"Şok, çok büyük. Tıpkı bir savaşta veya siyasi krizde olduğu gibi, şokun ne kadar süreceği ve yoğunluğu konusunda belirsizlik var" diyen IMF baş ekonomisti Gita Gopinath, ekonomide 1929'daki Büyük Buhran'dan bu yana yaşanacak en sert küçülmenin gerçekleşeceğini; krizin, 2008 finansal krizinden daha derin etkilerinin olacağını söyledi.
Gita Gopinath, raporun ön sözünde yaptığı değerlendirmede, 3 ay önce yayınlanan Dünya Ekonomik Görünüm raporunun yayımlanmasından bu yana dünyanın "dramatik bir biçimde değiştiğini" belirtirken, mevcut salgının daha önce karşılaşmadıkları türden bir kriz olduğunu ifade etti.
T24'ün aktardığına göre raporda buna üç gerekçe sunuldu:
"Şok, çok büyük. Büyük ihtimalle bu sağlık acil durumuna ve ona karşı alınan önlemlere bağlı üretim kaybı, küresel finansal krize sebep olan kayıpları gölgede bırakıyor.
Tıpkı bir savaşta veya siyasi krizde olduğu gibi, şokunu ne kadar süreceği ve yoğunluğu konusunda belirsizlik var.
Mevcut durumda ekonomi politikalarının çok farklı bir rolü var. Normal krizlerde, ekonomi politika yapıcıları toplam talebi uyararak ekonomik aktiviteyi hızlıca teşvik etmeye çalışır. Bu sefer kriz büyük oranda ihtiyaç duyulan önlemlerin sonucu."
IMF, önümüzdeki günlerde küresel ekonomiyi korkunç bir senaryonun beklediğinin sinyallerini verdi. Dünya Ekonomik Görünüm raporunda, "Büyük ihtimalle bu sene ekonomi Büyük Buhran'dan bu yana yaşadığı en büyük resesyonu yaşayacak. 2008 finansal krizini de geçecek" ifadeleri yer aldı.
IMF, Türkiye için bu yıl yüzde 3 olan büyüme beklentisi yüzde 5 küçülme olarak revize ederken, Türkiye ekonomisinin 2021'de yüzde 5 büyümeye döneceğini tahmin ediyor. Türkiye'deki işsizlik oranı için beklenti ise bu yıl yüzde 17,2, gelecek yıl yüzde 15,6 seviyesinde belirlendi. Bir önceki raporda bu yıl için beklenti yüzde 13,8 seviyesinde bulunuyordu.
Euro bölgesinin 2020 yılında yüzde 7,5 küçüleceği tahmin edilirken, işsizliğin yüzde 10,4'e yükseleceği ifade edildi. Avrupa'da en fazla küçülecek ekonomilerin San Marino (yüzde 12,22) ve Yunanistan (yüzde 10) olacağı kaydedilirken, Avrupa'da salgından en fazla etkilenen ülkeler İtalya'nın yüzde 9,1, İspanya'nın ise yüzde 8 küçüleceği belirtildi. İşsizliğin bu ülkelerde de yükseleceği aktarılırken, belirsizliğin ekonomik görünüm için hâlâ büyük bir risk olduğuna vurgu yapıldı.
Pek çok kredi derecelendirme kuruluşuna göre ABD ekonomisi için daha iyimser bir tahminde bulunan IMF, ABD ekonomisinin 2020 yılındaki büyüme tahminini yüzde 2'den yüzde 5,9 küçülme olarak revize etti.
Gelişmekte olan piyasaların ve kalkınmakta olan ekonomilerin ise 2020 yılında sadece yüzde 1 daralacaklarını tahmin eden IMF, Çin ekonomisi için yüzde 6 olan büyüme tahminini yüzde 1,2'ye, Hindistan için yüzde 5,8 olan büyüme beklentisini ise yüzde 1,9'a düşürdü.
