İHD Muş Şubesi: Barış bir insan hakkıdır, barış istiyoruz


İnsan Hakları Derneği (İHD) Muş Şube Başkanı Av. Tarık Güneş, "İnsan hakları dokunulamaz, devredilemez, ertelenemez bir bütündür ve evrenseldir. Barış bir insan hakkıdır, barış istiyoruz." dedi.

İHD Muş Şubesi, İnsan Hakları Haftası dolayısıyla basın açıklaması yaptı. İnsan haklarına yönelik açıklamalarda bulunan Güneş, şunları kaydetti: "10 Aralık 1948 tarihinde kabul edilen Evrensel Bildirge'nin başlangıç bölümünde insanlık ailesinin bütün üyeleri için eşit, bölünemez ve devredilmez hakların tanınmasının, dünyada özgürlüğün, adaletin ve barışın temeli olduğu, eğer hakları korunamıyor ise herkesin zulüm ve baskıya karşı son çare olarak direnme hakkına başvurmak zorunda kalabileceği belirtilmiştir.

Buna karşın günümüzde Evrensel Bildirge'de yer alan hak ve özgürlüklere dayalı uluslararası bir düzen hala kurulamamıştır. İnsanların ırkından, renginden, cinsinden, cinsel yöneliminden, dilinden, din ve mezhebinden, inancından, etnik kimliğinden, siyasi, vicdani ve felsefi kanaatinden bağımsız olarak, insan olmaktan gelen hakları ve dokunulmazlıkları olduğu temel fikri dünya çapında yeterli koruma bulamamaktadır."

2015 yılında insan hakları ihlalleri olduğunu iddia ederek açıklamasına devam eden Güneş, şunları söyledi: "Kolluk güçlerinin yargısız infazı, dur ihtarına uyulmadığı gerekçesiyle veya rastgele ateş açması sonucu 173 kişi yaşamını yitirmiş 226 kişi de yaralanmıştır. 135 ölüm ile 191 yaralanma olayı İç Güvenlik Yasası'nın onaylandığı 3 Nisan 2015'ten bu yana yaşanmıştır. Canlı bombalar tarafından yapılan intihar saldırıları sonucu, canlı bombalar hariç 5 Haziran 2015 de Diyarbakır'da 5 kişi, 20 Temmuz 2015 de Suruç'ta 33 kişi, 10 Ekim 2015'te Ankara'da 100 kişi olmak üzere toplam 138 kişi yaşamını yitirmiş, her 3 olayda en az 929 kişi de yaralanmıştır. 4 kişi gözaltında yaşamını yitirmiştir. Faili meçhul cinayet sonucu 19 kişi yaşamını yitirmiştir. Cezaevlerinde çeşitli nedenlerle yaşamını yitiren kişi sayısı en az 28'dir. Zorunlu askerlik hizmetini yaparken en az 33 kişi şüpheli biçimde yaşamını yitirmiştir. Mayın ve sahipsiz bomba patlaması sonucu 5 kişi yaşamını yitirmiş, 22 kişi ağır yaralanmış, çatışmalar nedeniyle 171'i asker, polis, korucu, 195'i militan, 157'si sivil olmak üzere toplam 523 kişi yaşamını yitirmiştir. Erkek şiddeti sonucu 23 Kasım 2015'e kadar 255 kadın yaşamını yitirmiştir. Nefret cinayetleri, ırkçı saldırılar ve linçler sonucu 4 kişi yaşamını yitirmiştir. İş kazaları, cinayetleri sonucu 1 Aralık 2015'e kadar bin 593 işçi yaşamını yitirmiştir. An az 16 sığınmacı ve mülteci geçiş yollarında yaşamını yitirmiş, 160 kişi de yaralanmıştır."

"Türkiye'de evrensel insan hakları değerlerini tümüyle yerleştirebilme idealinin maalesef oldukça uzağında olduğumuzu göstermektedir." diyen Güneş, şu ifadeleri kullandı: "Geçmiş yıllarda basın açıklamalarımızın sonunda bu ideale ulaşma yönünde ilerleyebilmek için acilen yerine getirilmesi gereken asgari talepleri sıralardık. Bu kez böylesi bir sıralama yapmayacağız. Çünkü bugün Türkiye'de insan hakları açısından acilen yerine getirilmesi gereken tek bir talep vardır: O da acilen barışın tesis edilmesidir. Barışın sağlanamadığı koşullarda yaşam hakkı korunamamakta, yaşam hakkı olmayınca da diğer tüm haklardan söz etmek mümkün olamamaktadır.

Bu yüzden bir an önce Sur, Cizre, Silopi, Nusaybin ve Dargeçit'teki sokağa çıkma yasaklarının derhal kaldırılmasını talep ediyoruz. Daha dün Amed'te 2 genç protesto gösterilerinde polis kurşunuyla yaşamını yitirmiş ve 110 kişi gözaltına alınmıştır. Başta yaşam hakkı olmak üzere bütün temel hak ve özgürlükleri ortadan kaldıran bu savaş uygulamalarına bir an önce son verilmesini talep ediyoruz. 2015 yılı İnsan Hakları Haftasında, insan haklarının korunması ve geliştirilmesi için mücadele eden ve şimdi aramızda olmayan bütün insan hakları savunucularını saygı ve minnet ile anıyoruz. 28 Kasım günü katledilerek aramızdan alınan barış elçisi sevgili Tahir Elçi'nin son olmasını ve bu değerin barışın kurulmasına vesile olmasını istiyoruz."

Yapılan basın açıklamasından sonra İHD üyeleri, bülten ve kitapçılar dağıtarak sessiz bir şekilde dağıldı.
CİHAN
<< Önceki Haber İHD Muş Şubesi: Barış bir insan hakkıdır, barış... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER