Türker, “Keşke bu işlemleri gerçekten terörü finanse eden kurum ve kuruluşlara uygulayabilseler. Keşke aleni bir şekilde terör örgütü PKK’ya vergi adı altında finans sağlayanlara uygulayabilseler.” dedi.

Samanyolu Avrupa televizyonuna telefonla bağlanan Masum Türker, Kaynak Holding’e kayyım atanmasına sert tepki gösterdi. “Bu tür el koymalar, yabancı yatırımcıların işlerine geliyor.” diyen Türker, “Mesela İpek – Koza’nın altın madenlerinin yağmalanması gündeme geldiği zaman bu işten yabancılar yararlanacak. Kaynak Holding’e de aynı şekilde ‘Cemaat ile bağlantılıdır’ deyip el koymak, haksızlıktır. Ama ne yazık ki hukuk siyasallaştığı için, siyasetin emrine göre siyasi gerekçeler hazırlandığı için, belli mahkemeler özel olarak görevlendirildiği için aslında hükümet eleştirdikleri şeyi kendi yapıyor ve hesabına geldiği gibi ‘ben yapmadım ki hukuk yaptı’ diyor. Bu yapılanlara hukuk dersek bütün yargı camiasına ve Türkiye’ye haksızlık yapmış oluruz. Bu siyasal hukuktur.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’de bir baskı ortamı yaşandığını belirten Türker, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bu baskı da artık herkesin yadırgamadığı, sesini çıkarmadığı hale getirildi. Keşke bu işlemleri gerçekten terörü finanse eden kurum ve kuruluşlara uygulayabilseler. Keşke aleni bir şekilde terör örgütü PKK’ya vergi adı altında finans sağlayanlara uygulayabilseler. Ama onları görmezlikten geliyorlar. Şu anda ‘paralel’ diye bir kavram ürettiler. Herkesi bu paralel kavramıyla yargılıyorlar. 

Vakıf üniversitelerine de benzer kararları uygulayacaklar. Bu tür hukukun dışına çıkmalar, Türkiye’de herkesin çağdaş bir dünyada yaşama hakkını elinden alıyorlar.”