SAMANYOLUHABER- Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, müttefikleri Devlet Bahçeli ve Doğu Perinçek ile kendilerini desteklemeyen herkesi "terörist", "vatan haini" şeklinde itibarsızlaştırmaya devam ediyor.
İktidarın ortaya koyduğu "düşman" tanımının tuzağını düşülmemesi gerektiğini belirten Cumhuriyet gazetesi yazarı Mine Söğüt, "Bir iktidarı yıkmanın en kestirme yollarından biri de işaret ettiği düşmanlara ve düşmanlıklara kanmamak. O yüzden özellikle bu günlerde iktidarın işaret ettiği düşmanlara bir daha bakın." tespitinde bulundu.
Söğüt bugün yayımlanan makalesinde, "Farklı ideolojilerde olmalarına rağmen bir hatta birden fazla düşmanın varlığından bir an bile kuşku duymayan homojen bir insan kalabalığından oluşan bir toplumun tarihini savaşlarla yazması kadar geleceğini de ancak savaşlarla inşa edebileceğini sanması doğaldır." ifadelerini kullandı.
"O KORKUNÇ İKTİDAR KENDİSİNE GÜÇ VEREN YENİ DÜŞMANLAR BULUR"
"Düşmanı hem içinde hem dışında arayan ve aradığı yerde de eliyle koymuş gibi hemen bulan bunca insan, bir arada yaşamanın yolunu doğal olarak bulamaz." uyarısında bulunan Söğüt, "Düşmansız bir hayat hayal edemez. Nihayetinde de bu şuursuzluğundan beslenen korkunç iktidarların eline düşer. O korkunç iktidar, kendisine güç veren yeni düşmanlar inşâ ede ede hedefine doğru ilerler." düşüncesini dile getirdi.
Cumhuriyet gazetesi yazarı Mine Söğüt, mütemadiyen soyut düşmanları hedef gösteren iktidarın kendisine meşruiyet kazandırdığını belirtti.
Söğüt şöyle devam etti: "Eco, kendisine 'Düşman Yaratmak' isimli kitabı ve o kitabın en başındaki “Düşmanı İnşâ Etmek” isimli yazıyı yazdırmış olan bu sorudan şu çıkarıma varır: 'Düşman sahibi olmak sadece kimliğimizi tanımlama açısından değil, aynı zamanda kendi değer sistemimizi ölçebilmek için bir engel edinmek ve o engelle yüzleşirken kendi değerimizi sergilemek açısından da önemlidir."
ONLAR GENÇEKTEN BU ÜLKENİNİN DÜŞMANI MI? YOKSA...
Aynı makalede şu tespitler yer aldı: "Dolayısıyla düşman yoksa onu inşâ etmek gerekir' Düşman inşâ etmenin ustası benzer diğer işlerde olduğu gibi tabii ki Amerika’dır. Türkiye’de ustasının izindeki tüm çıraklar gibi her zaman iyi iş çıkarır. Bir ülkeyi de bir insanı da tanımanın en kestirme yollarından biri nasıl ona düşmanını sormaksa..."
Söğüt, "Onlar gerçekten bu ülkenin düşmanı mı, yoksa karşımızdaki aslen iktidarın ihtiyacı olan ve küllerinden tekrar tekrar doğrulan şaibeli bir düşmanlık mı?" sorusunu yöneltti.