Türk rock müziğinin unutulmaz ismi Cem Karaca'nın vefatının ardından 11 yıl geçti. Geçirdiği kalp krizi sonucu hastaneye yetiştirilmeye çalışılırken eşinin kollarında hayata gözlerini yuman Karaca'nın eşi İlkim Karaca, sanat dünyasında yaşanan vefasızlıklardan yakındı. Güzel örneklere az da olsa rastlandığını söyleyen Karaca, Ramazan ayında Cem Karaca ve Barış Manço için Kur'an hatmi gerçekleştiren Fethullah Gülen Hocaefendi'ye teşekkürlerini iletti. Ardından da şunları söyledi: “Cem Karaca gibi bir yıldızın eşi olarak hatırlanmak isterdim. Bayramlar oluyor bir telefonla da olsa aranmayı arzu ederdim. Fethullah Gülen Hocaefendi'nin tavrı karşılıklı sevgi, saygı, vefanın bir örneğidir. Duyunca kalbim titredi. Bu sanat dünyasında çok görmediğimiz karşılıklı sevgi, saygı ve vefanın açık bir örneğidir.”

İlkim Karaca, Cem Karaca'nın 8 yıl boyunca Avrupa'da vatansız pasaportuyla yaşamasının kendisini derinden etkilediğini söyledi. Karaca'nın yalan haberlerle nasıl vatandaşlıktan çıkartıldığını üzülerek anlattığını aktaran İlkim Karaca, “İnsanın hayatta başına gelebilecek en kötü olayın vatansız kalmak olduğunu söylerdi. Onun gibi ulusalcı, vatanını seven bir sanatçı için en acı durum bu olmalı. Ama o, hakkında yapılan iftiralara karşı sadece sabretti.” dedi. Vatandaşlıktan çıkartıldığında ‘Kol kırılır yen içinde kalır. Ülkemi AİHM'ye şikâyet etmeyeceğim.' dediğini anlattı. İlkim Karaca, Emrah Karaca'nın babası olup olmadığının tespiti amacıyla DNA testi için Cem Karaca'nın mezarının açılmasının en büyük acısı olduğunu belirtti. Karaca, “Eşim ikinci kez ölmüştü sanki. Vefat etmeden önce istediği bir test, hiç istememe rağmen mezarından çıkarılarak yapıldı. Bu benim için asla unutulmayacak bir acı. 11 yıl sonra geriye dönüp baktığımda yaşadıklarım, kendimi ve ülkemi sorgulamama sebep oldu.” ifadelerini kullandı.

İlkim Karaca, eşinin sanatçı arkadaşlarıyla rekabet halinde olmadığını, birbirlerini beslediklerini söyledi. O dönemin öne çıkan sanatçılarından Barış Manço ile Cem Karaca'nın ilişkisini şu sözlerle anlattı: “Barış Manço, ‘Benden Öte Benden Ziyade' şarkısını Cem'den önce yapmıştı. ‘Allah Yar' ilahisini geç yaptığı için Cem hayıflanır, örnek alırdı. Onlar birbirlerini kontrol eden, besleyen iki sanatçıydı. Asla rakip değillerdi. Barış bu ilahiyi yazdı ama ben de bunu yazdım derdi. Mazhar Alanson da Cem'in çok sevdiği dostlarından birisiydi. Çevresiyle ilgilenirdi.”

İlkim Karaca, Cem Karaca'nın ‘Allah Yar'ın sözleri nedeniyle tepki çektiğini belirtti. Eşinin inancı için her şeyi göze aldığının altını çizen Karaca, “Cem, Tanrı adı çok Batılı bir kavram, beni kesmiyor derdi. “Allah” derken bile bütün içime nüfuz eden bir şey var. Bütün duygularım beliriyor. Allah bana huzur veriyor derdi.” diyerek, Karaca'nın hissettiklerini anlattı. Tepkilerle karşılaştığı gibi destek aldığını da söyleyen Karaca, “Cem, konserde ezan okunduğu zaman elini kalbinin üzerine koyar ve dinlerdi. Kimi yuhalardı, kimi alkışlardı, kimi konserden sonra yanına gelip takdir ederdi.” dedi.

İlkim Karaca, Ramazan Bayramı ile ilgili mesajlar vermeyi ihmal etmedi. Eski bayramların nasıl geçtiğini duygulanarak anlatan Karaca, “Cem, bayramda bana elini öptürürdü. Annesi de babasının elini öpermiş. Cem'e göre de eşler birbirlerinin ellerini öpmeliydi. İlk önce elini öptürür daha sonra para verirdi. Bayramlaşırdık.” dedi. Bayramın onlar için saygı ifade ettiğini aktaran Karaca, herkesi bayramda tatsızlıklara son vermeye davet etti. Sözlerini, “Bayramda herkes yuvasında olsun.” diyerek bitirdi.

ZAMAN