Art arda hakkında açılan davalar, siyasi yasak talebi ve CHP'nin Cumhurbaşkanı adayını belirlemek için yapacağı ön seçimde önemli bir aday olarak görülmesiyle gündemden düşmeyen İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Sözcü’den Saygı Öztürk’e açıklamalarda bulundu. İktidarın yargıyı bir baskı unsuru olarak kullandığını söyleyen İBB Başkanı, duruma tepki gösterdi.
'İKTİDARI MERTLİĞE DAVET EDİYORUM'
Son dönemde pek çok belediye başkanı, siyasi parti genel başkanı ve gazetecilerin tutuklandığına işaret eden İmamoğlu, şöyle konuştu:
"Medya da zor durumda. Kısıtlamalar, tutuklanmalar, baskılar yaşanıyor. Hiçbirinin ülkemize faydası yok. Uluslararası camiaya baktığımızda bu yapılan işlerin her birisi bir değer kaybı, itibar kaybıdır. Böyle olduğu sürece ülkede gerçekten ekonomi düzelmez, enflasyon düşmez, yoksulluk büyür. Dolayısıyla biz istiyor ve diliyoruz ki bütün bunları bir kenara bırakın, mertçe mücadele edelim. Dürüst bir biçimde, şeffaf bir biçimde mücadele edelim. Millet de ona göre kararını versin. Ben iktidarı mertliğe davet ediyorum, etmeye de devam edeceğim."
'MANSUR YAVAŞ ÖZEL BİR NOKTADA'
Partisinin ön seçim kararının ardından yapılan "üçlü zirve" sonrası medyada Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile karşı karşıya getirilen İBB Başkanı, Yavaş ile ilişkisinden de bahsetti. Yavaş ile birlikte yürümeye devam edeceklerini vurgulayan İmamoğlu, şunları söyledi:
"Biz gerçekten ülke menfaati için yan yana olan, duran, birbirini sevgiyle, saygıyla karşılayan yani başta genel başkanımız olmak üzere Mansur Yavaş Başkanımız hatta diğer bütün dostlarımızın saçının teline bile zarar gelmeyecek şekilde bir yol tariflemeyi hassasiyetle planlıyoruz. Kaldı ki burada Mansur Yavaş başkanımız tabii ki çok özel bir noktada. Benim için de, Ankara halkı için de, milletimiz için de öyle. Dolayısıyla Mansur Yavaş Başkanımız da dün de yan yanaydık bugün de yan yanayız, yarın da yan yana olmaktan büyük onur ve gurur duyarım. Hep birlikte milletimizin bu zor günlerinin geride kaldığı, gerçekten milletimizin, başta çocuklarımızın gençlerimizin mutlu olduğu bir geleceği hazırlayacak aktörler olacağız."