeni ile televizyon başında fazla zaman geçirilmesi ve besinlerin atıştırılması gibi nedenlerden dolayı vücut ağırlığında istenmeyen yönde değişiklikler olabildiği kaydedildi. Genellikle yaz aylarında dikkat edilmeye başlanan kilo kontrolü, kış aylarında yerini ihmalkârlığa bıraktığı, birçok insanın, kalın giysiler içerisinde kilolarını daha rahat saklayabileceklerini düşünerek, sağlıklı beslenme alışkanlıklarından uzaklaştıkları belirtildi.
Kış aylarında sağlıklı beslenme ile alakalı önerilerinde yer aldığı açıklamaya göre, dört besin grubunda bulunan çeşitli besinleri en az 3 ana ve 3 ara öğünde yeterli miktarlarda alınması gerektiği, imkanlar dahilinde her gün mevsiminde bol meyve ve sebze tüketilmesi gerektiği, savunma sistemini güçlendirici özelliği olan A ve C vitamini gibi antioksidan vitaminlerden zengin, havuç, brokoli, kabak, lahana, karnabahar, maydanoz gibi sebzelerin yanı sıra kış aylarında bolca bulunan portakal, mandalina, elma, greyfurt gibi meyvelerin tüketimi önemli olduğu ifade edildi.
E vitaminin de bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde etkili olduğu, E vitaminin iyi kaynakları olan; yeşil yapraklı sebzeler, fındık ceviz gibi yağlı tohumlar ve kuru baklagillerin yeterli miktarlarda tüketilmesi önemli olduğu kaydedildi.
Kış aylarında genellikle meydana gelen beslenme alışkanlıklarının başında olan, daha yağlı yiyecekleri tüketmeye olan eğilim olduğu, yağ tüketimine özellikle dikkat edilmesi gerektiği, katı margarin ve tereyağından kaçınılarak, yoğun yağlı etlerden uzaklaşılması gerektiği ifade edildi. Kış aylarında vücut ağırlığı kontrolünün sağlamasında; basit karbonhidrat olan saf şeker ve şekerli besinler yerine kepekli ekmek, makarna, bulgur gibi tam tahıl ürünlerinin tüketilmesine özen gösterilmesi, enerjisi yüksek hamur tatlıları yerine sütlü tatlılar, meyve tatlılarının tercih edilmesi, hareketsizlik nedeniyle artan sindirim problemlerinin önlenmesinde posa içeriği yüksek kuru baklagillerin tüketilmesi ve düzenli fiziksel aktivite yapılması önemli olduğu kaydedildi. Genellikle kış aylarında özellikle çocukların sevdiği sebzelerin az olmasından dolayı, ısrar etmek yerine bu sebzeleri değişik şekillerde sunmanın belki de daha faydalı olacağı ifade edildi.
Vücut ısısını dengede tutabilmek için bol sıvı alımı gerektiği, yeterli sıvı alımının vücutta oluşan toksinlerin (zararlı öğeler) atılması, vücut fonksiyonlarının düzenli çalışmasında,metabolizma dengesinin sağlanmasında ve vücutta pek çok biyokimyasal reaksiyonun gerçekleşmesinde son derece önemli rol oynadığı ifade edildi. Bu nedenle, her gün en az 2-2.5 litre (12-14 su bardağı) su içilmesi gerektiği, sıvı alımının karşılanmasında ıhlamur, adaçayı, kuşburnu çayı, açık çay gibi içecekler tercih edilmesi gerektiği belirtildi. CİHAN