Hukukçular, olayların son bulması için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu


Hukukçulardan oluşan bazı dernek ve vakıflar, 'Sarayın Savaşına Karşı Halkların Barışını Savunuyoruz' diyerek Doğu ve Güneydoğu'da yaşanan hadiselerin son bulması için Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) bireysel başvuruda bulundu.

Başvuru sonrasında AYM önünde basın açıklaması düzenlendi. Açıklamaya CHP milletvekillerinden Murat Eymir ve Ali Haydar Tanrıverdi de destek verdi. Hukukçular AYM önünde 'Kuşatmalara ve insanlığa karşı suçlara son' pankartı açarak slogan attı.

Bireysel başvuru yapan Avukat Özgür Erol, başvuru gerekçeleri ile ilgili açıklamalarda bulundu. Erol, başvuru gerekçelerinin Şırnak'ın Cizre ilçesinde yaşanan bir olay olduğunu aktardı. Erol, "Belediyede işçi olarak çalışan İrfan Uysal'ın 5 gün önce Alo 155 üzerinden kolluk güçleriyle bütün temaslarda bulunarak gideceği yol güzergahları yerini bildirerek, belediyenin görevlendirmesiyle şehrin su vanalarını açmaya giderken ve su vanalarını açtığı esnada zırhlı bir araçtan açılan ateş sonucunda yaralanmasıyla ilgili başvurudur." diye konuştu. Belediye işçisinin kolunu kaybettiğini aktaran Erol, "Anayasa mahkemesi bugün Türkiye'de bu hukuksuzlukla ilgili karar alabilecek tek merci pozisyonuna indirgenmiş durumdadır." ifadesinde bulundu.

Erol, sokağa çıkma yasaklarının 1 milyon 500 bin insanın yaşadığı bütün kent nüfusunu cezalandıracak şekilde uygulanmakta olduğunu söyledi. Yasaklar ile 40'ın üzerinde hak ihlali yapıldığının altını çizen Erol, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Artık bu kadar yaşanan hak ihlalleri de ihlal olmaktan çıkıp giderek insanlığa karşı suç pozisyonuna gelmektedir. Yerel makamların bu başvuruları sürümcemede bırakan tutumuna karşı bir tavır geliştirecek olan merci Anayasa Mahkemesi'dir. Yetkili mahkeme ile görüştük, konuya dair bugün acil bir karar beklediğimizi kendisine söyledik. Bugün karar bekliyoruz, çünkü her gün insanlar ölüyor."

Ölen insanların cenazelerinin sokaklardan alınamadığını anlatan Erol, konuşmasını şöyle tamamladı: "Bundan büyük vahşet, bundan büyük zulüm olmaz. Bu şartlar altında bugün itibariyle Anayasa Mahkemesi'nden tedbir kararının alınmasını, sokağa çıkma yasaklarına ilişkin tedbir kararını alınmasını talep ediyoruz. Anayasal haklar idari kararla sınırlandırılamaz. Kararın alınmasını talep ettiğimiz nokta bu. Anayasa Mahkemesi'nden bugün bir karar çıkmazsa önümüzdeki ilk mesai gününde aynı tedbir talebini Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) sunmak durumunda kalacağız."

PUSAT: İNSANLARIN YAŞAM HAKKI TAMAMEN ENGELLENMİŞ DURUMDA

Cizre İnsan Hakları Derneği üyesi Abdülkerim Pusat da Cizre'de yaşanan olayları şöyle aktardı: "Tüm sevdiğim insanlar büyük bir ablukanın altında. Maalesef yaşam güvenceleri yok. Şimdiye kadar Silopi'de 12 sivil katledildi, bunların çoğu yaşlı ve çocuk. İnsanların sağlık erişim hakları tamamen engellenmiş durumda. Temel yaşam maddesi olan su, ekmek vb. erişim tamamen engellenmiş durumda. Şehirler ablukaya alınmış durumda. Tanklarla gün boyu şehirler dövülmekte. Devlet kendi kentlerine top atmaktadır. Çocukların en temel ihtiyaçları olan mama, bez, süt gibi maddelere erişim maalesef yok. İnsanların yaşam hakkı tamamen engellenmiş durumda."

CİHAN
<< Önceki Haber Hukukçular, olayların son bulması için Anayasa Mahkemesi'ne... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER