Diyarbakır’da bir araya gelen Halkların Demokratik Partisi (HDP) Demokratik Yerel Yönetimler Kurulu, Kayyım İzleme Raporu’nu açıkladı. Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nde yapılan açıklamaya Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), görevden alınan ve yerlerine kayyım atanan belediye başkanları ile sivil toplum örgütleri temsilcileri katıldı.
Rapor öncesi konuşan HDP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Yunus Parim, kayyım politikalarının her geçen gün derinleştiğine dikkati çekti. Parin, "2016'dan bu yana yolsuzluklar arttı. İnsanlık tarihindeki en büyük soygunla karşı karşıyayız. Günlük yaşamını kolaylaştırmak için harcanması gereken paralar çetevari yapıları güçlendirmek için kullanılıyor. Biz bunları dile getirmeye ve teşhir etmeye devam edeceğiz” dedi.
‘İHALELER PAZARLIK USULÜ YAPILDI’
Batman Belediyesi Eş Başkanı Mehmet Demir, yaklaşık 28 belediyeye ilişkin hazırladıkları kayyım faaliyetleri raporundan, kayyımların gerçekleştirdikleri ihaleler hakkındaki bilgileri paylaştı.
Kayyım belediyelerinde 4734 sayılı Kamu ihale Kanunun 21’inci madde uygulamasına tepki gösteren Demir, "Yasa çok açık olmasına rağmen belediyelere ilk kayyım atanma tarihi olan 2016 yılından beri süregelen politika ile ihaleler 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 21 maddesinin b, c ve f bentleri kullanılarak pazarlık-davetiye usulü şeklinde gerçekleşmektedir. Buradaki amaç ihalelerin istenilen firmaya istenilen tutarda verilmesini sağlamaktır” diye konuştu.
'KANUN GENEL UYGULAMA HALİNE GELDİ'
Mardin Belediyesi’nin bu madde kapsamında uygulamalar sergilediğini belirten Demir, “Mardin Büyükşehir Belediyesi'nde 2017’de toplamda 156 tane ihale yapılmıştır. 95’i açık ihale, 28’i 21 f, 27’si 21 b, 6’sı 21 c ile yapılmıştır. Genel olarak küçük meblağlı olanlar açık, büyük meblağlı olanlar pazarlık usulü ile yapılmıştır. Yüzde 39,1 pazarlık usulü ile yapılmıştır. 2018’de toplamda 182 ihale yapılmıştır. 87’si açık, 56’si 21 f, 30’u 21 b, 9’u 21 c ile yapılmıştır. Yani yüzde 52 oranında pazarlık usulü ile yapılmıştır. Dikkat edilirse cezasızlık müessesesi kurumsallaştıkça yani sistemleştikçe kayyımlar, kanunsuzlukta, yolsuzlukta ve talanda hükümetten destek aldıkça peyderpey istisnai bir uygulama olması gereken kanunun 21’inci maddesi genel uygulama haline getirdikleri görülmektedir” ifadesini kullandı.
'BATMAN’DA 33 İHALE MUVZUATA AYKIRI'
Batman Belediyesi’nde de çok büyük yolsuzlukların yapıldığını kaydeden Demir, iki kayyım atamasında da usulsüz ihalelerin gerçekleştiğini söyledi. Demir, şu bilgileri paylaştı: “2021 yılının ilk beş ayında toplamda 93 ihale yapılmıştır. Bunların 62’si açık ihale, 22’si 21 f, 9’u 21 b ile yapılmıştır. Yani ihalelerin yüzde 33’u ihale mevzuatına aykırı yapılmıştır. Örnek verecek olursak, su kanalı olmayan en erken bir buçuk yıl sonra ancak faaliyete sokulabilecek olan su deposunun 12.122.766.38 (on iki milyon yüz yirmi iki bin yedi yüz altmışaltı) TL artı KDV ile 21 b ihale usulü ile yapılmıştır. Ki bu ihale açık ihale usulü ile yapılsaydı, en fazla dokuz milyon TL’ye yaptırılabilecekti.”
Yine Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin de kayyım uygulamalarında örnek gösterilecek bir kent olduğunu sözlerine ekleyen Demir, şunları söyledi: “2021 yılın ilk beş ayında toplamda 117 ihale yapılmıştır. Bunların 93’u açık ihale, 24’u pazarlık usulü ile yapılmıştır. Yani yüzde 20.8’i pazarlık usulü ile yapılmıştır.”
‘HUKUKİ SÜREÇ BAŞLATACAĞIZ’
Sur Belediye Eş Başkanı Filiz Buluttekin, Sur Belediyesi’ne atanan kayyım uygulamaları hakkında bilgi verdi ve “Belediyeye ait taşınmaz çok sayıda yapı, başka kurumlara verildi. Özellikle müftülüklere, din kurumlarına, Milli Eğitim'e ve il emniyet müdürlüklerine verildi” dedi.
Kayyımların dil ve kültür politikalarına da değinen Buluttekin, “Kürtçeyi feshedip Türkçe ile devam ettiler. Sokak tabelalarını değiştirdiler. Bunlar Kürtlere karşı düşmanlıklarını açıkça gösteriyor. Kayyımların zihniyetleri aynıydı, ilk önce kadın kurumlarına saldırdılar, müdürlükleri kapattılar, erkek başkan getirdiler. Eş başkanlığa karşı da saldırıları oluştu. Kadın çalışanlara karşı yaklaşımları, mobbingleri kadın düşmanı politikalarının göstergesidir” ifadesini kullandı.
“Kayyım sistemi Türkiye’nin en büyük soygun politikasıdır” diyen Buluttekin, hukuki süreç başlatacaklarını duyurdu. Buluttekin, “Biz bunların takipçisi olacağız. Hukuk bağımsızlaştığı zaman onlara karşı hukukî süreci de başlatacağız” şeklinde konuştu.