Raporda küresel ekonomik büyümenin 2019 yılında yüzde 2,9 olduğu belirtilirken, 2020 için yüzde 3'lük bir küçülme öngörüldü. Ekonomilerin Koronavirüs pandemisinin etkisinden kurtulmasının ardından 2021'de küresel büyümenin yüzde 5,8'e yükselmesi bekleniyor.
Pandeminin ekonomik etkilerinin ne kadar derin olacağının ise salgının yayılması ve süresi, finansal koşullar ile petrol fiyatlarındaki duruma bağlı olacağı belirtildi.
IMF'nin raporunda "Büyük Karantina" (The Great Lockdown) olarak isimlendirilen mevcut krizin ciddi bir küresel ekonomik küçülmeye sebep olmasının beklendiği bildirildi. 2021'de küresel büyümenin daha önceki tahminlerin üzerine çıkacağı ve kısmi iyileşme olabileceği öngörüldü. Raporda, gayri safi yurt içi hasılanın (GSYİH) virüs öncesi trendin altında kalacağı da belirtildi.
Raporda krizi çevreleyen "belirsizlik" sık sık vurgulandı. Örneğin, krizin uzun sürmesi ve buna bağlı önlemlerin uzatılması durumunda yükselen ve gelişmekte olan piyasaların krizden çok daha ağır şekilde etkileneceği öngörüldü. Bu ülkelerde uzun süreli bir krizin şirketlerin kapanmasına ve çok yüksek işsizlik oranlarına sebep olabileceği belirtildi.
Krizle mücadelenin önlem ve stabilizasyon ile iyileşme olarak iki aşamadan oluşacağını ifade eden IMF, ekonomik durgunluğu daha uzun sürmemesi için gerekli süre boyunca önlem alınması gerektiğini belirtti. Raporda, şöyle denildi:
"Karantinalar, sokağa çıkma yasakları ve sosyal mesafe virüsün yayılmasını yavaşlatmak için çok önemli. Bunlar aynı zamanda sağlık sisteminin hizmetlerine karşı artan talebi karşılayabilmesi için zaman sağlayacak ve bir tedavi/aşı geliştirmeye çalışan araştırmacılara zaman kazandıracak. Önlemler daha ağır ve uzun süreli aktivite durgunluğundan kaçınılmasını sağlayabilir ve ekonomik iyileşmeye zemin hazırlayabilir."
IMF, ekonomik aktivitenin durdurulduğu sürece yasa yapıcıların insanların temel ihtiyaçlarını karşılayabilmesini ve iş yerlerinin salgından sonra faaliyete devam edebilmesini sağlaması gerektiğini ifade etti.
Raporda, ülkelere uluslararası iş birliği çağrısında da bulunuldu; Ülkeler arasında uzmanlık ve ekipman paylaşımı yapılmasının yanı sıra bir aşı veya tedavi bulunduğunda varlıklı ülkelerin de yoksul ülkelerin de buna anında erişimi olması gerektiği ifade edildi.
Baş Ekonomist Gita Gopinath tarafından kaleme alınan önsözde, yeni bir salgının önlenmesi için şu öneriler yapıldı:
Küresel kamu sağlığı altyapısının geliştirilmesi
Alışagelmişin dışındaki enfeksiyonlar konusunda ülkeler arası daha fazla ve daha otomatik bilgi alışverişi yapılması
Testlerin daha yaygın ve erken sahaya sürülmesi
Küresel olarak daha fazla kişisel korunma ekipmanının stoklanması
Temel gereçlerin ticareti için protokoller oluşturulması, yasakların değil
ABD-Çin ticaret anlaşmasının ardından ocak ayına kadar önemli ölçüde yükselen gıda fiyatlarının, Covid-19'un ortaya çıkasıyla tersine döndüğü aktarıldı.
Tarımsal hammadde fiyatlarında -pamuk, yün malzemeleri- düşüş görüldüğü, buğday, pirinç, portakal suyu ve kahve gbi gıda ürünlerinin fiyatlarında ise artış görüldüğü kaydedildi.