AKP 31 Mart’ta yapılan yerel seçimlerde, Türkiye genelinde yüzde 44 oranında oy alarak yine birinci parti oldu ancak İstanbul, Ankara ve Antalya gibi ülkenin en büyük şehirlerini kaybetti. 

MHP ile kurulan ittifaka rağmen Adana'da da kazanılamadı.  İstanbul seçimlerinin bir dizi usul hatası gerekçesiyle Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından iptal edilmesinin ardından yenilenen İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçiminde oy farkı CHP adayı Ekrem İmamoğlu lehine yüzde 9’du. 

Bu durum, AKP ve öncülü siyasi partilerin 1994 yılından bu yana yönettiği İstanbul’u artık ilk yerel seçime kadar CHP’nin yöneteceği anlamına geliyor. 

Şu an AKP teşkilatı içinde büyük bir muhasebenin olduğu varsayılsa da, bu denli bir yenilginin ardından herhangi bir istifa veya görevden alma gerçekleşmedi. 31 Mart öncesinde teşkilat içinde yaşananlar ise hep merak konusu oldu.  

AKP’nin İstanbul İl Teşkilatı içinde uzun süre çalışanlar, teşkilat dokusunun bir önceki İstanbul İl Başkanı Selim Temurci’nin görevden alınmasıyla değiştiğini öne sürüyor.

Teşkilatçı kimliğiyle öne çıkan Temurci’nin görevden alınmasının, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı bir görüşme esnasında o günlerde Enerji Bakanlığı yapan Berat Albayrak ile yaşadığı bir gerginliğin ardından sonraya denk gelmesi, Independent Türkçe'nin konuştuğu birçok AKP'li açısından dikkat çekici bir konu.  

Temurci’nin yerine Berat Albayrak ve ekibiyle yakın ilişkileri bulunan Bayram Şenocak getirilmesinin ardından ise teşkilatta ciddi değişimler yaşandı.  

İl Başkanının 8 Şubat 2018’de değişmesinin ardından göreve gelen yönetim, il teşkilatının yüzde 80’ini değiştirdi. Değişim sadece il yönetimiyle sınırlı kalmadı. 25 ilçede, ilçe başkanı ve yönetimleri, 600’e yakın mahalle başkanı ve neredeyse tüm sandık müşahitleri başka isimlerle değiştirildi.  Birçok AKP'linin iddiasına göre, yeni göreve gelen isimler sandık ve teşkilat konusunda tecrübesizdi, sandık eğitimleri de yeterli düzeyde verilmedi. 

31 Mart’ta yapılan İBB seçiminin iptal edilmesinin ardından başlatılan yeni seçim kampanyası sürecinde de alışılmışın dışında bir performans gözlendi. Daha önce seçimle ilgili yapılacaklar bir seçim koordinasyon merkezi (SKM) kanalıyla koordine edilirken 23 Haziran öncesi birbirinden kopuk 5 ayrı merkez kampanyayı yürütmeye çalıştı. 

İl SKM, şehir dışına tatile veya memleketlerine giden seçmenleri İstanbul’a getirebilmek için Taşıma Koordinasyon Merkezi, seçim kampanyasından sorumlu ayrı bir koordinasyon merkezi, sivil toplumla ilişkileri yürütmek için yapılandırılan farklı bir birim ve AKP İBB Adayı Binali Yıldırım’ın kampanya ekibi ayrı ayrı çalıştı. Bu merkezlerin birbirleriyle irtibatı ise kurulamadı. 

Ayrı SKM’lar ise faydadan çok teşkilat içi rekabetin artmasına neden oldu. 'HİYERARŞİ BOZULDU' Bir AKP'li Independent Türkçe’ye en büyük sorunlardan birinin "genel merkez ile il teşkilatı arasındaki hiyerarşinin bozulması" olduğunu söylüyor. Bu hiyerarşinin bozulması sistemin yok olmasına neden oldu. 

Genel merkez tarafından İstanbul seçimi için atanan isimlerin İstanbul’u tanımaması da diğer bir etken olarak gösteriliyor. AKP’nin kurulduğu 2001 yılından bu yana yapılan tüm seçimlerin sonuçları, isteyen partililerin katılımıyla il binasında izlenebiliyordu. Ancak ilk kez 23 Haziran’daki seçimde bu gelenek ortadan kalktı. 

Sandık başı verilerinin anlık izlenebildiği ekran sadece İl Başkanı Şenocak’ın odasına kurulduğunu söyleyen bir yetkili, bu verilerin İBB adayı Yıldırım ile dahi paylaşılmadığına şaşkın bir şekilde şahit olduğunu belirtiyor. 

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş ve Genel Başkan Yardımcıları Mahir Ünal, Hamza Dağ ile Gençlik Kolları Başkanı Ahmet Büyükgümüş seçim sonuçlarını kendi imkanlarıyla elde ettiği verilerle 5. kattaki toplantı salonunda takip etmeye çalışırken il başkanı Şenocak'ın saat 18:00’a kadar odasından çıkmadığı bilgisi teşkilat mensupları arasında konuşuluyor. 

İl yönetim kurulu üyeleri ve milletvekillerinin dahi 5. kattaki salona alınmadığı iddia ediliyor. İstanbul sonuçlarının ardından İstanbul il teşkilatına moral bozukluğunun hakim olduğunu söyleyen ve ilk günden bu yana AKP içinde ter döktüğünü belirten bir başka teşkilat mensubu ise 23 Haziran seçimleri sırasında yaşananları bir "kaosa" benzetiyor.