2009 yılında Devlet Su işleri (DSİ), İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yetkilileri arasında yapılan toplantıda Karadeniz’e dökülen diğer akarsular gibi Riva Deresi’nin ıslahının DSİ tarafından üstlenilmesine karar verilmişti.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu bölgedeki kâğıt fabrikasından dereye akan balçık haldeki atık suları işaret ederek, "Bu ne kepazelik ya! Yapamıyorlarsa işi, bıraksınlar biz yapalım.” dedi.
İMAMOĞLU: AYRIMCILIK HAFİF KALIR, TAM ADI BÖLÜCÜLÜK
“DSİ, İBB’ye ait bir kurum değildir. DSİ, Tarım ve Orman Bakanlığı’na ait bir kurumdur." diyen İmamoğlu, "Çıkıyor, her konuşmalarına, talimat şeklinde tanım koyarak konuşan bir bakan diyor ki dün ‘Burasının artık onun bunun elinde bertaraf olmasına izin vermeyeceğiz. Biz, bu süreci çözeceğiz ve Riva’yı halkımıza kazandıracağız.’ Çok acı, tam adı ‘bölücülük’; ayrımcılık hafif kalır.” dedi.
Riva Deresi’nin Karadeniz’e döküldüğü noktada tekneye binen İmamoğlu’na; İSKİ Genel Müdürü Raif Mermutlu, İBB Sözcüsü Murat Ongun ve başkan danışmanı Yiğit Duman eşlik etti.
Mermutlu, yaklaşık 45 dakika süren tekne yolculuğunda İmamoğlu’na dere etrafındaki yerleşim yerleri, sanayi tesisleri ve İSKİ yatırımlarıyla ile ilgili bilgiler verdi.
Tekneden indikten sonra bir süre Cam Ocağı’nda dinlenen ve vatandaşlarla sohbet eden İmamoğlu, Öğümce Mahallesi’nde Göllü, Bozhane, Riva, İshaklı, Kılıçlı, Cumhuriyet, Ali Bahadır ve Mahmutşevketpaşa mahallelerinin muhtarlarıyla ve sakinleriyle bir araya geldi.
"TANE TANE ANLATACAĞIM"
İmamoğlu konuşmasına şu sözlerle başladı: “7’den 77’ye herkesin iyi anlayacağı şekliyle -bakarsınız birileri anlatsak da anlamaz adı Bakan da olsa- tane tane anlatacağım. Bu süreçler neymiş ne olmuş, tane tane anlatacağım ki kamuoyu bilgilensin. Birileri bağcıyı dövmek istese de dövecekleri bağcı yok artık İstanbul’da. Gitsin kendi kendileriyle dövünsünler; bizi ilgilendirmez.” sözleriyle başlattı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İSKİ Genel Müdürü Raif Mermutlu'dan Riva Deresi'ndeki kirlilik hakkında bilgi aldı.
İmamoğlu, şunları söyledi: “Sadece Riva deresi değil Ağva, Kilyos, Kabaköz dereleri de dahil. Özellikle bu tarz Karadeniz’e akan derelerin ıslah gibi süreçlerin denetimi DSİ’ye ait. Sayın Bakan’a hatırlatayım; DSİ, İBB’ye ait bir kurum değildir. DSİ, Tarım ve Orman Bakanlığı’na ait bir kurumdur. Bakan bir şey açıklıyor; ‘Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olarak biz, Tarım ve Orman Bakanlığı olarak, Beykoz Belediyesi ile yapacağız.’ Bölücülük oraya ait! Niye? Sorumluluk sana ait. Sorumlu DSİ ve Şehircilik Bakanlığı.”
“KİRLİLİĞİN ESAS FÂİLİ KÂĞIT FABRİKASI"
İmamoğlu kâğıt fabrikasının kirliliğin esas sebebi olduğunu belirterek, "Başka sanayi tesisleri de var. Özellikle direkt dereye akıntı veren sanayi kuruluşlarının sorumluluğu de Çevre Bakanlığı’nda. Kim olursa olsun, devletin hangi kademesinde olursa olsun, suç duyurusunda bulunuyorum. Çünkü, millet bizi vatandaşın, çevrenin tüm canlıların hak ve hukukunu korumamız için seçti.” dedi.
"MESLEĞİNİZİN GEREĞİNİ YERİNE GETİRİN"
“Buradan Sayın Bakan’a (Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurumu) tavsiyede bulunuyorum. Diyorum ki: ‘Siz bu ülkenin atanmış bir bakanısınız. Konuşurken siyasi cümleler yerine mesleğinizin, görevinizin gereğini yerine getirmenizi size tavsiye ediyorum." diyen İmamoğlu, "Bu konuşmayı yine bir talimatla mı yaptılar bilmiyorum. Bunu yapmayın. Yazık bu memlekete. Bu şehre yazık." ifadelerini kullandı.
İmamoğlu, "11 yılda yapmadığınız işleri, 11 ayda suçlu arar gibi davranarak hiç kimseyi anlatamazsınız. Kendinizi aldatırsınız; bence kendinizi bile aldatamazsınız. Akşam eve gidip aynaya baktığınızda, ‘Ben bu lafı nasıl ettim’ diye yüzünüz kızarır. Yapmayın böyle.” diye konuştu.
“SUÇ DUYURUSUNDA BULUNMA YETKİMİZİ KULLANALIM"
İmamoğlu ve beraberindeki heyet, muhtarlar buluşmasının ardından söz konusu kâğıt fabrikasının yakınlarında incelemelerde bulundu.
Yetkililerden, “Metrelerce balçık burası. Bu su olduğu gibi yıllardır Riva’ya akıyor. Bu firma, bakanlığın denetiminde” bilgisini alan İmamoğlu şunları ifade etti: “Biz burada suç duyurusunda bulunma yetkimizi kullanalım. Görevini yapmayanlar hakkında da suç duyurusunda bulunacağız. Kim o? Gerekiyorsa, Çevre Bakanlığı’nın buradaki yetkilisi. Bu ne kepazelik ya! Yapamıyorlarsa işi, bıraksınlar biz yapalım ya!”