HÜKÜMETİN SESSİZ ANCAK BÜYÜK HİZMETİ
Bir nesne veya olayın toplumu nasıl etkilediğini anlamak için onun sosyal tezahürlerine bakmak gerekir. Sosyal olayların bizzat kendisini incelemek bizi doğru sonuca götürmez. Yani nasıl bir patlamada önemli olan unsur, gazın ateşlemesini sağlayan kibrit veya
çakmak değil, gazın genleşme kuvveti ise, sosyolojik olarak da günümüz toplumlarında görülen problemlerin kendisini incelemekten ziyade bu problemlere yol açan faktörlere bakmak gerekir.
Evet ilkokullara kadar inen
alkol, uyuşturucu,
kumar gibi alışkanlıklar, artan
aile faciaları, asosyal hale gelen, okuyup yorum yapmaktan kaçan bir
gençlik, kendi dünyasına çekilen insanımız, artan aile problemleri v.b. gibi toplumsal problemlerin bütün nedeni internet olmasa da bütün bu olumsuzluklardaki payı çok büyüktür.
Günümüzde teknoloji çok hızlı gelişmekte. Kendisi bilgisayar ve internetten bihaber olup evlatlarının bu “imkanlardan” mahrum kalmamasını isteyen anne-babalar çocukları için bilgisayar ve interneti seferber etmekteler. Ve daha bil umum imkanları seferber ettikleri halde şu sorunun cevabını verememekteler: “Bizim zamanımızda olmayan bütün imkanları çocuklarımızın emrine verdiğimiz halde evlatlarımız neden bu kadar sıkıntılılar? Ne
ders çalışıyorlar ne de sorumluluk sahibiler.”
Bir diğer taraftan da sosyal refahın artmasıyla beraber aile düzenimiz de bozulmakta. Çünkü her odaya dağılan bilgisayar, internet ve televizyon gibi aletler insanların en yakın
arkadaş ve sırdaşları olmuş durumda. Somut gerçeklerle yüzleşmekten kaçan insanımız kendisini internetin
pembe dünyasına emanet etmekte.
Geleceğimizin teminatı olan gençler içinde bulundukları gençlik psikolojisi sebebiyle doğru ile yanlışı tam olarak ayırt edemezler. Bir de gençlik hevesatını dürtüp harekete geçiren uyarımlara sürekli maruz kaldıklarında velev ki yanlış olduğunu bilseler bile bazen bile bile lades derler. Sürekli böyle uyarımlara maruz kalan bir gencin zamanla iradesi devreden çıkar ve kendini zarardan bir türlü alıkoyamaz. Artık, Allah'ın kendisini mükemmel donanımlarla yaratıp sınırsız öğrenme kabiliyeti verdiği insan; kabiliyetlerini böyle zararlı şeylerle körelttiğinde bir taraftan okumaktan, çalışmaktan kaçarken diğer yandan idrak gücü ve muhakemesinden de mahrum olur. Aslında
ortaokul ve lise gençliğinde görülen öğrenme güçlüğü ve başarısızlıkların altında bu bahsettiğim sosyal gerçek yatmaktadır.
İşte bu noktada görev ebeveynlere düşmektedir. Nasıl bebekliklerinde yavrularını her türlü zarardan canları pahasına korumuşlarsa; gençliklerinde de onların dünya ve ahiretlerini kaybettirecek her şeyden korumakla yükümlüdür anne-babalar.
Hükümet bunun için kendine düşeni yapmıştır. Sorumluluk makamında olmanın verdiği şuurla, milletine ve gençliğine değer veren bir anlayışla
güvenli internet sistemini uygulamaya koyarak milleti ve geleceğine büyük bir
hizmet yapmıştır. Ancak güvenli internete baş vurunun çok az olması düşündürücüdür. Kanaatim odur ki milletin büyük bir çoğunluğunun bundan haberi yoktur. Eğer
Ulaştırma bakanlığı
Sağlık bakanlığının etkili reklamları gibi güvenli internetin daha çok reklamını yapar, milletimiz de bu noktada daha bilinçli olup bilmeyenleri bilgilendirirse, bütün bu faaliyetler internet hizmetini zararlı olmaktan çıkartıp asli yörüngesine oturtacaktır.
Taha
Ünal
Din Sosyolojisi Uzmanı
[email protected]