İnşaat sektörü 2016 için yüzde 5 büyüme hedefliyor. Sektör yeni konut satışını yüzde 7 arttırmayı planlıyor.
KONUTDER İcra Kurulu üyeleri Ömer Faruk Çelik, Hasan Rahvalı, Ziya Yılmaz, Ali Dumankaya, Ramadan Kumova, Özen Kuzu, Altan Elmas ve Haluk Sur ekonomi muhabirleri ile bir araya geldi. Buluşmada sektörü yorumlayan üyeler, inşaatın ekonominin lokomotifi olmaya devam edeceğini vurguladı.
2015'in tüm belirsizliklere rağmen olumlu geçtiğini anlatan KONUTDER Başkanı Ömer Faruk Çelik, şunları ifade etti:
"Sektörümüz seneyi yüzde 10,6 büyüme ve 1 milyon 289 bin 320 satış ile tamamladı. 1 milyon 289 bin 320 satışın 598 bin 667 adedi birinci el, 690 bin 653 adedi de ikinci el idi. Yabancıya 22 bin 830 adet konut sattık. İnşaat sektörünün milli gelirde yüzde 14,2 payının bulunması ülke ekonomimizin lokomotifi olduğuna da işaret etmektedir. Sektörümüz 2 milyonu aşkın bireye istihdam imkânı sunuyor."
İnşaat sektörünün 2016'dan umutlu olduğunu belirten Çelik, şöyle devam etti:
"2016 sonunda inşaat sektörü faaliyetlerinden elde edilen milli gelirde yüzde 5 büyüme, inşaat sektörünün erkek elemanlarının yüzde 11'ini, kadın elemanlarının yüzde 1'ini ve tüm elemanların yüzde 8'ini istihdam etmesini; 2015'te 600 bin adet olan birinci elde satılan konut sayısının yüzde 7 artışla 640 bin âdete varmasını; 2015'te 5 milyar dolar civarında olan yabancılara yönelik konut satışları gelirinin iki kat artarak 10 milyar dolara dayanmasını hedefliyoruz."
Çelik, devletten taleplerini de şöyle sıraladı:
"Maliye Bakanlığı'ndan birtakım taleplerimiz var. Sektörde dolaylı vergi ve harç yükü bulunmaktadır. Bu da konut alıcılarına ilave bir yük getiriyor. Bu çerçevede ilk önerimiz arsalarda KDV oranının projelendirilen konutun KDV'si ile aynı tutulmasıdır (TOKI ve Emlak Konut GYO'nun tabi olduğu uygulamadır). Diğer önerimiz konutlarda KDV oranının eski duruma döndürülmesi veya tavanın yüzde 8 olmasıdır. Diğer önerimiz tapu harçlarının belediyelerce takdir edilen emlak vergisi değerlerine göre değil de lisanslı değerleme şirketleri tarafından belirlenen rayiç değerlerden alınmasıdır.
Rant vergisi adı altında imar artışına bağlı ancak gelirin realize edilmesine bağlı olmayan bir vergilendirmeden kaçınılması, bunun yerine 5 sene elde tutulan arsalardan elde edilen gelire yönelik istisna kademelendirilmeli. İnşaat şirketinin
aktifinde bulunan arsalardan ruhsat alınana kadar emlak vergisi alınmamalı.
Ekonomi Bakanlığı'ndan da taleplerimiz var. Yabancıya yönelik yapılan konut satışlarının döviz getirici olarak görülmesi satışların artmasına katkıda bulunacaktır.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'ndan temennimiz tüketici ile sektörün karşı karşıya getirilmemesidir.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndan temennimiz Yeni bir İmar Kanun'u ortaya koyulmasıdır. Netleşmiş imar durumu ve inşaat ruhsatını müktesep hak addeden maddelerinin mutlaka yeni İmar Kanunu'nda yer alması gerekiyor.
Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği yenilenirken Konut üreticisi ve konut kullanıcılarının her durumu suiistimal edeceği önyargısı bir yana bırakılarak kanunlara aykırı uygulama ve kullanımların -yönetmelik hükümleri ile değil- etkin şekilde denetlenerek, yaptırımlar ile güçlendirilmesi ve yönetmeliğin özgün mimari ürünlerin yapılmasının önünü açacak şekilde özgürlükçü bir anlayışla ele alınması gerektiği kanaatindeyiz."
CİHAN