Hakim Mustafa Başer'in ABD'ye gelerek Hocaefendi'yi ziyaret ettiği haberinin tamamen yalan olduğunu söyleyen Albayrak'ın açıklaması şöyle;
Star gazetesi tarafından Diyanet’le ilgili 13.05.2015 tarihli yalan haberin mürekkebi henüz kurumadan bugün yeni bir yalan haber daha yapılmıştır.
Öncelikle, Sayın Fetullah Gülen’i bu güne kadar Başbakan ve Bakanlar da dahil olmak üzere toplumun tüm kesimlerinden insanlar ziyaret etmiştir. Hukuk ve vicdanın iflas ettiği bu dönemde sadece ziyaret etmekten yola çıkılarak kişilere bir suç ithamında bulunulacaksa öncelikle Başbakan ve Bakanlar suçlanmalıdır.
İkinci olarak, gazetede yer alan iddia aleni bir yalandır.
Haberde ismi geçen Hakim Mustafa Başer Sayın Gülen hiçbir zaman ziyaret etmemiştir ve aralarında hiçbir surette görüşme olmamıştır. Sayın Gülen hakim Mustafa Başer tarafından da teyit edildiği gibi kendisini tanımamaktadır.
Bu yalanıortaya atanların tek dayanakları Mustafa Başer’in ABD’ye gitmiş olmasıdır. ABD’ye her yıl yüzbinlerce kişi gitmektedir. Eğer bu veri tek başına bir anlam ifade edecek olursa, ABD’ye giden her Türk vatandaşı Yeni Türkiye hukukunun makul şüphelisidir.
Hukuka ve demokrasiye inanan herkes bilmeli ki, bu anlayış doğru bir anlayış değildir ve yıkılıp gitmesi muhakkaktır.
Meral Akşener'e atılan çirkin iftiranın camiaya yıkılmaya çalışıldığını söyleyen Albayrak konuyla ilgili olarak şu açıklamayı yaptı:
Sayın Meral Akşener’e atılan iğrenç iftira sonrasında, kaset kumpasının kimlerden geldiğini açık eden Latif Erdoğan bu seferde Sayın Fethullah Gülen’in ismini kullanarak iftirasına devam etmektedir.
Saatlerce evinde polislere ifade vererek tüm bildiklerini anlattığını söyleyen Latif Erdoğan iğrenç iftirasını unutturmak adına kasetle ilgili bildiği olduğu imasında bulunmaktadır. Kim insanların mahremine giriyorsa ve kim bunu biliyorsa hiç beklemeden yargı mercilerine bunu iletmelidir.Bu işi yapanı bildiği halde gitmeyen ve giderim tehdidinde bulunan kişiler de en az bu işi yapanlar kadar haysiyetsizdir.
Bu açıklama ve özellikle Star gazetesinde çıkan haber ‘kaset kumpasının’ kimler tarafından yapıldığını göstermesi açısından önemlidir.
Latif Erdoğan tarafından yapılan açıklama ve Star gazetesinin haberi incelendiğinde Kemalettin Özdemir’in kasetinin olduğu ve açıklama yapması gerektiği söylenmektedir. Bu ifadeler ile kendi yaptıkları kaset şantajı açıkça görülmektedir. ‘Eğer açıklama yapmazsan kasetin var ona göre’ şantajı bizzat bu kişiler tarafından yapılmaktadır.
Bu açıklama ve kapalı tehditler göstermektedir ki, karanlık dehlizlerde yapılan plan gereğince Kemalettin Özdemir’e ait denilerek bir kaset yayınlanarak camianın üzerine yıkılmak isteneceği anlaşılmaktadır.
Şu hususu bir kez daha ifade edelim ki, İnsanların mahrem görüntülerini kaydetmek, şantaj yapmak ve bunları siyasî menfaat için kullanmak nasıl alçaklıksa, hiçbir somut delili olmadan masum insanlara bu suçu isnat etmek de aynı derecede alçaklıktır.Kasetlerin kaynağına ulaşmak isteyen meydanlarda kimlerin kullandığına bakmalıdır.