Dünyanın en geniş kapsamlı araştırmalarını sürdüren Interphone Çalışma Grubu 2010 yılı
Kasım ayı raporu sonuçlarına göre, baz istasyonlarından yayılan
elektromanyetik dalgalar ile sağlık sorunu arasında herhangi bir ilişkinin gözlemlenmediği belirtildi. Ayrıca Interphone'un 10 yıldır 13 ülkede 30 yaş üstü 5 binden fazla denek üzerinde gerçekleştirdiği araştırmada, cep
telefonlarının kansere yol açtığına dair kesin bir bulguya rastlanmadığı da belirlendi. Interphone tarafından gerçekleştirilen bir başka araştırma sonuçlarına göre de cep telefonu kullanımının yetişkinlerde
lösemi hastalığı riskini artırmadığı kaydedildi.
Yapılan araştırmada tespit edilen bazı hususlar şöyle sıralandı:
- Çalışmalar, cep telefonu kullanımının yetişkinlerde lösemi hastalığı riskini artırmadığını gösteriyor.
- 30 erkek denek üzerinde yapılan deneyler sonucunda, cep telefonunun kavrama yetisi üzerinde etkisi olmadığını ortaya çıkarttı.
- Sistematik derleme sonuçları, baz istasyonlarından yayılan elektromanyetik dalgalar ile herhangi bir sağlık sorunu arasında bir ilişkiye rastlanmadı.
- GSM benzeri sinyalleri maruziyetten kaynaklanan kronik maruziyetin sağlığa olumsuz etkisi yok.
Yaklaşık 10 yıldır 13 ülkede epidemiyolojik çalışmalar yapan Interphone Çalışma Grubu, 13 ülkede 14 bini aşkın kullanıcı üzerinde epidemiyolojik araştırma yapıyor. Bu gruba üye ülkeler
Almanya,
Danimarka,
Avustralya,
Fransa,
Finlandiya,
İngiltere,
İsrail,
İtalya,
Japonya,
Kanada,
Yeni Zelanda,
Norveç ve
İsveç.
MAYIS AYI RAPORU DESTEKLİYOR
Interphone'un 2010 yılı
Mayıs ayında açıkladığı araştırmada, daha çok baş bölgesi
tümörlerinden
beyin derisi tümörleri, beyin dokusu tümörleri, duyu siniri tümörleri ve
kulak salgı dokusu tümörleri üzerinde durulmuş, herhangi bir risk oluşturmadığı açıklanmıştı.
Yaşları 30-59 arasında değişen ve 10 yılı aşkın süredir sık telefon kullanan şahıslar bu çalışma grubuna alınıyor. Çalışma grubunda glioma, menengioma, akustik nöroma ve paratis bezi tümörü olan hastalar takip ediliyor. Ayrıca sağlıklı bireylerden oluşan bir
kontrol grubu da takip ediliyor. Bu çalışmada amaç, hastalıklı bireylerdeki cep telefonu kullanım sıklığını, kontrol grubu ile karşılaştırmak ve elde edilecek verilere bağlı olarak tümör riskini araştırmak olarak belirtiliyor.
"BAZ İSTASYONU OLMAMASI SORUN OLUŞTURUR"
GSMA
Araştırma ve Sürdürülebilirlik Birimi Direktörü Dr. Jack Rowley, yaşamın kendisinin elektromanyetik enerjiden oluştuğunu vurgulayarak, elektromanyetik enerjinin güneşte,
radyo sinyallerde, gündelik işlerde kullandığımız eşyalarda kısaca her yerde olduğunun altını çiziyor.
GSMA Araştırma ve Sürdürülebilirlik Birimi Direktörü Dr. Jack Rowley, baz istasyonlarının
mobil iletişim için son derece önemli ve gerekli olduğunu belirterek, "
Baz istasyonunun kapatılması sonucunda mobil iletişim için kullanılan cep telefonlarının kendisine en yakın baz istasyonundan sinyal alabilmesi adına daha fazla güç harcayacaktır. Bu durumda çevreye daha fazla elektromanyetik enerji yayılır. Bu noktada baz istasyonlarının kapatılması çözüm değil bizzat sorun teşkil edecektir. Cep telefonları ile konuşurken
kulaklık ya da hoparlör kullanmanın açığa çıkan enerjiyi yüzde 99 oranında zararsız hale getirmektedir."